X

Cinsel tatmini en yüksek olan 12 ülke

Refah seviyesi yüksek ve seks konusunda görece daha çağdaş yaklaşımlar izleyen ülkelerde cinsel yolla bulaşan hastalıklar, istenmeyen, erken hamilelik ve kürtaj oranlarının gözle görülür ölçüde düşük olduğu biliniyor. Ancak kaideyi bozan istisnalar var: Örneğin Ruslar sosyal açıdan baskılanmış bir millet olmalarına rağmen yapılan anketler, halkın %80’inin haftada en az bir kez seks yaptığını gösteriyor. Bu durumda, cinsel tatmin seviyesi nasıl ölçülüyor?

Ünlü prezervatif markası Durex’in global araştırmalarına göre, cinsel tatminin unsurları arasında partnerlerin karşılıklı saygı ve sevgisi, stresten arınmış olmak, fiziksel olarak orgazm olabilme yetisi, fiziksel, ruhsal ve cinsel açıdan sağlıklı olmak, seks ve ön sevişme sıklığı bulunuyor. Ve tabi ki, heyecanın sürekli canlı tutulduğu bir seks hayatı… 2014’te yapılan bir araştırma, tüm bunların yanı sıra sosyoekonomik statünün de cinsel tatmin üzerinde etkisi olduğunu belirtiyor; ki bunun da stresten arınmışlıkla doğrudan ilgisi olsa gerek. Göze çarpan en önemli şey ise şu: Eğitim şart!

Meraklı Uplifers okurları için, cinsel açıdan en çok tatmin olan ülkeleri araştırdık. Belirli bir sıra izleyerek dizmediğimiz bu 12 ülkeyi ve onları diğer ülkelerden ayıran özellikleri aşağıda bulabilirsiniz;

1. İsviçre

İsviçre, dünyada cinsel tatmin seviyesi en yüksek ülkelerden biri. Hayat kadınlığının yasal oluşu, ruhsatlı genelevlerinin sayısı, pornografiyle ilgili liberal görüş ve anaokulu çağından başlayan seks eğitimi gibi tartışma yaratan pek çok serbestliğe imza atan İsviçre’de, 2013’te yapılan bir anket, halkın %21’inin seks hayatlarını “mükemmel” olarak tanımladıklarını gösteriyor. Halka açık yerlerde seks yapma oranı ise yüzde 32 (Heyecanı canlı tutmanın önemi mi demiştik?). Yine de dünyada ergenlikte hamile kalma oranı en düşük ülkelerden birinin İsviçre olması, verilen kapsamlı cinsellik eğitiminin bir sonucu olsa gerek.

2. İspanya

Dünya üzerinde çeşitli ülkelerden erkeklerle beraber olmuş yaklaşık 15 bin kadının katıldığı bir anketin sonuçları, yatakta en iyi olan erkeklerin İspanyollar olduğunu gösteriyor. İspanyolların yüzde 25’i ise kendi cinsel performanslarının çok iyi olduğunu, yüzde 90’ı ise cinsel olarak tatmin olduklarını söylüyor. Tatmin seviyesinin gecelik ilişkilerden ziyade, partnerlerin birbirini tanıdığı uzun süreli ilişkilerde yüksek olduğunu da ekleyelim ki, karşılıklı beklentilerin farkına varmanın ne denli önemli olduğunun altını bir kez daha çizmiş olalım.

3. İtalya

İyi şarap, iyi yemek, mükemmel bir cinsel yaşam: İtalya bayrağındaki üç renk bunları sembolize ediyor olabilir mi? Halkın %64’ü cinsel tatmini yakaladığını, %33’ü seksin en az 10 dakika sürmesini beklediğini belirtiyor. Men’s Health dergisine göre, hem kadınların hem de erkeklerin cinsel tatminine giden yol mideden geçiyor. Her gün iki kadeh şarap içen İtalyan kadınlarının daha büyük tatmine ulaştığını araştırmalar ortaya koyuyor.

4. Brezilya

Brezilyalı erkekler, dünya çapında kadınları tatmin edebilme konusunda İspanyollardan sonra ikinci sırada geliyor. İstatistikler değişkenlik gösterse de, Brezilyalıların haftada 1 ila 3 kez seks yaptığı biliniyor. Brezilya ile ilgili bir diğer gerçek ise, ilk ilişki yaşının en düşük olduğu ülke olması. 

5. Yunanistan

Sıcakkanlı komşularımızın cinsel istek ve fantezileri konusunda açık sözlü olmaları, tatmin oranlarının yüksekliğindeki en önemli etken olarak görülüyor. Partnerler arasındaki iletişimin kuvveti ve paylaşımın normalleştirilmesi, heyecan ve tatmin seviyesi yüksek bir topluluk yaratıyor. Yunanlar yüzde 51 oranında tatmin oranı bildirse de, dünya üzerinde yılda ortalama 164 gibi bir sayı ile, en sık ilişkiye giren halk oldukları bir gerçek.

6. Hollanda

Hollanda deyince aklımıza Amsterdam, Amsterdam deyince de Red Light District, yani vitrinlerden göz kırpan hayat kadınları ve canlı seks şovları geliyor. Bu turistik özelliklerin yanı sıra, yaygın cinsellik eğitimi ve Yunanlarda olduğu gibi açık iletişim, Hollandalıların yüzde 64’ünün arzularını açıkça ortaya koyabilmelerini, yüzde 22’sinin de mükemmel bir cinsel hayata sahip olduklarını söylemelerini sağlıyor. Tüm bu aktifliğe karşın, ergenlikte hamile kalma oranının sadece binde 5,3 olduğu Hollanda’da kürtaj ve AIDS oranları bundan da düşük.

7. Meksika

Yemeklerindeki acının aksine cinsel hayatları oldukça tatlı olan Meksikalılar, “dünyanın en cinsel olarak aktif” sıfatına sahip. Cinsel tatmin yüzdesinin 63 olduğu Meksika’nın dünyada ikinci sırayı almasının en önemli sebebinin doğum kontrolü, kürtaj ve eşcinsellikle ilgili yaygın eğitim ve seks işçiliğinin suç olmaktan çıkarılıp kontrol altına alınması olduğu düşünülüyor. Ne yazık ki Meksika’nın çocuk istismarı konusunda da halen önde giden ülkelerden olduğunu eklemek gerek.

8. Hindistan

Ortalama 22 olan seksle tanışma yaşı diğer ülkelere göre yüksek olsa da, tatmin seviyesinin en yüksek olduğu halklardan biri yüzde 61 oran ile Hintliler. Men’s Health dergisine göre bunun en önemli sebebi zevkin uzatılması, yani seks oyunlarına ve ön sevişmeye ayrılan uzun zaman.

9. Avusturalya

Bilinen tüm istatistiklerin sınırlarını zorlayan Avusturalyalıların, cinsel hayatla ilgili araştırmalarda şaşırtıcı olmayan tek bir sonuçları yok. İşte bunlardan birkaçı: Avusturalyalıların %75’i bir seyahatleri esnasında cinsel ilişkide bulunmuş, kadınların %27’si seks hayatlarında hiçbir şeyi değiştirmeyeceklerini belirtirken, %20’si ise üçlü ilişkilere sıcak bakıyor. Erkeklerin yaklaşık 25 partneri olurken, kadınlarda bu sayı ortalama 10. 

10. Nijerya

Durex’in araştırmalarına göre, yüzde 67 oran ile Nijerya, dünyada en tatminkar insanların yaşadığı ülke. Bunun ortalama 24 dakika olan ve diğer ülkelere göre uzun sayılan ilişki süresiyle de ilgili olabileceği düşünülüyor. Nijeryalı kadınların ise yüzde 62’sinin partnerlerine sadık kalmadıkları ve bu oranla, dünyada en sadakatsiz kadınlar listesine tepeden giriş yaptıkları biliniyor.

11. Almanya

Dünyanın en kapsamlı cinsel eğitim programlarına sahip olan Almanya’da, seks işçiliği konusunda olumlu politikalar arttıkça, bildirilen tatmin oranı da artıyor. Almanlar cinsel heyecan ve istek konusunda da öncüler: Tek gecelik ilişki oranı %32 iken, halka açık bir yerde ilişkiye girme oranı %30. Bunlara rağmen, cinsel yolla bulaşan hastalıklar oldukça seyrek; örneğin ABD’nin altıda biri oranında görülüyor.

12. Çin

Çinliler cinsel açıdan tatmin olmuş bir halk mı? Tam olarak öyle sayılmaz; fakat bu denli baskıcı ve kontrolcü bir rejimde kapalı kapılar ardında cinsel ilişkiye girme oranının pek çok ülkeden daha yüksek olduğu söylenebilir: Halkın yüzde 78’i, haftada en az bir kez seks yapıyor. Cinsel tatminin sırrı ise şaşırtıcı: Teknoloji. Siber seks ve erotik dükkanlardan internet üzerinden alışveriş olanağı cinsel anlamda mutluluğun kapılarını Çinlilere açmış gibi görünüyor.

 

Kaynaklar:

http://www.salon.com/2014/02/19/the_12_most_sexually_satisfied_countries_in_the_world_partner/

http://www.durexusa.com/about/global-research/

http://www.sciencedaily.com/releases/2014/01/140115075412.htm

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale