X

Çocuklara diş fırçalama alışkanlığı kazandırmanın 7 pratik yolu

Ağız ve diş sağlığına bağlı problemler yetişkinlikte olduğu gibi günümüzde çocuklarda da oldukça yaygın. Amerikan Pediatri Derneği’nin verdiği rakamlar, çocukların ortalama %40’ının anaokulu çağına geldiğinde diş çürümesi problemiyle karşı karşıya kaldığını gösteriyor.

Çocuklarda ağız ve diş sağlığını korumak için yapılması gerekenlerin başında, ilk dişi çıkar çıkmaz ağız ve diş bakımına başlamak geliyor.

Çocukları ağız ve diş sağlığına bağlı problemlerden korumanın en etkili önleyici yöntemi ise onları diş fırçalama alışkanlığıyla mümkün olabildiğince erken tanıştırmak.

Bir çocukta yetişkinden farklı olarak 32 yerine 20 adet süt dişi bulunuyor. 20 dişin büyüyerek ağızda tamamlanması ise ortalama 3 yıl alıyor. Çocuk 12-13 yaşlarına geldiğindeyse tüm süt dişler dökülmüş ve yerini artık hiç değişmeyecek olan yeni dişler almış oluyor. Bu noktada, süt dişler kalıcı değilse sağlıklı olmalarının ne gibi bir önemi olduğu sorusu akılları kurcalayabilir.

Süt dişler, kalıcı dişlerin doğru şekilde dizilmeleri ve nasıl çıkacaklarıyla ilgili ‘rehber dişler’ niteliğindedirler. Herhangi bir süt dişinin sağlık sebeplerinden ötürü erken kaybı, yerine gelecek kalıcı dişin doğru yere yerleşmesinde ve doğru büyümesinde problemler oluşmasına neden olabilir.

Kalıcı dişlerdeki hataların dışında, yetişkinlikte de vücudumuzda bir çok farklı hastalığa sebebiyet veren ağız ve dişteki bakteriler bebeklerde ve çocuklarda da enfeksiyon riski yaratarak acı ve rahatsızlığa neden olabiliyor ve yeme bozuklukları ve özgüven eksikliği gibi uzun vadede çocuğun gelişimini olumsuz etkileyebilecek problemler yaratabiliyor.

Çocuklarda ağız ve diş sağlığını korumak için yapılması gerekenlerin başında, ilk dişi çıkar çıkmaz ağız ve diş bakımına başlamak geliyor. Çocuğun bebeklikten itibaren önceleri diş macunu kullanılmadan, sonrasındaysa bir uzmandan yardım alınarak doğru ürünlerle ve uygun diş fırçalarıyla dişlerinin fırçalanması gerekiyor. 2-3 yaşına geldiğindeyse anne ve babası tarafından doğru şekilde nasıl diş fırçalayacağının öğretilmesi ve düzenli olarak diş fırçalayarak çocuğa örnek olunması önem taşıyor.

Peki, çocuğunuza diş fırçalama alışkanlığı kazandırmanız için yapmanız gerekenler neler?

Diş fırçalamaya mümkün olabildiğince erken başlayın

Çocuğunuz 2-3 yaşına geldiğinde dişlerini fırçalamayı öğrenebilecek zihinsel ve motor becerilere sahiptir. Bu nedenle 2-3 yaşına kadar siz fırçalayarak diş fırçalama alışkanlığıyla çocuğu tanıştırmalı, doğru yaşa geldiğindeyse çocuğun kendi dişlerini fırçalamasını teşvik etmelisiniz.

Diş fırçasını ve diş macununu kendisinin seçmesine izin verin
Çocuklar kendi seçtikleri oyuncaklara ve kıyafetlere daha fazla değer verdikleri ve sevdikleri için, tamamen ona ait olacak kişisel diş fırçası ve macununu onun seçmesine izin verin.

Çocuklar kendi seçtikleri oyuncaklara ve kıyafetlere daha fazla değer verdikleri ve sevdikleri için, tamamen ona ait olacak kişisel diş fırçası ve macununu onun seçmesine izin verin. Tabii ki her diş fırçası ve diş macunu çocukların ağız yapısına uygun olmadığı için sağlığını olumsuz etkileyecek herhangi bir ürünü kullanması doğru olmayacaktır ancak ona seçenekler sunarak bu seçenekler arasından kendi seçimini yapmasına olanak tanıyın. Zaten çocuklar için üretilen ürünler yeterince renkli ve eğlenceli olduğu için, çocuğunuz doğal olarak bu ürünlere yönelecektir.

Beklentilerinizi yüksek tutmayın

Çocuklar erken yaşlarda çok hızlı öğreniyor olsalar da, doğru şekilde diş fırçalamayı öğrenmeleri ve her şeyi tekniğine uygun şekilde yapmaları ilk etapta mümkün olmayacaktır. Dişlerini doğru şekilde fırçalamayı öğrenmesi için ona zaman tanıyın. Unutmayın, ilk etapta önemli olan doğru tekniği oturtmak değil çocuğa diş fırçalama alışkanlığı kazandırmak. Teknik zamanla oturacaktır. Bu aşamada dişlerini fırçalarken yapması gerekenler hakkında bıkmadan onunla konuşmak ve yanlış yaptığı şeyleri uygun şekilde düzeltmek etkili olacaktır.

Gerektiğinde çocuğunuza yardımcı olun
Diş fırçalamayı alışkanlık haline getirmenin en uygun yolu, bunu bir aile zamanına çevirmek ve sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez tüm aile birlikte diş fırçalamak.

Eğer çocuğunuzun dişlerini tam olarak temizleyemediğini düşünüyorsanız, asla bu görevi tamamen üstünüze almayın. Bunun yerine sabahları kendisinin fırçalamasına izin verip, akşamları bu görevi siz alırsanız, çocuk hem dişlerini doğru şekilde nasıl temizlemesi gerektiğini daha kolay ve çabuk öğrenecek hem de kendini yetersiz hissetmeyecektir.

Diş fırçalamayı aile zamanına çevirin

Çocukların en önemli öğrenme araçlarından biri sosyal öğrenmedir. Çocuklar çevrelerindeki yetişkinlerin davranışlarını taklit ederler ve bu davranışların doğru olduğuna inanırlar. Bu nedenle eğer çocuğunuzun diş fırçalamayı alışkanlık haline getirmesini bekliyor ancak kendiniz dişlerinizi fırçalamıyorsanız, olumlu sonuç almanız söz konusu olmayacaktır. Diş fırçalamayı alışkanlık haline getirmenin en uygun yolu, bunu bir aile zamanına çevirmek ve sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez tüm aile birlikte diş fırçalamak.

Oyuncak, çizgi film gibi çocuğunuzun ilgisini çekebilecek destekleyici materyallerden yardım alın
Oyun sırasında en sevdiği oyuncak ayısının dişlerini fırçalayarak çocuğunuzun diş fırçalamaya karşı gösterdiği direnci yumuşatabilirsiniz.

Çocuğunuz diş fırçalamayı sevmiyor ve direnç gösteriyorsa, diş fırçalama alışkanlığını sevdiği şeylerle bağdaştırarak sevmesini sağlayabilirsiniz. Oyun sırasında en sevdiği oyuncak ayısının ya da bebeğinin dişlerini fırçalayarak, dişlerini fırçalarken en sevdiği çizgi filmi izlemesine izin vererek ya da sevdiği bir şarkının sözlerini ona diş fırçalamayı anımsatacak sözlerle değiştirerek çocuğunuzun diş fırçalamaya olan direncini yumuşatabilirsiniz.

Bir ağız ve diş sağlığı uzmanıyla birlikte çalışın

Çocukların dişleri çok hassas oldukları için bakımı da aynı derecede hassas yapılmalıdır. Bu nedenle ne kadar doğru teknikle çocuğunuza diş fırçalamayı öğretiyor olursanız olun, mutlaka sık aralıklarla bir diş hekimini ziyaret etmelisiniz.

Çocuklara diş fırçalama alışkanlığı kazandırmak için uygulayabileceğiniz pratik yöntemleri anlattığımız bu yazı Oral-B’nin katkılarıyla hazırlanmıştır. 

 

İlginizi çekebilecek diğer yazılar: 

Ağız ve diş sağlığında akıllı teknolojiler dönemi

Diş fırçası satın alırken dikkat etmeniz gereken 7 önemli kriter

Diş fırçasının tarihsel serüveni: Kim, ne zaman ve neden dişlerini fırçalama ihtiyacı duydu?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale