X

Çocuklar ne zaman kayak yapabilirler?

Yaz bitti. Okullar açıldı. Karalar bağlamak yerine, sömestre tatili planları yapmaya başlamalı. Günler koşturup gitmeden, kara kış gelmeden…

Kışın yapılacak en güzel tatil, kayak tatili bana kalırsa. Tropik bir ülkeye, kış güneşi görmek için kaçma planlarınız yoksa tabii.

Çocuklar kayağı küçük yaşlardan itibaren öğrenebilir

Kayak sporuyla biz Türkler son senelerde tanıştık. Çocukluktan kayağa başlamış kaç kişi vardır aramızda Bursalılar hariç? Eskiden bir tek Uludağ vardı; artık Türkiye’nin bir çok yerinde dünya standartlarında pistler mevcut. Küçücük çocuğun kayak ile ne işi var demeyin. Hamile kalan İsviçreli, ilk iş kayak okullarına çocuğunu yazdırır diye bir laf var Alp dağları ülkesinde.

Çocuklar ne zaman kayak yapmaya başlayabilir?

Öyle görünüyor ki çocuklar kendi başlarına sağlam bir şekilde yürümeye başladıkları zaman kaymaya da başlayabilirler, tabii amatörce. Kayak derslerine 3 yaş civarındaki öğrencileri kabul ettikleri halde, çocukların kayma tekniğini öğrenmeleri 5 yaşlarında olurmuş; yani basit komutları anlayıp ona uygun davrandıkları zaman. Snowtrax kayak merkezindeki eğitmene göre oyun oynayabilen ve yürüyebilen her çocuk kayak takımlarıyla, çocuklara ayrılan kayak pistinde oynayabilirmiş. Bunun için de en az 3 yaşında olmak yeterli.

Dikkat edilmesi gereken en önemli konu ise, bünyeleri küçük olduğundan çocuklar çok çabuk ısı ve sıvı kaybederler. Fakat, oyun içinde bunu farkedemezler. Zaten bu nedenle genelde restoran yakınlarında olur çocukların eğitildiği kayak pistleri. Sıcak bir mekana ve içeceğe kolay ve çabuk ulaşmaları açısından. Üstelik bir çok yarım gün kursta, atıştırma saati olur. Tam günü kapsayan kurslara ise öğle yemeği de dahildir.

Kayağın eğlenceli oluşu çocukları cezbedebilir

Aileleri telaşlandıran bir nokta ‘Aman kolu, bacağı, kafası kırılmasın!’ Düşüp kalkmalar konusunda endişelenmeye hiç gerek yok. Çünkü çocukların zaten sürekli maruz kaldığı bir şey. Karda düşmenin henüz gelişmekte olan kemiklere ciddi bir sakıncası olmaz. Düz zeminde kayarken, kilo olarak hafif olduklarından bacaklarına fazla yük binmez. En önemli nokta ise kaskın doğru takılması. Tabii çocuk giydirme işlemini derslerden önce aileler bizzat yaptıklarından, kaskın takılması görevi bize düşüyor. Görevimizi iyi yaptığımız sürece çocuklar için endişelenmeye gerek yok.

Eğitmenler genelde çocukların anne veya babalarının kendilerini kenardan izlediğini gördüklerinde dikkatlerinin dağıldığını söylüyor. O nedenle aile fertlerine ders bitmeden 10-15 dakika önce ders pistinde olmalarını öneriyor. Böylece çocuklar, derste öğrendiklerini büyük bir zevkle ailelerine gösterme yarışına giriyor.

Çocuklar grup olarak mı yoksa bire bir mi ders görmeliler?

Kayakta, grup eğitimleri çocuklar için daha elverişlidir

Yine Snowtrax kayak merkezindeki eğitmene göre, ilkokul ve öncesi yaş grubu diğer çocuklarla iletişim kurmayı ve oynayarak öğrenmeyi tercih ettiğinden grup dersler tercih edilmeli. Üstelik grup dersler hem daha eğlenceli hem de daha çok aktivite içeriyor. Bir de çocuklarımız diğer çocuklarla tanışıp kaynaşıyorlar.

Kayak eğitmenleri, “Beş yaşından itibaren çocuklar telesiyej ve teleski kullanabilirler, komutları algılayıp ona uygun davranabilirler. Kar kürelemekten kayak yapmaya terfi ederler. Basit ve az eğimli kreş pistlerinden yeşil ve mavi pistlerde eğitime devam ederler.” diyor

Ben de geçen kış 3.5 yaşındaki oğlumu kayak eğitimi için yarım günlük bir kursa götürdüm. Hayatında ilk kez kar gördüğünden, kayaktan çok karları ellemek ilgisini çekti. Kayak takımları ile yürüme alıştırmasını beraber yaptık. Yanında bizi istediğinden, ders ortamından ayrılamadık. Bu yüzden de sürekli “Yoruldum, istemiyorum, yapmayacağım, karnım acıktı” türü yakınmalarda bulundu. Yarım gün değil; ancak 1 saat pistte kalabildi. Neyi farklı yapabilirdik diye düşündüğümde aklıma bunlar geldi:

– Karla tanışıp oynaması için gerekli zamanı ders öncesinde vermeliydim,
– Karnının tok olduğundan emin olmalıydım,
– Öğleden sonra yerine sabah saatlerindeki dersi seçmeliydim,
– Almanca ve İngilizce komutları anlayabilmesi için gerekli şartları sağlamalıydım,
– Onu eğitmenlere teslim ettikten sonra ders aldıkları pistten uzaklaşmalıydım.

Bu kış eğitmenin önerilerini ve kendimden tecrübe ettiklerimi uygulayacağım. Umuyorum daha iyi bir sonuç alırım.

Şubat tatili planları yapan çocuklu kış tatilcileri de bu değerlendirmelerimi göz önüne alırlar umarım. Çocuk dostu kayak merkezleri ve oteller için de blogumu ziyaret etmenizi öneririm.

Gezgin Anne: İzmir, İstanbul ve Londra ardından şimdi İsviçre'de yaşayan, İzmir'li bir Çevre Mühendisi. Hobi olarak seyahat yazarlığı yapmış ve 3 sene önce oğlu doğunca www.gezginanne.com adlı bloğu sahiplenmiş bir anne. Tren setleri ve legolar bazen zumba, su altı dalışı, kayak, sörf gibi meraklarının önünde engel; ama seyahatler ve yazarlık 2 çocuğa rağmen devam ediyor!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale