‘Çözemedim ben bu işi’
İnsanların en önemli özelliklerinden biri olan sorun çözebilme yeteneği, hem bireysel hem toplumsal gelişim için kritik bir rol oynar. Sorun çözebilme yeteneği, analitik düşünme, yaratıcılık, esneklik ve kararlılık gibi bir dizi beceriyi içerir ve genellikle deneyimle, eğitimle ve sürekli öğrenmeyle gelişir. İnsanlar günlük yaşamdan, iş dünyasına, bilimsel araştırmalardan toplumsal sorunlara kadar geniş yelpazelerde bu yeteneklerinden yararlanırlar.
Günümüzde gelişen teknoloji ve sosyal medyanın her şeyi hızlandırması her ne kadar insan hayatında pek çok olumlu etkiler oluştursa da sorun çözme yeteneği üzerinde çeşitli olumsuz etkilerde yaratmaktadır. Bunlardan bazıları:
Dikkat dağınıklığı ve odaklanma sorunları
Sürekli bildirim ve içerik akışlarıyla insanlarda dikkat dağınıklığı ve odaklanma sorunları yaratabilmektedir.
Anında tatmin ve sabırsızlık
Her şeyi anında sunma eğiliminde olan teknoloji ve sosyal medya, bireyler sabırsızlık ve tatminsizliğe yol açabilmektedir. Sorun çözme yeteneği ise zaman, sabır ve çaba gerektirmektedir.
Yüzeysel bilgi ve düşünce
İnternetteki bilgi bolluğu, bireyleri derinlemesine araştırma ve analiz yapmadan yüzeysel bilgiyle yetinmeye yönlendirmektedir. Aynı zamanda pek çoğumuz düşünmek yerine basit bilgi üzerinde ilerlemeye yönelebiliyoruz.
Yaratıcılığın azalması
İnsanlar başkalarının fikirlerine ve çözümlerine maruz kalarak kendi özgün düşünme yeteneklerini köreltebilir. Bugün pek çok yaratıcılık gereksinimi olan yerlerde yapay zekaya işlerini bırakmaktadır.
İnsanların sorun çözebilme yeteneklerinin zayıflaması aynı zamanda ahlak ve ilişkiler üzerinde de önemli olumsuz etkilere yol açabilir. Bireylerin kendi değerlerini, duygularını ve sosyal ilişkilerini yönetme kapasitelerini zorlaştırabilir.
Empati ve anlayışın azalması
Sorun çözme yeteneği zayıfladığında insanlar karmaşık duygusal ve sosyal durumları anlaması zorlaşabilir. Başkalarının bakış açılarını anlamaya çalışma ve farklı görüşlere açık olma gibi ahlaki değerler zarar görebilir. Buda bireylerin hoşgörüsüz ve yargılayıcı davranmalarına sebep olabilir.
İletişim problemleri ve atışmaların artması
Sorun çözme yeteneğinin zayıflaması, insanların karşılaştıkları sorunları yapıcı bir şekilde ele alma becerilerini azaltır. Çatışmaların etkili bir şekilde çözülememesi, ilişkilerin zarar görmesine ve güvenin azalmasına yol açabilir.
Sorumluluk almaktan kaçınma
Sorun çözme yeteneği zayıf olan bireyler sorumluluk almaktan kaçınma eğiliminde olabilirler. Bu durum ahlaki sorumlulukları göz ardı etme, sorunların üstünü örtme veya başkalarını suçlama gibi davranışlara yol açabilir.
Bağımlılık ve yardım arayışı
Bireylerin sorun çözme yetenekleri zayıfladıkça, kendi başlarına karar verememeleri, sürekli destek ve yardım arayışında olmalarına neden olabilir. Bu durum bağımlılık ilişkileri dengesiz hale getirebilir.
Ahlaki değerlere bağlılığın zayıflaması
Dürüstlük, adalet veya sadakat gibi ahlaki değerler, zor durumlarla yüzleşirken test edilir. Sorun çözme yeteneğinin zayıflaması bireylerin ahlaki ikilemler karşısında doğru karar vermesini zorlaştırabilir.
Stres ve anksiyetenin artması
Sorun çözme yeteneğimiz zayıfladıkça karşılaştığımız zorlukları yönetme becerimiz de zayıflar ve beraberinde daha fazla stres ve anksiyete yaşanabilir. Bu durum hem kendimizle hem başkalarıyla olan ilişkilerimizi olumsuz etkiler.
Bugün ikili ilişkilerimize veya dünya geneline baktığımızda yukarıda vermiş olduğumuz örneklerin pek çoğunu görmekte ve kendimizde yaşamaktayız. Dolayısıyla sorun çözme yeteneğimizi kaybetmemek ve geliştirmek adına zihinsel esnekliği, eleştirel düşünmeyi, yaratıcılığı ve duygusal zekayı artırmaya yönelik çalışmalar yapılabilir. Bu konuda yardımcı olabilecek bazı pratik öneriler:
Resim yapmak, yazmak, müzikle uğraşmak, meditasyon, günlük tutma, egzersiz yapmak, beslenmemize dikkat etmek, zaman yönetimi, nefes teknikleri çalışmaları, strateji oyunları gibi…
Hayatta her zaman karşımıza pek çok farklı konuda sorunlar gelecektir; inişler, çıkışlar, fırtınalar olacak, önemli olan bu süreçleri nasıl geçireceğimiz, neler öğreneceğimiz veya öğrendiklerimizi uygulamamız olacaktır. Hayatın akışını yakalayamadığımız ve fark edemediğimiz her an öğretilerimiz kolay değil, taşıdığımız yükler kadar ağır olacaktır. Yolunuza ışık olması dileğiyle…
İlginizi çekebilir: ‘Kaybettiğim güvenimi arıyorum’