X

Cesur ve sınır tanımayanlara özel: Mutlaka tanışmanız gereken nefes kesen extreme sporlar

Daha önce hiç hissetmediğiniz benzersiz ve tarifsiz duygulara ulaşmanın en güzel yolu; extreme sporlar. Tutkunun ve adrenalinin verdiği heyecanla beslenen özgür ruhlara sesleniyoruz: Kaç senedir yapmak istediğiniz benzersiz ve tarifsiz duygulara ulaşmanın en heyecanlı yolu extreme sporları denemenin sizce de artık zamanı gelmedi mi?

Ne dersiniz; kızgın kumlardan mavi gökyüzüne, egzotik ormanlardan kıvrak ve öfkeli dalgalara kavuşmanın tam sırası değil mi? O halde lafı uzatmayalım ve sizi içinizdeki macera tutkunuyla tanıştıracak birbirinden dinamik ve vakit kaybetmeden keşfetmeniz gereken extreme sporlarla baş başa bırakalım:

Paragliding 

Süper güçler arasında uçmayı seçip gökyüzünde süzülmenin hayallerini kuranlardan mısınız? Cevabınız evetse yamaç paraşütü extreme sporlara giriş yapmanız için mükemmel bir tercih. Yamaç paraşütü uçmak için kullanılan en basit hava aracıdır ve doğru uçurabilmek için ihtiyacınız olan yalnızca; rüzgar, kas gücü ve ağırlık.

Güzelliğiyle başınızı döndüren yerleri bir de kuşların gözünden görmek, tepedeki güneşi daha da yakından hissetmek ve ayaklarınızı boşlukta sallandırmak hayallerinizi süslüyorsa Kelebekler Vadisi’nde bu alandaki en profesyonel deneyimlerden birini yaşayabilirsiniz. Bu muhteşem deneyimi bir adım öteye geçirmek istiyorsanız dünyada Fransa’da Hautes – Alplerinde, İtalya’da Dolomit Dağlarında ve İsviçre’de Wengen Köyü’nde birbirinden büyüleyici anlar yaşayabilirsiniz.

Skydiving

Gökyüzü deneyiminde biraz daha ileriye gitmek isteyenler için sıradaki önerimiz Skydiving. Yükseklik korkunuz da yoksa sizin için en uygun extreme sporlardan biri olan skydiving’in style, hedef atlayışı, tandem, wingsuit, free style, BASE jumping, canopy formation ve formation skydiving gibi pek çok farklı atlayış tarzı bulunuyor. Skydiving için Türkiye’de en çok Selçuk – Efes tercih edilirken, Skydiving için en uygun rotasyonlar dünyada Everest Dağı’ndan, Grand Kanyon’a ve Cape Town’a kadar uzanıyor. Kanatlanın ve gökyüzünün tadını çıkarın; zira bir kez denediniz mi bir daha vazgeçemeyeceksiniz.

Zipline

Bir dağdan diğerine en kısa sürede nasıl gidebilirsiniz? Cevap: Zipline. Zipline çelik bir halata bağlanıp yüksekten alçağa doğru indiğiniz, ve diğer extreme sporlara nazaran çok daha denenebilir benzersiz bir extreme spor.öylemeden geçmeyelim; diğer extreme sporlara nazaran çok daha denenebilir bir spor. Türkiye’de Fırtına Vadisi tarafında yapılan Zipline deneyimini, dilerseniz Jamaika’nın el değmemiş yağmur ormanları Bobsled’de ya da Amerika’daki YMCA of the Rockies’de dağ manzarasıyla yaşayabilirsiniz. Adrenalin tutkunları; halatınızın götürdüğü yere gitmek için hala ne bekliyorsunuz?

Base jumping

Zamanında Hezarfen Ahmet Çelebi’ye gülenler, ya da “olmaz o iş” diyenler olduysa da Hezarfen hedefine ulaşmış ve Base Jumping formuyla günümüze kadar gelmiş. Skydiving uçuş stillerinden biri olan Base Jumping, Wingsuit denilen ayakları ve kolları bağlayarak kanat efekti yaratan uçuş tulumuyla yapılan ve adeta bir kuş edasıyla dağların, kanyonların, hatta dev gökdelenlerin arasından uçmayı deneyimleyebileceğiniz en dinamik extreme sporlardan biri. Diğer uçuş stillerine göre daha fazla deneyim isteyen ve dünyanın en tehlikeli sporlarından biri olan Base Jumping’de atlayıcıların hayali yere paraşütsüz konmak olsa da, henüz paraşütsüz inişlerin hiçbiri başarılı sonuçlanamamış.

WingbaseTürkiye’de henüz yapılmıyor olsa da Amerika’da Zephyrhills – Florida, Elsinore Gölü – Kaliforniya gibi yerlerde Wingsuit Flying okulları bulunuyor. Eğer bir çılgınlık yapıp kendi sınırlarınızın ötesine geçmek isterseniz, aklınızda bulunsun dedik…

Cliff diving 

Yamaç dalışını gökyüzünden serin sulara giden en kısa mesafe olarak tanımlayabiliriz. Bu deneyim çokça yükseklik, bir o kadar adrenalin ve pek çoğumuz için yükseklik korkusu barındırıyor olsa da, bu sizi durdurmasın. Korkunuz varsa da yenin, gitsin! Çünkü yamaç dalışı kaçırılmayacak kadar eğlenceli ve tutku dolu bir spor.

Suya dalındığında yer çekimini 2-3 kat daha fazla hissettiren bu spor, kazalardan korunabilmek için maksimum konsantrasyon ve beden kontrolü gerektiriyor. Örneğin sporcular yaralanmalardan korunabilmek için suya girmeden hemen önce tüm vücutlarını kitliyor. Diğer yandan yamaç dalışı için seçilen bölgeler de büyük önem taşıyor. Türkiye’de henüz önerebileceğimiz kadar güvenli bir deneyim sunan bir yer olmasa da, dünyada bu deneyimi yaşayabileceğiniz güzel lokasyonlar bulunuyor. Tayland’daki Phi Phi Don, dramatik kayaların ve şaşalı şatoların arasında güzel Porto Venere ve yeni başlayanlar için mükemmel seçim olan Wolfgangsee – Avusturalya gibi…

Wakeskating 

Kaykayın asi ruhunu sulara taşıyan Wakeskating “su kaykayı” da olarak biliniyor. Sörfe göre (açık deniz, göl, havuz gibi yerlerin yanı sıra çok derin olmayan daha farklı su birikintileri gibi) daha özgün mekanlarda yapılan wakeskating ülkemizde Denizli’deki Kleopatra Havuzu’nda Amerikalı bir su kaykayı sporcusu Brian Grubb tarafından başarılı bir şekilde denendi. Dünyada ise en güzel mekan örnekleri Amerika, Filipinler ve Bosna Hersek’te.

Bungee jumping

Bungee jumping adını en çok duyduğumuz extreme sporlardan biri olsa da denemek her yiğidin harcı değil. Sonuçta ayağınız bir yere bağlı olsa da kendinizi bir boşluğa bırakmak öyle hafife alınacak bir şey değil. Hatta bazı base jumping sporcuları dahi bungee jumpingin yaşattığı duyguyu ayrı tutuyor.

En kolay denenebilir extreme sporlar arasında başı çeken bungee jumpingi Türkiye’de İzmir sahillerinde deneyimleyebilirsiniz. Gözü uzaklarda olanlarınız için dünyadan nefes kesen güzellikte birkaç yer daha belirtelim; Kawarau Köprüsü – Yeni Zelanda, Victoria Şelalesi – Zimbabwe ve Zambia sınırı ve Tatopani Nepal. 

Rope swing 

Hangimiz çocukluğumuzda Tarzan’ın bir ağaçtan diğerine, bir yamaçtan bir diğerine özgürce sıçrayışlarını, süzülüşlerini kıskanmadık? Hangimiz o hissi merak etmedik?

Artık bu hayali gerçekleştirmeniz için önünüzde hiçbir engel yok, zira rope swing var. Tarzan bu işte ustalaşmış olsa da rope swing en az diğer extreme sporlar kadar tehlikeli. Ama zaten adrenalinin tadı da böyle çıkmıyor mu?

Volcano boarding 

Bir ahşap kayağın üstünde aktif bir volkandan kaymak mı? Evet, tam olarak öyle.

Volkan kayağını yapmanın iki yolu var; tıpkı snowboardda olduğu gibi ayakta gidebilir ya da kayağınızın üstüne oturarak inebilirsiniz. Bu spor tabi ki pek çok önlem gerektiriyor. Volkan boardingde kullanılan ahşap kayağın altında ince metal bir tabaka bulunuyor. Diğer yandan tüm bedeninizi yaralanmalara karşı koruyacak kalın, tulum ve eldivenlerden oluşan tam korumalı bir kıyafet gerekiyor. Tahmin edersiniz ki Volkanlı boarding ne Türkiye’de ne dünyada hala yaygın değil. Şimdiye kadar yalnızca birkaç kişiden oluşan bir grup sporcu tarafından Leon – Nikaragua’da denenmiş. Ne var ki şimdiden çokça insanın ilgisini çekti.

Eğer yazıyı heyecanlanarak okuduysanız, ve adrenaline duyduğunuz özlemi kalbinizin derinliklerinde hissettiyseniz seyirci kalmayın ve yaşamaya başlayın! 

Tüm bu extreme sporların verdiği sonsuz hazza ve en büyük tutkularınıza; özgür ve maceracı ruhlu Renault KADJAR‘la ulaşın. Derin, güçlü ve dinamik hatlarıyla sizinle ve en heyecan verici anlarınızla bütünleşmek için tasarlanan Renault KADJARRenault KADJAR‘‘la değişimden korkmayın ve sınırlarınızı zorlayın.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale