Cinsel istismar mağdurlarının zihin sağlıkları çok güçlü zorluklar yaşıyorlar ve bunun yanında yapılan araştırmalara göre her 3 kadından 1 tanesi, her 6 erkekten ise yine 1 tanesi yaşamları boyunca cinsel saldırıya maruz kalıyor. Ancak her sene binlerce cinsel saldırı vakasının rapor edilmesine karşın maalesef bunlar toplam vakaların ancak %30’u kadar oluyorlar. Ayrıca saldırıda bulunanların da çok az bir kısmı ceza alıyor. Dolayısıyla pek çok mağdur, yaşadığı durumu polise bildirmenin bir fark yaratmayacağını düşünerek ve ayrıca hayatına dair endişeler taşıyarak durumu bildirmiyor.
Ancak bunun yanında, geçmişte cinsel istismara maruz kalmış olan insanların ciddi bir kesiminin sonrasında yalan ihbarlarda bulunabildikleri görülüyor. Bunların bir kısmı güvenlik güçlerinin mağdurlara yeterince inanmaması veya vakayı yanlış değerlendirmeleri sonucunda olabiliyor ancak yine de yalan ihbarların oluşmasına sebep olabilecek bazı durumlar şöyle:
- Hafıza problemleri: Pek çok mağdur vakayı saldırı gerçekleştikten en geç bir kaç saat sonra bildiriyor ve bu esnada olan bitenleri zihninde işleyebilmesi için herhangi bir fırsatı olmuyor. Ayrıca korku, panik ve acı nedeniyle algılarda bozulmalar ortaya çıkabiliyor. Stres altında kalan insanların detayları ve zamanları hatırlamaları çok daha zor olur.
- Olay yeri inceleme ekiplerinin önyargıları: Güvenlik güçleri geçmiş vakalardaki deneyimlerinden dolayı önyargılı olabilirler ve kurbanın anlattığı şeylerde tutarlı olmayan şeyler duyduklarını düşünebilirler.
- Güç dinamikleri: Kurbanlar genellikle güçsüz hissettikleri ve kimsenin onlara inanmayacağını düşündükleri için güvenlik kuvvetlerinin söyledikleri şeylere uyum sağlama eğiliminde olurlar ve bu da onların önyargıları nedeniyle kendi yaşadıklarını anlatmaları konusunda sorun yaratır.
- Korku ve anksiyete: Kurban genellikle o kadar ezilmiştir ki, vakayı ihbar ettikten sonra ona dair hiç bir şey hatırlamak istemeyebilir. Uzun mahkeme süreçleri ve istismarın kamuya haber olma ihtimali gibi şeyler sonradan polise anlattıklarını değiştirmelerine sebep olabilir.
Ruh sağlığı üzerindeki etkileri
2009 yılında yapılan bir çalışmada cinsel istismarın sonrasında ruh sağlığı üzerinde depresyon, anksiyete, madde kullanımı ve intiharı düşünme gibi etkilere sebep olduğu gösteriliyor. Pek çok kurban bir terapi almadığı sürece suçu kendi üzerine alma eğiliminde oluyor. 2018 yılında yapılan bir çalışmada cinsel istismar yaşamış olan birinci sınıf üniversite öğrencisi kadınlar değerlendirilmişler ve benzer sonuçlar bulunmuş. 2020 yılındaki bir çalışmada ise cinsel saldırıdan sonra ruh sağlığı problemleri gelişmesi riskini değerlendirmişler ve özellikle depresyon ve travma sonrası stres bozukluğu riskinde normal topluma göre daha yüksek bir artış olduğu gözlenmiş.
Buna göre kurbanların büyük kısmının saldırıdan sonra ruh sağlığı problemleri yaşayabildikleri söylenebilir. Hatta ihbarın yanlış olarak değerlendirilmesi ve doğru bir soruşturma yapılmaması durumu daha da karmaşık hale getirebilir. Bir cinsel saldırıyı bildirmek bile zor bir karar olabilir çünkü pek çok kurban kendisine inanılmayacağını veya saldırıyı yapanların ceza almayacağını düşünebilir.
Araştırmaların sonuçlarına göre terapiler ve tedaviler sayesinde kurbanların yaşadıkları bu zihin sağlığı problemlerinin önü alınabilir. Danışmanlık anksiyete ve depresyon gibi belirtilerin azalmasını sağlayabilir. Hatta cinsel saldırı mağdurları özelinde çalışan tedavi merkezleri sayesinde travma sonrası stres bozukluğu gibi durumlara da bir çözüm bulunabilir.
Kaynak: psychologytoday
İlginizi çekebilir: Cinsel istismar işaretleri nelerdir?