Çocukluğumuzun yılbaşı gecelerini hatırlayalım: Geçmişten geleceğe neleri taşıyoruz?
Sımsıcak bir yazı ile çıkmak istedim bu sefer sizlerin karşısına. Her yeni yıl yaklaştığında içimi kaplayan o sıcaklığı aktarmak için ve benimle aynı duyguları paylaşan kimler var diye biraz da merak ederek oturdum masa başına.
Kalabalık kuzen topluluğunun olduğu bir ailede dünyaya geldim. Doğum günlerinin bol olduğu, kutlamaların pek keyifli olduğu, Hataylı olmanın getirdiği avantajla, uzun yemek sofralarının güzelliği ile yoğrulmuş bir çocukluk geçirdik hepimiz. Buna bir de yılbaşı akşamları eklenince değmeyin keyfimize.
Yılbaşı kutlamalarımız, en az bir hafta önceden o coşkuya büründüğümüz, her ailenin harika bir görev dağılımı yaptığı, uzun uzun alışveriş listelerinin yapıldığı, kurulacak keyifli sofranın hazırlıklarının günler öncesinden yapıldığı bir gün olurdu.
Önce masada maaile bir araya gelir, şarkılı, türkülü yemekler yenirdi, sonra mutlaka tombala oynanırdı. Simit ve ayran parasının kazanıldığı, biz çocuklar için çok karlı geçen oyunlara ek olarak, ebeveynlerimiz de dans ederek balon patlatma oyunu ve eğlenceli bilgi yarışmaları ile eğlenirdi. Bu eğlenceler sırasında gece yarısı geri sayımını uykuya direnerek beklerdik…
Ve geri sayımın ardından Noel baba kostümü ile abilerim ellerinde beyaz çuvallarla odaya girer, hepimize isimlerimizi okuyarak hediyelerimizi verirdi. O paketi açarken içinden ne çıkacağını merak edişim hala dün gibi aklımda. Ve gariptir, pek çok hediyemi de aynı heyecanla hatırlıyorum…
Bu harika yılbaşı seremonilerimiz biz küçüklerin büyümesiyle, hayatlarımızın farklı yerlere savrularak şehirlerin farklılaşmasına kadar devam etti. Uzunca bir zamandır bu güzel kutlamalardan mahrum kalsak da sanırım hayatımın sonuna kadar bu güzel anıları aynı heyecan ve sıcaklıkla anımsayacağım.
Ben bütün bunları neden anlattım? Pek çoğumuzun bu ve buna benzer güzel anılarını tazelemesine vesile olmak istedim. Bununla beraber ben de her sene bir şekilde hatırladığım bu anıların bir de yazarak kalıcı olmasını istedim.
Yeni yıl kimimiz için coşku ile kutlanması gereken bir gün ya da büyük bir çoğunluk için belki sadece bir takvim değişimi. Benim içinse ifade ettiği anlamlar çok daha fazlası.
Hayatımın bir yılını mercek altına alabildiğim, her geçen sene edindiğim tecrübeleri analiz edebildiğim, yeni gelecek yıla yepyeni kararlar, heyecanlarla başladığım koca bir 365 gün demek. Dahası da var; yeni kararlar, kazanılacak yeni, güzel alışkanlıklar da demek yeni yıl.
Hayatıma yeni giren, bir sene içinde kendiliğinden çıkan, var olan yerlerini daha da sağlamlaştıran herkese, bana iyisiyle, kötüsüyle kattıkları için bin teşekkür.
Dilerim sizin de tıpkı benim çocukluğumda geçirdiğim sıcaklıkta içinizi ısıtacak, neşe ile sarıp sarmalanacağınız nice güzel seneleriniz olsun.
İlginizi çekebilir: Geçmiş, hayatımızın neresindedir: Şimdiyi kutlamak için ters yöne giden koltuğa oturmak ister misiniz?