X

Daha mutlu olmanızı sağlayacak sosyal medya alışkanlıkları

Sosyal medya başkalarının hayatlarının tamamını veya gerçekte nasıl olduğunu birebir gösteren bir yer değil. Eğer bunu unutursanız, kendi hayatınızı başkalarının paylaştığı hayatıyla kıyaslama tuzağına düşmekten başka çareniz kalmaz.

Aslında bu durum son derece tehlikeli olabilir. İnsanın kendi hayatını başkalarının hayatıyla kıyaslaması yetersizlik, kıskançlık ve hatta nefret gibi duyguların oluşmasına nedne olabilir. Bu tür duygularla mücadele edilmediğinde ise stres, anksiyete ve depresyon kaçınılmaz hale gelir. Eğer zaten anksiyete veya depresyonla mücadele ediyorsanız, bu duygular durumu daha da kötüleştirebilir.

Hayatınızda olup bitenlere, düşüncelerinize, duygularınıza biraz daha yakından baktığınızda, aslında etrafınızda sizi tüketen pek çok negatif şeyin olduğunu görebilirsiniz. Sosyal medyadaki tüm o güzel vücutlar, mükemmel ilişkiler, harika arkadaşlıklar kendi hayatınızın mükemmel olmadığı hissi uyandırır. Kendinizi sık sık boşlukta ve herkesin sahip olduğu şeylerden yoksunmuş gibi hissedebilirsiniz.

Oysa sosyal medyayı biraz daha bilinçli kullanarak, tüm bu negatif şeyleri pozitife çevirebilirsiniz. Öncelikle şunu bilmelisiniz, bilincinizi ilgisiz bıraktığınızda, o kendi kendine iyi bakamaz. Yani eğer bilinçli olarak pozitif düşüncelere odaklanmazsanız, zihniniz kendiliğinden negatif düşüncelere yönelir. Eğer Facebook veya Instagram sayfanızda aşağı doğru inerken düşüncelerinize karşı farkındalık geliştirmezseniz, zihniniz kendiliğinden olumsuz düşünceler geliştirir. İkinci olarak bilmeniz gereken şey ise düşüncelerinizin duygularınızı etkilediği. Yani negatif düşünceler size kendinizi negatif hissettirir, pozitif düşünceler size kendinizi pozitif hissettirir.

Uplifers olarak sosyal medya kullanırken daha bilinçli ve daha mutlu olmanızı sağlayacak önerileri bir araya getirdik:

Başlamadan önce…

1. Niyetinizi belirleyin

Sosyal medya hesaplarınızla ilgilenmeden önce durun, nefes alın ve kendinize hedefinizi pozitif bir deneyim olduğunu hatırlatın.

2. Bulunduğunuz anda kalmayı unutmayın

Gerçekten mutlu olmanın tek yolu, yaşadığınız anda kalmak. Bunu hayatınızda ne kadar çok uygulayabilirseniz, negatif hisleriniz o kadar azalır. Ekrana dokunan parmaklarınızı hissedin, oturduğunuz koltuğu veya sandalyeyi düşünün, düşüncelerinizin arasında kaybolmamak için zaman zaman nefesinize odaklanın.

3. Temizlik yapın

Düzenli olarak bir şeylerden şikayet eden veya negatif içerikler paylaşan insanları takip etmeyi bırakın. Pozitif insanları ve sayfaları takip edin. Bunu yaparak, bilinçsizce aşağı doğru inerken ne kadar çok şeyin fark ettiğini göreceksiniz. Zihniniz her zaman iyi bir seçim yapmayabilir ama siz yapabilirsiniz.

Paylaşımda bulunurken…

4. Ne kadar beğeni alacağınızı düşünmeden paylaşın

Bilinçaltınızda ne kadar beğeni toplarsanız, o kadar çok onay aldığınızı düşünebilirsiniz. Tam tersi olarak beğeni toplamayan bir paylaşım, kendinizi sevgisiz de hissettirebilir. Oysa bu beğenilerin sizin kişiliğinizle, kişisel özelliklerinizle ilgili değil. Bazı insanlar sırf beğeni toplamak için para ödüyor. Bunun aslında ne kadar anlamsız olduğunu düşünün. Oysa kendinize ve paylaştığınız şeye güvenirseniz, işte o zaman gerçekten mutlu olabilirsiniz.

5. Şikayet etmek yerine başkalarına yardımı dokunan, olumlu içerikler paylaşın

Bu hem paylaşımlar hem de yorumlar için geçerli. Kendinize şu soruyu sorun: Paylaştığım bu içerik olumlu mu? Şikayet etmekten veya olumsuz tartışmalara dönüşebilecek içeriklerden kaçının. Bu, boşu boşuna enerjinizi tüketmekten başka bir şeye yaramaz.

Her gün en az bir kişiye iltifat etmeyi veya teşekkür etmeyi alışkanlık haline getirin. Çevrimiçi olduğunuzda, başkalarına olumlu ve sevecen mesajlar vermeye çalışın. Bunun sadece başkaları için değil, sizin iyiliğiniz için olduğunu unutmayın.

6. İçinizden gelen eleştiri dürtüleriyle mücadele edin

Negatif bir yorum aldığınızda, bunun gerçekliğini sorgulamak için kendinize biraz vakit tanıyın. Bu kolay olmayabilir ancak egonuzdan uzaklaşıp kendinize karşı dürüst olabilmek için bunu deneyebilirsiniz. Eğer doğruysa, söz konusu negatif yorumu yapan kişiye, bu konuya dikkat çektiği için teşekkür edin. Eğer doğru değilse, üzerinde durmayın ve o yorumu silin veya üzerinde durmayın ve boşverin.

Aşağı doğru inerken…

7. Yargılamayın

Bunu hepimiz biliyoruz peki ne kadar uyguluyoruz? Birini yargılamanın sonuçlarını zaman zaman kendinize hatırlatabilirsiniz. Biri hakkında negatif düşünceler beslediğinizde, kendini kötü hisseden o kişi değil siz olursunuz. Ayrıca negatif düşüncelerin negatif duygulara dönüştüğünü unutmayın.

8. Kıskanmanın ilham almak için bir çağrı olduğunun farkına varın

Başkalarına kıskançlıkla bakmak yerine onlardan ilham almaya çalışın. Sizin elde etmek istediğiniz şeyi bir başkası elde etmişse, bu sizin içinde mümkün olduğu anlamına gelir.

9. Zihninizin uydurduğu hikayeleri sorgulayın

Bunu bir deney olarak görebilirsiniz. Facebook sayfanızda 5-10 dakika boyunca aşağı doğru inin ve dikkatinizi yoğunlaştırın, zihninizde oluşan tüm hikayelerin farkına varın. Zihninizde bir şeyler oluştuğunda, kendinize bu hikayeye inanmanın faydalı olup olmadığını sorun. Yeterince iyi olmadığınızı düşünmenin size bir faydası var mı? Veya başkalarının hayattaki seçimlerini yargılamanın size bir faydası var mı?

Zihninizi yargılamak veya ona karşı öfkelenmek yerine onu sorgulayın. Daha bilinçli ve farkındalığı gelişmiş bir insan olmak istiyorsanız, zihninizi her zaman sorgulayın.

Kaynak:
Tiny Buddha
Elitedaily

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale