X

Çocuklarda akademik başarıyı etkileyen faktörler

Devir hızla değişiyor, etrafımızdaki her şey çağın gerektirdiklerine ayak uyduracak şekilde evriliyor. Yaşamın içinden aklınıza gelen her alan, bu değişime bir şekilde adapte olmaya çalışıyor. Tabii eğitim sistemi de… Nerede o eski kara tahtalar, üç-dört kişinin bir arada oturduğu uzun sıralar, sobalı sınıflar. O kadar geçmişe gitmeye de gerek yok aslında, çünkü değişim o kadar hızlı oluyor ki yalnızca birkaç sene öncesi ile bugünü kıyaslamak bile pek sonuç vermiyor. Çünkü her şey farklı. Kitaplar, yardımcı kaynaklar, sınıf içi materyaller, dersler, öğretmenler, öğretim teknikleri, eğitim metotları ve tabii öğrenciler de. Ne sınıflar birkaç sene öncesi ile aynı ne öğretmen ve öğrenciler ne de velilerin okullardan ve çocuklarından beklentileri. Haliyle bu kadar hızla değişen faktörler varken akademik kaygıların olmaması imkansız.

Tüm anne-babalar çocuklarının iyi bir eğitim almasını ve başarılı olmasını istese de bazen sahip oldukları bu akademik kaygılar, işleri daha zor bir hale getirebiliyor. Özellikle de kaygılar, baskılara dönüştüğünde. Daha önce ebeveynlerin akademik başarı baskısının çocukları nasıl etkilediğini paylaşmıştık, bu yazımızda ise çocukların akademik başarılarını etkileyen faktörler neler onlara değinelim istedik. Yaygın kanının aksine yalnızca ‘iyi’ bir okula gitmek ya da dersler, sınavlar için ekstra destek almak akademik başarının belirleyicisi değil. Sınıf ortamından aile ilişkilerine, sağlık sorunlarından bireysel farklılıklara kadar akademik başarıyı etkileyen pek çok faktör mevcut.

Beslenme

Evet, beslenme. Muhtemelen çoğu zaman akla gelmeyen, çok önemli olduğu bilinse de akademik başarı ile doğrudan bağlantısı olduğu düşünülmeyen konulardan biri. Beslenme, tıpkı biz yetişkinler gibi çocukların da günlük yaşantısında ve okulda geçirdikleri zamanda oldukça belirleyici bir değişken. Örneğin, sabah kahvaltı yapmayan bir öğrencinin günün ilk saatlerinden itibaren enerjisi düşmeye başlayacağı için derslere odaklanabilmesi pek mümkün olmayacaktır. Ya da evden çıkmadan önce çikolata, reçel gibi tatlı bir ezme ile hazırlanmış bir dilim ekmek, kan şekerinde büyük dalgalanmalara neden olacağı için çocuğun muhtemelen ilk dersten sonra kendisini yorgun hissetmesine neden olacaktır. Benzer bir durum öğlen yemekleri için de geçerli. Çocukların okuldaki derslerine odaklanabilmeleri, dikkatlerini toplayıp öğretmenlerini dinleyebilmeleri, gün boyunca kendilerine yetecek enerji düzeyini koruyabilmeleri için yeterli ve dengeli beslenmeleri çok önemli. Bu konuda hem evde dikkatli davranabilir, örneğin sabah çocuğunuz kahvaltısını evde yapıyorsa peynir, yumurta, süt gibi onu tok tutacak, enerji verecek ve kan şekerini birden yükseltip düşürtmeyecek gıdaları yemesini sağlayabilir, hem de okul yönetimi ile kahvaltı ve öğlen yemekleri hakkında görüşebilirsiniz. Ayrıca, gün içinde yeteri kadar su içmesi için de çocuğunuzu destekleyebilir, özellikle küçük yaş grubundaki öğrenciler için sınıf öğretmenleriyle de iletişime geçebilirsiniz.

Sağlık sorunları

Öksürük, hapşırık, burun akıntısı, alerji gibi, özellikle mevsim geçişlerine denk gelen okul günlerinde, artan viral hastalıklar söz konusu olduğunda çocukların sınıf içi performansları doğrudan zarar görebilir. Grip, soğuk algınlığı, ishal, karın ağrısı gibi hemen hemen her dönem okullarda bir salgına dönüşen hastalıklar çocukların bünyelerini yoracağı için derslere odaklanmak onlar için pek mümkün olmayacaktır. Sürekli öksüren, burnunu silen ya da hastalığın verdiği yorgunluktan dolayı devamlı başını yaslayacak yer arayan bir öğrencinin akademik başarısının bu zamanlarda artış göstermesini beklemek gerçekçi değil. Eğer okula giden çocuğunuz hasta ise evde dinlenmesi ve gerekli takviye ve ilaçları alması için uygun ortam yaratmalı, daha sonrasında okulda eksik kaldığı dersler için öğretmeni ile iletişime geçmelisiniz. Daha büyük çocuklarınız, eksiklerini akranlarından destek alarak da tamamlayabilirler. Burada önemli olan hastalık sürecini evde dinlenerek geçirmelerini sağlamak. Aksi halde hasta hasta okula gitmeleri hem onlara bir fayda sağlamayacak hem de sınıfta hastalığın yayılmasına ve daha fazla çocuğun salgına yakalanmasına neden olacaktır.

Sınıf ve okul ortamı

Kalabalık sınıflar, havasız-basık-tozlu koridorlar, eksik ders materyalleri, kısıtlı sosyal faaliyet alanları ve benzeri sınıf ve okul ortamına ilişkin pek çok faktör, çocukların akademik başarısı üzerinde etki sahibi. Öğrenciler sıkışık sıralarda, ısı, ışık, ses yalıtımı gibi yetersiz fiziki koşullarda ders dinlemeye çalıştıklarında yeterince odaklanamadıkları için anlatılanların tamamını eksik anlamaları pek mümkün olmayacaktır. Ayrıca, gürültülü bir sınıf ve okul ortamında öğrencilerin dikkati kolayca dağılacak ve yeniden o dikkati toplamak hızlıca gerçekleşmeyecektir. Dolayısıyla çocuklarınızın sınıf ve okul ortamlarını bir ebeveyn olarak inceleyebilir, gerekli konularda okul idaresine danışarak neler yapabileceğinizi, nasıl bir iş birliğinin çocuklar için en iyisi olacağını sorabilirsiniz. Fiziksel şartların yetersiz oluşu, yalnızca öğrencileri değil öğretmenleri de olumsuz yönde etkileyeceği için eğitimin kalitesinin düşmesine de zemin hazırlayacaktır. Dolayısıyla sınıf ve okul ortamının iyileştirilmesi, bireysel bir iyi oluştan çok daha fazlasına hizmet ediyor.

Öğretmen-öğrenci iletişimi

Özellikle küçük yaşlardaki öğrenciler için öğretmenler, bir anne, bir baba gibidir. Yaş küçüldükçe öğretmene olan bağlılık artacağı gibi öğretmenin öğrenci üzerindeki doğrudan etkisi de o kadar büyük olur. Dolayısıyla çocuğunuzun akademik başarısını etkileyen önemli faktörlerden biri de öğretmenleriyle kurduğu iletişimin kalitesidir. Öğretmenin katı ve kuralcı oluşu, esnekliğe yer açmaması ve/veya çocuklara kendilerini ifade edecek alanı tanımaması gibi sert bir disiplin anlayışı varsa bu pek çok çocuk için okula ve derslere karşı olan tutumu olumsuz etkileyecektir. Dolayısıyla çocuğunuzun akademik başarı veya başarısızlığının kökenine inmek isterken öğretmenleri ile olan ilişkisini de göz önünde bulundurabilirsiniz.

Akran ilişkileri

Akran ilişkileri, hemen hemen her yaş grubundaki öğrenciler için büyük bir önem taşıyor. Sınıfta, okulda birlikte zaman geçirdikleri, oyun oynadıkları, ders çalıştıkları, yemek yedikleri arkadaşları ile güçlü ve olumlu bir ilişkisinin olması, çocuğunuzun okula karşı daha pozitif bir tutum içerisinde olmasına yardımcı olabilir. Aksi halde, zorbalığa uğradığı ya da toksik arkadaş gruplarının arasında kaldığı bir ortam, okuldan soğumasına neden olacağı için derslerindeki başarının da düşmesine zemin hazırlayabilir. Yapıcı ve olumlu akran ilişkileri, çocukların aynı zamanda duygusal ve sosyal sağlıklarını da destekleyecek, motivasyonlarını artıracak ve okula duydukları ilginin gelişmesine katkı sağlayacaktır.

Sınav kaygısı

Özellikle, ortaokula, liseye ya da üniversiteye geçecek öğrencilerde, son sınav yılı oldukça zorlayıcı olabilir. Kimi öğrenciler sınav stresi ve kaygısı ile daha başarılı bir şekilde baş ederken, kimileri bu baskının altında ezilebilir. Çocukların sınav konusundaki bireysel endişelerinin üzerine bir de anne-babadan, öğretmenlerden gelen baskılar eklenince, motive kalmak zorlaşacağı için akademik başarının gerilemesi gibi bir durum açığa çıkabilir. Dolayısıyla bir anne-baba olarak çocuğunuza sınav konusunda gereksiz baskı yapmadığınızdan emin olmalı, çocuğunuzun bu konuda zorlandığını hissediyorsanız da okul psikolojik danışmanından ve/veya bir psikoloji uzmanından destek alması için yüreklendirebilirsiniz.

Ders müfredatı ve okulun eğitim sistemi

Son yıllarda özellikle büyük şehirlerdeki özel okullarda farklı eğitim yaklaşımlarına rastlamak mümkün. Bu, farklı bir ders müfredatı olabileceği gibi yabancı dillerde eğitim veren okulları da kapsayabiliyor. Özellikle küçük yaş grupları için Reggio Emilia, Waldorf gibi eğitim yaklaşımlarını benimseyen veya Montessori, Orman Okulları gibi farklı ekolleri takip eden eğitim kurumları oldukça yaygın. Ancak, her çocuk özeldir ve her eğitim yaklaşımı her çocuğa hitap etmek zorunda da değildir. Örneğin, yabancı dil öğrenme güçlüğü yaşayan çocuğunuzu eğitim dili tamamen İngilizce ya da Almanca olan bir okula kaydettirmeniz onun okula, öğrenmeye ilişkin sevgisini zedeleyebilir, bu da akademik başarısının düşmesine neden olabilir. Benzer bir durum farklı ekollerde eğitim veren kurumlar için de geçerli. Dolayısıyla, geleneksel müfredatların ve yaklaşımların dışında kalan eğitim kurumlarına çocuğunuzun kaydını yaptıracaksanız çocuğunuzun gelişim özellikleriyle, yaşayış tarzıyla, bireysel farklılıklarıyla, istekleriyle ne kadar uyumlu olup olmadığını araştırmanız oldukça önemli.

Ebeveyn tutumları

Bir ebeveyn olarak çocuğunuzun başarılı olmasını istemeniz kadar doğal bir şey olamaz, ancak yazının başında da yer verdiğimiz gibi bu başarının baskıya dönüşmemesi çok önemli. Çocuğunuzla açık bir iletişim kurarak, desteğe ihtiyacı olan alanlar hakkında konuşarak, okula, derslerine, öğretmenlerine karşı olan duygu ve düşüncelerini dinleyerek, ona güvendiğinizi ve yapabileceğine inandığınızı hissettirerek eğitim-öğretim hayatı boyunca destek olabilirsiniz. Motive etmeye çalışırken baskıcı bir tutum sergilemediğinizden emin olun. Ve akademik başarısından bağımsız olarak onu ‘koşulsuz’ sevdiğinizi de her fırsatta hissettirin.

Teknoloji bağımlılığı

Teknoloji bağımlılığı, ne yazık ki çağımızın en kaçınılmaz sorunlarından biri, üstelik her yaştan insan için. Özellikle ders esnasında veya ödev yaparken sürekli sosyal medyayı kontrol etme, bildirimlere bakma ya da internette zaman geçirme gibi alışkanlıklar, çocukların dikkatini kolayca dağıtacağı için akademik başarılarını zedeleyebilir. Öte yandan, zaman yönetimini de olumsuz etkileyeceği için ders çalışma, sınava hazırlanma ya da ödev sürelerini de azaltabilir. Ayrıca, ekran karşısında çok fazla zaman geçiren çocuklarda uyku problemlerinin de baş gösterme ihtimali olduğu için, deneyimleyecekleri uykusuzluk, dikkat eksikliği, yorgunluk gibi sıkıntılara da neden olabilir.

Bireysel farklılıklar

Her çocuk farklıdır. Yaşlar, olası gelişim süreçlerine karşılık gelse de her çocuk için aynı kilometre taşları, aynı zamanda gerçekleşmek zorunda değildir. Dolayısıyla, bireysel farklılıklar çocukların akademik başarısını farklı açılardan etkileyebilir. Bu farklılıklardan en önemlisi disleksi, diskalkuli, disgrafi gibi öğrenme güçlükleri olabileceği gibi, görme ve işitme bozuklukları, ince motor gelişimine ilişkin birtakım sorunları da içerebilir. Bu nedenle çocuklarınızı bir başkası ile karşılaştırmamanız ve yalnızca onun ihtiyaçlarına, onun gelişim sürecine uygun bir eğitimden geçtiğinden emin olmanız önemlidir.

Son olarak yalnızca ebeveynlerin değil, tüm eğitimcilerin ve toplumun da yukarıda yer alan faktörleri göz önünde bulundurarak destekleyici bir çevre yaratması, çocukların akademik başarılarının desteklenmesi ve güçlü gelecek nesillerin oluşturulması için son derece kritik bir öneme sahiptir.

İlginizi çekebilir: Erken yaşta yabancı dil eğitimi: Çocukların dil öğrenme sürecini destekleyecek ipuçları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale