X

Chiron: Herkese şifa veren, kendine faydası olmayan yaralı savaşçı

Chiron, kuyruklu bir yıldızdır. Mitolojide yarı insan yarı hayvan (at) formundadır. Ayağındaki problem nedeniyle acısını dindirmek için türlü yollar arayan, kendine faydası dokunamayıp, herkese şifa veren özelliktedir. Ve bu özellik onu yaralı şifacı yapar. Çok yetenekli, bilgilidir. Ve bu bilgiyi aktarmasının yanında kendine yetememesi söz konusudur. Burada çektiği ızdırap ile bilge olur.

Chiron’un bu yapısı bize şunu anlatır; acılar bizi olgunlaştırır ve büyütür, bazen kendimize şifa olamayız ama başkalarına çok faydamız dokunur. Zodyak turu ortalama 50 yıldır. Her burçta kalma süresi değişkenlik gösterir. Örneğin, balık burcunda 7 yıl kaldı ve 2018’de Chiron koç burcuna geçti. Buradaki seyri yaklaşık 9 yıl sürecek. Chiron koç burcunun 20 derecesinde retro hareketine 25 Temmuz 2023 tarihinde başlayacak ve 28 Aralık 2023’te düz hareketine devam edecek.

Chiron’un koç burcundaki retrosu ne anlama gelir?

Chiron, yara ve yaralı şifacı, acıları, acının en tarif edilemez duygusunu anlatır. Acıyı içimizde yaşarız, biliriz ancak bazen tarif edemez ve anlayamayız kendimizi. Ruhsal yaralarla, neden ilerleyemediğimizle ilgilenir.

Koç burcu enerjimizi, eylemlerimizi, mücadelemizi, azmimizi, hemen olsun diye istediğimiz konuları, medikal astrolojide yüz, baş, kafa, beyin dokuları rahatsızlıklarını gösterir. Chiron koç burcu retrosu süresince bu tarz rahatsızlıklarınız var ise kontrollerinizi yaptırmayı ihmal etmeyin, size hem fırsattır hem de şifa verecektir.

Acılarla büyümek

Kaynak: ancient-origins

Chiron koç, acılarla büyümeyi öğretir. Adımları düşünerek atmayı, mantık süzgecinden geçirmeden eyleme geçmemeyi, acının kattığı değeri fark etmeyi, acının da hayatta bir yeri olduğunu hatırlatır. Bazen şunu yaşarız; biri bize bir konuda inanılmaz bilgiler verir ancak bakarız ki kendisi yapmaz. Sorgularız kendisi niye yapmıyor diye. Hatta abartırız bana ahkam kesiyor diye.

Orada ince ayrıntı Chiron yarasıdır. Başkalarına öğrettiğimiz bir şeyi biz kendimiz için yapamayız ama biliriz ve bu konuda bilgeyizdir; o nedenle ki Chiron kendisini anlatarak da tedavi eder. Kendimize yardım edemeyiz ancak başkalarına rehberlik ederiz.

Neler yaşayacağız?

Chiron hepimizin doğum grafiğinde bir yerlerde. Hangi ev, hangi burç ve hangi açılar alıyorsa orada bizi etkileyecektir. Özellikle 20 derecede koç, yengeç, terazi, oğlak burçlarında güneşleri veya başka planetleri bulunan kişiler etki alacaklar. Ama genel olarak bahsetmem gerekirse acının fark edilmesi gerekiyor ve bu sayede şifa bulacağız.

Yaralarımızı görmeliyiz, yok sayarak devam edemeyiz. Koç burcundaki en büyük özelliği bu acılarla savaşmaktır. Enerjimizi kendimize vermeliyiz. Fark ettiğinde şifa yine oradadır.

Yaralı savaşçı: Chiron koç

Kendi gerçekliğini, hataları, tüm farklılıkları kabul etmeyi, hiçbir şeyi saklamadan ifade etmeyi anlatır bize Chiron koç. Yaralansa da hedeften şaşmaz. Hata yapsa da yine yapar ancak Chiron öğreticidir.

Geçmiş derslerin öğrenilmesi gerektiği bir dönem. Kalbinizdeki yaraların şifalanması için konulara olgun tavırlarla yaklaşırsanız şifacı olursunuz. Chiron koç burcundaki transitinde haksızlığa uğradığımız her konuda cesaretle dimdik durabildik. Yorgun olabiliriz ancak retro süresinde dinlenme zamanı bizi bekliyor. Hepimize şifa getirmesini diliyorum sevgilerimle.

İlginizi çekebilir: Venüs aslan burcu retrosunda bizi neler bekliyor?

Pınar Özbek: Merhaba Ben Pınar, 1984 İstanbul doğumluyum. Özel bir şirkette, özel tasarım pırlanta ve mücevherat üzerine uzun yıllar yöneticilik yaptım. Çocukluğumda kitap okumayı delicesine sevişim, görevim nedir, ben neden buradayım, ben bu hayata ne yapmaya geldim, soruları annemi bezdirmişti. Küçüklüğümden bu yana filozof lakabım astrolojinin matematiksel hesabı ve ruhsal büyüleyici ışığıyla anlam buldu. Evet! Ben bilge ve olgun bir ruh olduğumdan her zaman hayat felsefem ‘’zorluklardan geçerek yıldızlara ulaşmak’’ oldu. Astroloji ile yolculuğum 2017 yılında Sırbistan gezisinde başladı. Edindiğim bir kitap yoluma ışık olurken evren bana rehberimi de göndermişti. Gerçek hayat amacımı bulmuştum. Ve hemen yola koyuldum. Gece gündüz demeden bu uğurda severek ve heyecanla çalıştım. Yıllardır cevap bulamadığım soruları astroloji kanalıyla buldum. Derin konulardan geçerek gerçeği buldum. Klasik Batı Astroloji, Modern Astroloji, Karma ve Ezoterik Astroloji, Astrokartografi, Medicalastroloji, ilişkiler Astrolojisi, Finans Astrolojisi, Yaşam Koçluğu ICF Onaylı vb birçok eğitim aldım ve hala kendimi geliştirmeye devam ediyorum. Profesyonel olarak uzun yıllardır Kişisel Doğum Harita Analizi, Sinastri İlişki Uyumu, Yıllık Öngörü ve yukarıda belirttiğim alanlarda koçluk desteği ve danışmanlık vermekteyim. Amacım ruh’un tekamülüne katkı sağlamak. Bana @pinarozbek Instagram hesabımdan veya astropinarim@gmail.com’dan ulaşabilirsiniz.

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale