X

Çocuk yetiştirmek neden bizi zorluyor: Stres altında sakin kalma yöntemleri

Hızla gelişen ve değişen bir dünyada en değerli varlıklarımızın, yaşama en iyi şekilde uyum sağlayabilmeleri için çabalıyor, onların en donanımlı halleri ile varolduklarını görmek istiyoruz.

İşte tam da bu “en”ler omuzlarımızda fark edemediğimiz birer yük olmaya başlıyor. Bizleri mükemmel anne ve baba olmak adına yanılsamalarla dolu bir düzeneğin parçası haline getiriyor. Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çabalarken “Bizim ve çocuğumuz için iyi olan ne?” sorusunun cevabı çoğu kez gerçeği yansıtmıyor. Kendimize mükemmel ebeveynlik, çocuğumuza da beğendiğimiz eğitim modelleri ve ekollerin izinde yürüme hedefi koyarken hiç durup düşünüyor muyuz? Seçtiğimiz yolda yürümek isteyecek mi çocuğumuz ya da kişiliği, sahip olduğu özellikler buna uygun mu?

Şimdi bir kısmınız şöyle diyecek belki; “Ağaç yaşken eğilir.” Evet, eğilir ama önce elimizdeki tohuma bir bakalım. Ektiğimizde elma mı, yoksa portakal mı çıkacak? Ona göre az ışık mı, çok ışık mı ister, nasıl bir toprak onu besler? Ya da su ihtiyacı çok mu? Yoksa suya daha az mı ihtiyacı var? Tohumların bile böylesine farklılıkları varken, çocuğunuzu doğru tanımadan ezbere davranmak, kaynağını kendi geçmiş yaşantılarımızdan alan ve gelecek kaygılarımızdan kurtaramadığımız bir zihinle büyük beklentiler içine girmek, her zaman çocuk ve ebeveynler için stres kaynağı olmaktadır. Özellikle bu beklentiler karşılanmazsa…

Aynı zamanda ev ve iş hayatını birlikte götürebilmek ve her şeyin düzenli bir şekilde akmasını sağlamaya çalışmak bizi yıpratabilir ve gerekli zamanı sevdiklerimize aktaramadığımız hissini yaşamamıza, hatta kendimiz için uzun zamandır bir şey yapamıyor olmamız stres ve yetersizlik hissetmemize neden olabilir.

Stres altındaki bedenimiz

Bedenimiz stres altındayken, baş etmekte zorlandığımız durumlar yaşarız. Böyle anlarda ister ebeveyn olarak, ister ikili ilişkilerimizde olsun doğru davranmakta zorluk yaşayabiliriz. Çünkü beynimizde, algılamadan sorumlu olan Amigdala, duygusal hafıza ve duygusal tepkilerin oluşturulmasında rol oynar. Beynimiz neyi, nasıl algılarsa ona göre tepki geliştirmektedir. Amigdala; savaş, kaç ve don tepkilerinin kaynağıdır. Tehlikeyi hızla algılayıp, yüksek stres hormonu sayesinde güçlü tepkiler oluşturmamızı sağlar. Ancak modern hayatta yaşamsal bir tehlike olmadığı halde, Amigdala bunu bir tehdit olarak algılayıp bizim ani tepkiler vermemize sebep olmaktadır. Bu nedenler daha dürtüsel, seçemediğimiz tepkiler verip, öfke patlamaları yaşayabiliyoruz. Kriz anı sonrasında ise pişmanlık ve suçluluk duyuyoruz.

Peki, ne yapmamız gerekir? En basit hali ile “tepki verme süremizi” uzatmamız gerekir. Bunu nasıl yaparız? Durarak. Zorlandığımız durumda bunu sadece fark etmek ve o anda kalarak tepki vermeden kalmayı başarmak.
Viktor Frankl’ a göre; “Uyaran ve tepki arasında bir boşluk var ve o boşlukta bizim tepkimizi seçme özgürlük ve kudretimiz yatar.

Mindfulness uygulamaları bize bu konuda destek olurken, bizi olanı olduğu haliyle görebilmeye, otomatik pilottan çıkıp, yargılayıcı olmadan şu anda ve burada yaşananları fark etmeye davet eder. Bunu yaparken; geçmiş ve geleceğin etkisinden kurtulmamızı, yaşadığınız zorlayıcı duygularla özdeşleşmeden bu duyguların gelip geçici olduklarını kavramamızı, zor durumlarda önce kendi yaşadıklarımızı fark etmemizi ister.

İlk anda kulağa zor gibi gelse de, hayata katmayı başardığınızda bu tutumların işlevsel olduğunu göreceksiniz. Bir ebeveyn olarak bunu nasıl uygulayacağımıza bir göz atalım…

Hafta içi özellikle de okula giden çocuklarınız varsa, hele de çalışıyor ve üzerinizde zaman baskısı hissediyorsanız, her zaman anı iyi yönetemeyebilirsiniz. Bir yandan kahvaltıyı hazırlama, bir yandan çocukları giydirme mücadelesi içinde iken arada saate bakıp, zihninizde “Servisi bu gün bari bekletmeyeyim” şeklinde düşüncelere sahip olabilir, masada kahvesini yudumlayan diğer ebeveynden, bir kez de siz söylemeden yardım etmesini bekleyebilirsiniz. Üstelik daha kendiniz giyinmediniz. Tam bir kaos ortamı. Patlamaya hazırsınız. Tüm bunları sırası ile başardınız diyelim. O ayakkabı giydirme seremonisini de atlattınız ve tam kapıdan çıkacaksınız; küçük çocuğunuzun sesi kulaklarınızda yankılanır: “Anne! kakam geldi!” Bildiğiniz ve okuduğunuz tüm mükemmel ebeveynlik tutumlarını uygulamakta zorlanır ve patlarsınız. Hem çocuğunuza hem de o an yeterli desteği göstermeyen eşinize söylenmeye başlarsınız.

Tüm bu olumsuz duygularla güne başlamak kendinizi kötü hissettirir. Gün boyu iş yerinizde zihniniz hep bu ana geri döner. Kendinizi beceriksiz hissedersiniz, belki çaresiz ve yorgun. Sonunda çocuğunuza bağırdığınız için suçluluk duyar, akşam eve dönerken bir oyuncak alma planı yaparsınız. Tanıdık mı geldi? Az çok hepimizin yaşadığı bu tabloda mindful tutumlarını kullanarak nasıl daha sakin kalabilleceğimize bir bakalım…

“Tuvaletin de ne kadar zamansız, az önce sordum, beni kızdırmak için yapıyorsun!”, “Her gün bir bahane, çok sıkıldım?!”, “Neden her seferinde ben uğraşıyorum ki?!” “Artık nasıl davranıcağımı şaşırdım!”, “Gitgide daha da kötü oluyor, yeter!”

Böyle bir tavır yerine;

Öncelikle sizi strese sokan anlar yaşarken ilk yapmanız gereken durmak ve o an ne hissettiğinizin farkına varmak. (“terliyorum”, “hızlı nefes alıyorum”, “gergin hissediyorum”, “alıp başımı gitmek istiyorum” vb.) Sadece fark ederek bu duygu ile yüzleşmek. Tepkini seçmeden önce kendine o boşluğu yaratabilecek fırsatı tanımak. Kimi için birkaç kere nefes alıp vermek kadar, kimi içinse biraz daha uzun, ancak oradan yanıt verebilmek. Hissettiğiniz duygunun o anlık ve geçici olduğu gerçeğini hatırlamak ve duygu ile aranıza mesafe koyabilmek. Geçmiş ve gelecek kaygısından kurtulup olanı algılayabilmek. O anda neye ihtiyacınız olduğunu drama yapmadan fark edebilmek. Bu tür zorlayıcı durumların sadece sizin başınıza gelmediğini, şimdi ya da daha önce başkalarının da aynı tür zorlukları yaşadığını hatırlamak ve kendinize şefkat gösterebilmek.

Farklı bir bakış açısı

“Şu anda karşımda fizyolojik ihtiyacının karşılanmasını bekleyen bir çocuk var.”
“Sabahları hesaplayamadığım bu tür durumlar geç kalmamıza sebep oluyorsa zaman yönetimini gözden geçirmeliyim.”
“Sanırım bu noktada eşimin de bana yardım etmesine ihtiyaç duyuyorum.”
“Her şeye yetişmeye çalışmak bende çaresizlik hissi uyandırıyor ve tahammül sınırımın düşmesine sebep oluyor.”

Bunlar gibi bilinçli bir farkındalık ve net bir zihin sahibi olmak çok daha doğru davranmanıza neden olacaktır. Sakin bir zamanda eş ile beklentiler üzerine konuşmak, hayattan ne kadar keyif aldığınızı, ev ve eş ilişkinizin size ne kadar doyurucu geldiğini düşünmek kadar, bu noktalarda sorunlarınızı da halletmeye çalışmanız gereklidir. Çünkü sahip olamadığımız bir manevi duyguyu çocuklarımıza aktaramayız zaten…

Çocuğun sadece problem davranışlarına bakıp, tepki göstermek yerine “Şu anda böyle yaparak bana hangi mesajı vermeye çalışıyor?” diye düşünebiliriz. Her gün kapıda bir sorun çıkarıyorsa, daha çok birlikte zaman geçirebilmek adına ya da güvenli alanını terk etmekte zorlandığı için böyle davranıyor olabilir. Sizden beklediği; yargılamadan, her istediğini yerine getirmeden ancak duygu ve düşüncelerine dair ön kabul gösterebilen, belli kurallar ve sınırlar içinde, geçmiş ve geleceğe dair öngörülerde bulunmaksızın, koşulsuz sevgi gösterebilen, birlikte olduğunuz anlarda tümüyle orada olduğunuz mesajını ona verebilen bir ebeveyn. Siz böyle bir ebeveyniniz olsun istemez miydiniz?

İlginizi çekebilir: Bukalemun çocukları görebilmek: Ebeveynin tutumu çocuğun kişiliğini nasıl etkiler?

Aslı Songün: Haliç Üniversitesi Psikoloji Bölümü 2003 yılı mezunuyum. Aynı üniversitede yaptığım Psikoloji yüksek lisansını “Çocukların Sahip Oldukları Denetim Odağının, Algıladıkları Ebeveyn Çatışması İle İlişkisi” konulu tezimi tamamlayarak uzmanlık derecemi almış bulunmaktayım. 2005 yılı itibari ile çeşitli sağlık ve eğitim kuruluşlarında görev aldım. Sağlık alanındaki stajımı Balıklı Rum Hastanesi Anatolya Kliniklerinde gerçekleştirdim. Projektif Testler Derneğinden Rorschah, T.A.T testleri eğitimini aldım. Çocuk gelişim testleri eğitimini tamamladım. 2019 yılında Mindfulness Institute’de Mindfulness tabanlı stres azaltma eğitimi (MBSR) programına katıldım. Konuyla ilgili çalışmalarım devam etmektedir. İstanbul Psikanaliz Derneği’ne bağlı olarak Psikanaliz eğitimim sürmektedir. 2013 yılından beri Nişantaşı’ında eğitim veren United Kids Academy'nin kurucu ortağı olarak çocuklarla birlikte çalışmaya devam etmekteyim. Ayrıca özel bir klinikte danışan görmekteyim.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale