X

Cesaret etmek: Güneşe bakmaya hazır mısınız?

“Bil ki güneşe bakmaya cesareti olmayan, gölgede kalmaya, gölgeyi ışık sanmaya mahkumdur.” Şems-i Tebrizi

Ben bugün bu yazımda sizlerle birlikte hayatımızdaki cesaret kavramına bakalım istiyorum. Cesaret bizler için nedir? Ne zaman gerçekten cesaret ederiz? Ne zaman gerçekten cesaret edemeyiz? Neden cesaretimiz kırılır, silinir, azalır veya “vazgeçeriz”? Bugüne kadar o vazgeçtiğimiz noktalarda geri durmasaydık tam yol ileri gitseydik, bugün nerede olurduk?

Öncelikle genel anlamda etrafımda gözlemlediğim cesaret algısına biraz daha yakından bakalım istiyorum sizlerle. Hemen bir örnek ile başlayalım. Yeni yüzme öğrendiğimiz bir dersteyiz. Havuz başında hocamız bizi direktifleriyle yönlendiriyor fakat bir türlü kendimizi suya bırakmaya cesaret edemiyoruz. O güzel çocuk aklımızda tek olan şey suya “batmak”… Batmaktan korktuğumuz için kendimizi, vücudumuzu kasarız değil mi? Ve biz bunu yaptığımızda daha da batarız… Vücudumuzun su ile dengeye gelmesine, kendi kendini rahat bırakmasını ve suyun o muhteşem kaldırma kuvvetiyle bizi yukarılara taşımasına ancak “izin verdiğimizde” yani cesaretle korkumuzun üzerine gittiğimizde, evet işte sadece o anda batmamaktayızdır…

Hemen başka bir örnekle açıklayabiliriz, yaşadığımız kırıcı bir ilişkiden sonra başka bir ilişki yaşamaktan korkarız. Cesaretimizi kıran inancımız (veya korkumuz) “yine aynı son ile karşılaşacağım” olur. Bize doğru atılan her adımdan çokça adımla uzaklaşıveririz. Önümüze çıkan fırsatları bir bir geri çeviririz. Ne yapmaktayız? Sadece “denemek” olasılığını bile geri çevirmekteyiz. Sadece denemek akışına “cesaret” edememekteyiz… İşte seçimlerimiz üzerinden yıllar geçer ve biz o “cesaret” edemediklerimiz ile hayatımızda yepyeni bir sayfa açamamışızdır…

Başka bir örnek verelim. Bir ev almak isteriz, evet toplam tutar bize göre büyüktür. Fakat farklı yollar vardır, bir yol mutlaka vardır… Cesaret edebilsek bu borcu nasıl ödeyeceğimize kanaat getirebileceğiz, fakat işte o cesaret o kadar da kolay değildir. Ne olur, cesaret edemeyiz… Bundan bir beş yıl sonra güzel balkonumuzda oturmak bir cesaret sonucu iken biz o gün bu konuda cesaret edemediklerimiz ile akışa karar vermiş oluruz… Ya cesaret edebilseydik, ödeyemeyeceğim, yapamayacağım, nasıl olacak sorularımızı ya bir kenara bırakabilseydik? Ya sadece deneyip görmeye izin verseydik?

Şimdi bambaşka bir örneğe geçelim, evet bir evladımız olsun isteriz. Biyolojik olarak sahip olamayacağımızı öğreniriz. Yıkılırız, çok üzülürüz, inanmak istemeyiz. Ama bir yol daha vardır… Bu dünyaya anne ve babasını kaybederek gelmiş evlatlar vardır… Onlara öz anne ve baba sevgisini verebilmeye cesaret edebilmek vardır. Bu kadar kutsal bir yol, bir seçenek, bir çözüm mutlaka vardır… Cesaret edebilirsek, evet bir anne evet bir baba olabiliriz. Fakat cesaret edemediğimizde, bir yavru bizimle büyüme şansı varken, bu şansı yitirmiş olacaktır… Bugünden tam 15 yıl sonra ne düşüneceğiz, o güzelim evlada bakıp da mezuniyetlerini kutlamak şansımız elimizdedir, o güzelim evlada bakıp da onun güzel bir insan olarak yetiştiğini görmek şansı da bizim elimizdedir… Yani cesaret etmek bizim elimizdedir… Cesaret edemedim deriz değil mi evet “benim çocuğum olmadı”… Bu da bir seçenek ve açıklamadır… Ve cesaret ettiğimiz kadar çok sonucu vardır…

İşte hayatımızda öyle noktalar gelir ki cesaretle seçim yapmak durumunda kalırız. Hayatımda sık sık kullandığım bir söz vardır “sonunu düşünen kahraman olamaz” diye… Bu sabah uyandığımda ilk aklıma gelen en son neye gerçekten cesaret ettiğimdi… Kalbim deli gibi çarparken, beynim yapma derken, ben neye kalbimin tüm “evet sakın geride durma yapabilirsin” mesajına kulak vermeye cesaret edebildim? En son ne zaman sonu ne olacak “öyle mi olacak böyle mi olacak,” “sonunda ne kazanacağım ki,” “sonunda iyi mi olacak kötü mü olacak,” “doğru mu yaptım yanlış mı yaptım,” “nasıl yaptım” diye düşünmeden ne olur demeden gerçekten cesaret edebildim? En son ben ne zaman yaşım başım ne oldu demeden yollara düşebildim? En son ne zaman annem, babam, kardeşim, eşim, arkadaşım ne düşünür, ne der diye sorgulamadan içimden geçeni gerçekleştirebildim? Ben en son ne zaman “ben cesaretim” diyebildim?

Bugün bu yazımda bana eşlik ediyorsanız bugün hayatınıza, verdiğiniz kararlarınıza, aldığınız yönlere, durdurduğunuz akışlara, kendinize yaklaştırdığınız ve uzaklaştırdıklarınıza, kendiniz hakkında karar verdiklerinize, hayatınızı nasıl yönlendirmekte olduğunuza bakmanızı dilerim… Cesaret bunun neresinde? Cesaret hayat kararlarınızın neresinde? Cesaret bugün siz kahvenizi yudumlarken, bugün siz işinize giderken, bugün siz gözlerinizi açtığınızda, evet can-ım cesaret bunun neresinde?

Haydi gelin bugün bir değişiklik yapalım, cesaretle sevelim, cesaretle akalım, cesaretle arayalım, cesaretle bakalım, cesaretle kabul edelim ve cesaretle isteyelim… Gelin birazcık olsun azıcık olsun bir yudum da olsun “cesur” olalım…

 

İlginizi çekebilir: Konfor alanı değişmeden hedef olur mu: Hedef olduğunda konfor alanı kaybolur mu?

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale