‘Çok duygusalım ne yapmalıyım?’: Aşırı duygusallık ile başa çıkma yolları
Hiç “Neden bu kadar duygusalım?” diye düşündüğünüz oldu mu? İçten içe ya da yakın çevrenizde neden aşırı duygusalım, duygusal biri olmaktan nasıl kurtulurum diye sordunuz mu? Duygular, hayatımızın ayrılmaz bir parçası olsa da bazen karşı koyması ya da baş etmesi çok zor olabiliyor. Dönemsel olarak ortaya çıkan aşırı duygusallık, çeşitli sebeplere bağlı olarak kısa süreli hüküm sürse ve sonra yok olsa da bazen çok duygusal olma durumu normalden fazla sürebiliyor. Gelin, aşırı duygusal olmanın olası nedenlerine ve bu duygu haliyle başa çıkmak için neler yapabileceğimize bakalım.
Neden aşırı duygusalım?
Hepimiz, benzersiz hayatlar yaşıyoruz. Yaşam tarzımız, alışkanlıklarımız, sosyal çevremiz, değer ve inançlarımız birbirinden farklı… Karşılaştığımız olaylar ve baş ettiğimiz zorluklar da. Haliyle aşırı duygusal hissetmenin herkes için geçerli tek bir nedeni yok. Çok duygusal olma durumunun altında farklı sebepler olabilir:
1. Stres
Ah şu stres… Adeta başımızın belası! Modern çağın yoğun ve hızlı temposunda, aciliyet kültüründe, jet hızıyla değişen gündeminde, bitmeyen yapılacaklar listeleri arasında sakin kalmak neredeyse imkansız… Haliyle sık sık yüksek strese maruz kalabiliyoruz. Ve ne yazık ki yüksek stres de dengelerimizi bozuyor ve duygularımızı kontrol altında tutmayı zorlaştırıyor. Araştırmalara göre kaygı, endişe, öfke, tükenmişlik, depresyon gibi zihinsel sağlık sorunlara neden olan stres, duygusallığı tetikliyor ve yoğun duygu deneyimlerine ve geçişlerine zemin hazırlıyor.
2. Sağlıksız beslenme
Çok yemek, sağlıksız seçimler yapmak veya az yemek… Dengeli beslenmeye zarar veren her alışkanlık, hem fiziksel hem de zihinsel sağlık için büyük bir tehdit. Beden ve zihnin bir bütün olduğu gerçeği, yaşamın her alanında karşımıza çıkıyor. Anksiyeteyi tetikleyen yiyecekler, sinirlilikle özdeşleşen açlık ‘hangry’, modumuzu önce yükseltiyor görünüp sonra birden düşüren şekerli içecekler ve daha nicesi depresif semptomlara neden olarak daha duygusal olma haline zemin hazırlıyor. Diğer bir deyişle sağlıksız ve dengesiz beslenme, aşırı duygusallıkla ilişkilendiriliyor.
3. Uyku eksikliği
Uykunun bütüncül sağlık üzerindeki etkileri saymakla bitmez. Kaliteli bir uykunun faydaları odaklanmayı artırmaktan bağışıklığı güçlendirmeye kadar uzanıyor. Dolayısıyla uyku eksikliği pek çok problemi de beraberinde getirebiliyor; aşırı duygusallık da bunlardan biri. Kişinin dengesini bozan, kaygı ve depresyon riskini artıran uykusuzluk, duyguların kontrolünü de zorlaştırıyor. Bilimsel araştırmalar da uyku ile duygusal düzenleme arasındaki ilişkiyi açıklıyor ve uyku yoksunluğunun duyguların dengesini bozduğunu açığa çıkarıyor. Neden bu kadar duygusalım diye sorgulamaya başlamadan önce yeterince uyuyup uyumadığınızı kontrol edebilir, uyku kalitenizden emin olmak isteyebilirsiniz.
4. Büyük değişimler
Hayat, değişimlerle dolu uzun ve karmaşık bir yolculuk… Kimi zaman güzel sürprizlere gebe olan yaşam yolculuğumuz bazen de beklenmeyen, istenmeyen gelişmelerle dolu olabiliyor. İş değişikliği, taşınma, şehir değiştirme, evlilik, boşanma gibi bireysel gelişmelerin yanı sıra ekonomik krizler, salgınlar, savaşlar gibi toplumsal ve küresel olumsuzluklar da büyük değişimler yaratarak kaygı ve stresi tetikliyor ve dönem dönem duyguların kontrolünü zorlaştırabiliyor. Böylesi zamanlarda da aşırı duygusal olmak veya normalden daha fazla duygusal davranmak kaçınılmaz olabiliyor.
5. Yas ve travma
Tıpkı büyük değişimler gibi yas ve travma sürecinde de duygusal iyi oluşumuz zarar görebiliyor. Araştırmalar, fiziksel veya cinsel saldırı, araba kazası, hayati tehlikesi olan bir hastalık, sakatlanma ve sevilen birinin kaybı gibi travmatik olayların ardından insanların duygusal reaksiyonlarının arttığını gösteriyor. Dolayısıyla böylesi durumlar sırasında veya sonrasında yoğun duygularla baş etmek, aşırı duygusal hissetmek sürecin olağan bir parçasına dönüşebiliyor.
6. Hormonal dengesizlik
Hormonların, yaşamdaki dengemizi sağlayan ince detaylı mekanizmalar olduğu söylenebilir. Nasıl hissettiğimiz, bedenimizde, zihnimizde nelerin olduğu, nelerin yolunda nelerin ters gittiği hormonlarımızla doğrudan ilişkili. Dolayısıyla hormonal dalgalanmalar ruh halimiz üzerinde direkt etki sahibi. Özellikle kadınların regl, hamilelik ve lohusalık dönemlerinde değişen hormon dengeleri, aşırı duygusal hissetmenin önemli sebepleri arasında.
7. Kültürel normlar ve sosyal çevre
İnsan, sosyal bir varlık. Yaşamımızı sürdürmek için başkalarına ihtiyacımız var. Romantik ilişkilerimiz, dostluklarımız, aile bağlarımız hayatlarımızda genellikle olumlu etkiye sahip olsa da zaman zaman duygusallığı tetikleyici nedenlere de zemin hazırlayabiliyor. Toksik ilişkiler, baskıcı bir ortam, aile içi uyuşmazlıklar, gaslighting gibi olumsuz durumlar hem zihinsel sağlığı hem de duyguların dengesini bozabiliyor. Ayrıca sosyalleşme normları, toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve kültürel değerler de duyguların yaşanmasını ve ifade edilmesini etkilediği için aşırı duygusallığa neden olabiliyor.
8. Genetik
Kişilik özelliklerimiz, sağlık durumumuz, sosyal çevremiz aşırı duygusal hissetmemizin üzerinde büyük etki sahibi olsa da tek sorumlu onlar değil. Genetik faktörler de duygusallık üzerinde etkili. Bilimsel araştırmalara göre genetik yatkınlığımız ne kadar duygusal olduğumuz üzerinde kritik bir role sahip. Yani, duygusallığımızın nedeni anne-babalarımız, büyükanne-büyükbabalarımız da olabilir.
9. Bazı ilaçlar
İnsan bedeni, zihni ve ruhu adeta birbirine perçinlenmiş dişli çarklar gibi. Sistemlerden birinde bir sorun olduğunda başka bir taraf da etkilenebiliyor veya bir tarafı düzeltmeye çalışırken dengeler bozulduğunda diğer taraf hasar görebiliyor. Bu nedenle bazen ilaçların olumlu etkileri kadar olumsuz yan etkileri de olabiliyor ve bir sorunu giderirken başka problemlere yol açabiliyor. Birtakım ilaçların duygusal dengeyi bozduğu, stresi, kaygıyı tetiklediği, aşırı duygusallığa neden olduğu biliniyor. Bu nedenle ilaç kullanırken mutlaka yan etkilerini göz önünde bulundurmakta ve bir uzmana danışmakta fayda var.
Çok fazla duygusalım ne yapmalıyım?
Peki, aşırı duygusal olmanın, çok duygusalım diye dert yanmanın bir çözümü var mı? Evet, belki genetiğimizi, çevremizdeki insanların tutumlarını, toplumun normlarını bir çırpıda değiştiremeyiz ama kendimizi, kendi hayatımızı ve duygularımızı kontrol altına alabiliriz. Elbette ki kendimize yatırım yaparak ve iyi yaşam alışkanlıklarını benimseyerek.
- Tetikleyicilerinizi tanıyın: Hangi dönemlerde kendinizi daha duygusal hissediyorsunuz? Ne zaman aşırı duygusallıkla baş etmekte zorlanıyorsunuz? Çevrenizdeki insanlar, hayatınızda değişikliklerin olduğu anlar, işte yoğun çalıştığınız günler ya da hasta olduğunuz zamanlarda mı çok duygusalsınız? Sizi nelerin tetiklediğinin farkında olduğunuzda duygularınızı kontrol altına kalmak konusunda daha etkili bir yol izleyebilirsiniz.
- Kendinize iyi bakın: Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur. Ne kadar doğru! Bedeninize de zihninize de özen göstermek için düzenli egzersiz, sağlıklı ve dengeli beslenme, bol su ve eksik olan takviyelerin alımı şart. Kaliteli uyku ve stres yönetimi de öyle. Aç, yorgun ya da sinirli olduğunuzda duygularınızı düzenleyebilmeniz çok zor. Bu yüzden bedeninizin ihtiyaçlarını karşıladığınızdan emin olun, öz bakımınıza dikkat edin.
- Duygularınızı tanıyın: “Çok duygusalım” diye üzülürken duygularınızı bastırmaya, görmezden gelmeye çalışmayın. Tüm hislerinizi kabul edin ve duygularınızı tanımlayın. Ne hissediyorsunuz, hangi duyguyu baskın olarak yaşıyorsunuz, bu duygunun adı ne, sizi nasıl etkiliyor, hepsini derinlemesine düşünün, gerekirse yazıya dökün. Duygularınıza sahip çıktıkça hem kendinizi daha iyi tanıyacak hem de duygusallığınızı kontrol altına alabileceksiniz.
- Öz bakım pratikleri uygulayın: Kendinize zaman ayırın ve zihninizi, ruhunuzu besleyecek pratiklerden faydalanın. Mindfulness, yoga, nefes egzersizleri gibi pratikler stresi, kaygıyı, endişeyi kontrol altına almanızı sağlarken daha rahatlamış ve huzurlu hissetmenize, aynı zamanda kendinizle, duygularınızla bağlantı kurmanıza yardımcı olur.
- İlişkilerinizi dengede tutun: Yaşamınızın dengesini iyi kurun. Eğer duygusal olarak tükenmeye başladığınızı hissediyorsanız ve buna çevrenizdeki insanlar sebep oluyorsa sınırlarınızı belirleyin ve biraz kendinize dinlenmek, yeniden şarj olmak için zaman ayırın. Öte yandan, kendi içinize çok fazla kapandıysanız, yalnız hissettiğiniz için aşırı duygusal olmaya başladığınızı fark ediyorsanız sevdiklerinizle bir araya gelmek, konuşup dertleşmek, güzel, mutlu anılar biriktirmek için çaba gösterin.
- Destek alın: Her zaman her şeyi tek başınıza halledemezsiniz. Bazen profesyonel bir destek almak, hiç farkında olmadığınız yönlerinizin farkına varmanıza ve bakış açınızı genişleterek kendi yolunuzu çizmenize yardımcı olabilir. Ayrıca, stresle, kaygıyla baş etmek için alternatif yollar geliştirmenizi ve duygularınızla nasıl daha yakın bağlantı kurarak onları başarılı bir şekilde yönetmenizi sağlayabilir.
Son olarak unutmayın, hepimiz insanız ve tüm duygular bizim için. Yaşamın inişli-çıkışlı yolcuğunda zaman zaman çok duygusal olmak veya adeta hissizleşmiş gibi hiçbir şey hissetmemek oldukça normal. Kendinizi tanıdığınız, duygularınızı kabul ettiğiniz ve hayatınızın kontrolünü elinize alarak bütüncül bir açıdan kendinize en iyi baktığınız şekilde her şeyin üstesinden gelebilirsiniz.
Duyguları yönetmekle ilgili farklı bakış açılarına ihtiyaç duyarsanız, aşağıdaki yazılarımıza da göz atabilirsiniz:
- Duygusal tetikleyiciler ve zorlayıcı hislerle baş etmenin yolları
- Günlük hayatta herkes tarafından hissedilen ama ismi bilinmeyen duygular
- Duygular kontrol edilebilir mi: 6 adımda duygularda ustalaşın
- Öfkeyi yönetmek için yoga felsefesinin önerdiği 5 yöntem
Kaynak: psychcentral, healthline, medicalnewstoday, verywellmind