X

Çocukları tatilde de öğrenmeye devam etmeleri konusunda nasıl destekleyebiliriz?

Uzun yaz tatili döneminde dinlenmek, rahatlamak, eğlenceli aktivitelere katılmak, tüm yılın yorgunluğunu atmak çocukların en büyük hakkı olsa da, bu tatil süreci ebeveynleri biraz strese sokabiliyor. Özellikle ilkokul çağındaki çocukların anne-babaları için ‘Ya okumayı unutursa, ya hiç kitap okumazsa, ya matematik işlemlerini okul açılınca yapamazsa…” gibi sorular endişe verici olabiliyor.

Ama merak etmeyin; endişelenmeye, tüm tatili çocukları ders çalışmaya zorlayarak geçirmeye hiç gerek yok. Tatilde de çocuklarınıza öğrenme sevgisini aşılayabilir; derslerini tekrar etmeleri, kitap okumaları için onları teşvik edebilirsiniz; üstelik canlarını hiç sıkmadan… Peki ama nasıl?

Teknolojiden faydalanın

Günümüzün dijital dünyasında, teknoloji tabanlı öğrenme, çocukların bilgiyi nasıl öğrendiğini, anladığını ve uyguladığını neredeyse tamamen değiştirdi. Hemen hemen her çocuğun elinde artık tablet görmek mümkün… Teknolojiyi yararımıza kullanarak çocukların öğrenme sürecini destekleyebiliriz.

Birçok mobil uygulama farklı konularda çocukların öğrenmelerini desteklemeye yardımcı oluyor. Başta İngilizce olmak üzere, robotik, kodlama gibi farklı temalarda da bulabileceğiniz verimli aplikasyonlar ile teknolojiden faydalanırken öğrenme süreçlerini destekleyebilirsiniz.

Kültürel etkinlikler planlayın

Nasıl ki denize, plaja, havuza gitmek için planlar yapıyorsunuz; öğrenmeyi destekleyici geziler için de çocuklarınızla birlikte fikirler üretebilirsiniz. Öğrenme sadece akademik bilgilerden ibaret değil. Tatil için gittiğiniz yerlerdeki tarihi eserleri, mimari yapıları, müzeleri, milli parkları gezebilir; çocuklarınızın tarih, coğrafya bilgilerini artırmanın yanı sıra gözlem yapma ve yorumlama becerilerini geliştirmelerine yardımcı olabilirsiniz. Sanat galerilerini gezerek merak duygularını harekete geçirebilir, eleştiri yapma, beğendiklerini-beğenmediklerini ifade edebilme konusunda onlara destek olabilirsiniz.

Okuma rutinleri oluşturun

Okumayı rutinlerinizin ayrılmaz bir parçası haline getirin. Okumak, yediden yetmişe herkes için en iyi öğrenme biçimlerinden biridir. Dil becerilerini, okuryazarlığı, hayal gücünü, problem çözme becerilerini, empatiyi, kısaca duygusal ve bilişsel birçok alanı geliştiren okumanın, çocuklar için pek de sevilmeyen bir etkinlik olmasının nedeni çoğu zaman ilgi alanlarına hitap etmeyen kitaplar ve kazanılmayan alışkanlıklar olabilir.

Örneğin, deniz tatili yapacaksanız her gün denize inmeden önce denizden geldikten sonra ya da akşam uykuya geçmeden oluşturacağınız bir kitap okuma saati, öğrenmeye devam etmenin en keyifli yollarından birine dönüşebilir. Çocuklarınızın severek okuyacağı eserleri seçmeyi, mümkünse kitap alışverişlerini birlikte yapmayı ihmal etmeyin.

Zamanı iyi değerlendirin

Tatil yapmak, dinlenmek elbette ki hepimizin ihtiyacı. Çocuklarınızı ders çalışma, kitap okuma, akademik becerileri geliştirme konusunda teşvik ederken bunaltmamaya da özen gösterin. Kitap okumaya, derslerini tekrar etmeye ya da sınavlara hazırlık için test çözmeye zaman ayırdıkları kadar dinlenmeye, oyun oynamaya, arkadaşlarıyla keyifli zamanlar geçirmeye de yeteri kadar vakitleri kaldığından emin olun.

Desteğe ihtiyaç duydukları alanları fark edin

Yaz tatilleri -gelen karnelerdeki notlardan bağımsız olarak- çocukların akademik alanlarda kendilerini eksik hissettikleri konularda gelişmeleri için etkili bir fırsattır. Çocuklarınızın eğitim yılı boyunca zorlandığı dersler ya da belli konular varsa onları desteklemek ve gelecek yıl kendilerinden emin bir şekilde ilerlemelerini sağlamak için takıldığı alanları birlikte belirleyebilir ve nasıl bir yol izlemeniz gerektiğine kadar verebilirsiniz.

Bireysel bir desteğe ihtiyaç duyduğunu düşünüyorsanız özel ders, kurs ya da online programlar gibi farklı bir yolu deneyebilirsiniz. Ancak, bunu yaparken mutlaka çocuklarınıza danışmalısınız. Aksi halde motivasyonsuz başlarsa eksiklerini tamamlayamamanın yanı sıra tatilinden de keyif almayabilir. Yani, uzun lafın kısası çocuklarınıza sormadan ve onlardan onay almadan özel ders için bir öğretmenle konuşmayın. Belki tek başına çalışarak daha iyi öğrenebilir ya da farklı bir yöntem konusunda ona destek olmanızı isteyebilir.

Yazmaya teşvik edin

Yazmak, biz yetişkinler için olduğu kadar çocuklar için de son derece faydalı bir etkinlik. Stresi azaltmaktan düşüncelerini fark etmelerine, ince motor becerilerini geliştirmekten okuryazarlığı desteklemesine kadar birçok alanda çocuklara iyi gelir. Günlük yazma alışkanlığı kazanmak için bu yaz tatili harika bir fırsat olabilir. Hem kendilerine zaman ayırabilir hem de aktif düşünmeyi geliştirebilirler. Tatile çıkmadan çantanıza yeni bir günlük defteri atmayı unutmayın.

Esnek davranın

Okul dönemlerinde maaile sıkıca bağlı kalmaya çalıştığınız ders, dinlenme, oyun, yemek, uyku ve benzeri zaman aralıkları için tatilde biraz daha esnek davranabilirsiniz. Çocuklarınızın da kendi günlerini, haftalarını planlamalarına imkan tanıyarak, derslerine, kitaplarına ayıracakları zaman dilimlerini kendilerinin belirlemelerine izin vererek hem daha istekli çalışmalarını hem de zaman yönetimi konusunda da beceriler kazanmalarını sağlayabilirsiniz.

Bonus: Sıkılmalarına izin verin

Evet, doğru okudunuz. Çocukların sıkılmaları son derece normaldir (her yaştan olan bizler gibi) ve bunun için sürekli bir şeyler yapmanıza da gerek yoktur. Tatil zamanlarını çocuklarınızı eğlendirmek, yeni, farklı, ilginç uğraşlar bulmak için sürekli savaş vererek geçiriyor olabilirsiniz ama bu yaz buna son vermek için güzel bir fırsat olabilir. Çocukların sıkılmalarına izin verdiğinizde, yani onları zaman zaman kendi hallerine bıraktığınızda birçok açıdan gelişimlerine katkıda bulunabilirsiniz. Yeni fikirler bulabilir, hayal güçlerini geliştirebilir, ne yapmak istediklerine karar verebilir, yeteneklerini keşfedebilir, yaratıcılıklarını konuşturabilir, kısaca kendilerine tam anlamıyla vakit ayırabilirler. Ayrıca, can sıkıntısı çevreyi keşfetmek, doğada yeni uğraşlar bulmak, açık havada zaman geçirmek için de bulunmaz bir fırsattır. Sakin olun, panik yapmayın ve sıkıldıkları anda önlerine her şeyi sermemeye çalışın.

İlginizi çekebilir: Aile ile geçirilen zamanın çocuklar üzerindeki etkisi

Ecem Şenyurd Efecan: Selam, ben Ecem! Boğaziçi Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra çeşitli özel kurumlarda çalışıp akademi özlemiyle soluğu yine üniversitede aldım, daha öğrenilecek çok şey vardı! Mindfulness üzerine tez yazıp 'an'da kalmayı hala başaramayan biri olarak insana iyi gelen ne varsa bulmaya, uygulamaya, hayatımın bir parçası haline getirmeye çalışıyorum. Tam bir kahve severim, günlük sınırsız doz alımıyla hayatımın olmazsa olmazı. Üretmeye bayılıyorum! :)

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale