X

Cilt cilt hayat: Hayatlarımızın kullanım kılavuzu olsaydı işimiz kolaylaşır mıydı?

Kullanım kılavuzu yok ki…

Olsa belki işimiz kolay olurdu…

Olsa belki bilmenin güvenini duyardık, bilmenin huzurunu yaşardık…

Ters gidince bir şeyler, açardık “Ters gidenleri düzeltme” cildini, konuya göre başlığın altından okurduk, “İlişkilerde ters gidenleri düzeltme” alt başlığının “Arkadaşla ilişkide ters gidenleri düzeltme” paragrafını… Tamam!

Sonra mesela ilk fırsat kaçınca, “İkinci turda fırsatı yakalama” cildini açardık, “İlk turda fırsatı yakalama” bölümünü okuyup anlamayanlar için daha detaylı anlatım, hem de resimli… Güzel olmaz mıydı?

“Nasıl çocuk yetiştirilir?” cildinde; önce testi çözer, ne tip çocuk yetiştirmek istediğimizi bulurduk mesela. Çıkan sonuca göre “Arkadaş canlısı çocuk için”, “Öz güveni yüksek çocuk için” ve bunun gibi başlıkların altında anlatılanları tek tek okur, ezberlerdik.

“Düşen enerji nasıl yükseltilir?” de favorilerden olurdu muhtemelen, hani şu çok okununca ucu buruşan sayfalardan. Malum insanın enerjisi bir çıkar, bir düşer; ne dinamik şey şu insan. Düşünce hoop çıkarmak lazım.

“Duygularını dile getirme: Karşı tarafın anlaması garantili” gibi bir cilt olduğunu hayal edebiliyor musun? Karşı tarafın anlaması garantili! Düşünsene, ne sen eksik/fazla/yanlış anlatıyorsun, ne mesajın arada bozuluyor, ne karşındaki eksik/fazla/yanlış anlıyor. Şahane!

Sözlük de var mesela kılavuzun arkasında. Biri hangi duygu ve durumda “bakarız” dediğinde, bu ne anlama gelir, açıp bakabilirsin. Ne kolay.

Hayatın kullanım kılavuzu olsa, böyle bir şey olurdu herhalde; cilt cilt.

Ama yok ki!

İyi ki!

Olsa, bilmemenin heyecanı nerede kalırdı?

Nerede kalırdı hep bilmece çözer gibi çocuk merakıyla hayatı anlamaya çalışmanın tadı?

Soru sormak çok güzel. Her zaman cevap almak da önemli değil, sormak yeterince güzel. Anlamaya çalışmak, merak etmek, keşfetmek, deneyimlemek, öğrenmek, düşmek, kalkmak, tekrar düşmek, daha güçlü kalkmak, kendi sorularına kendi cevaplarını yazmak, başkalarının cevaplarını dinlemek, sebep peşine düşmek, anlam peşine düşmek… Her zaman bulmak da değil mesele, önce aramaya başlamak gerek, çıkmak yola. Senin her an’ın cilt cilt hayat zaten…

 

İlginizi çekebilir: Eksikleri görmek: Hangi resmin boşluklarını doldurmaya çalışıyorsun?

Ceyda Tepret: İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Mühendisliği bölümü mezunudur. Koç Üniversitesi’nde MBA eğitimi alıp, Madrid’deki IE Business School’da International MBA programında eğitimini tamamlamıştır. Pazarlama alanında bir kariyer tercih etmiştir ve bu alandaki çalışmalarına devam etmektedir. İnsan davranışları ve psikolojiye duyduğu ilgi onu koçluk eğitimi almaya yöneltmiştir. ICF sertifikalı profesyonel bir koç olarak, danışanlarına kendi yolculuklarında destek vermektedir. Pazarlama profesyoneli kimliğiyle marka hikayelerinin, profesyonel koç kimliğiyle de insan hikayelerinin peşindedir.
İlgili Makale