‘‘Aptal durumuna düşeceğim.’’
“Fikrimi neden ifade edeyim? Nasıl olsa saçma bulacaklar.”
“Benimle konuşmak istemeyecektir.”
“İstemediğimi söylersem beni reddeder.”
Çekingen kişiler kendilerini sosyal ortamlarda gergin, stresli ve huzursuz hissederler ve bu duygular, fiziksel olarak da kişide terleme, sıcak basması, kalp atışının hızlanması vb. şekillerde kendini gösterebilir.
Çekingen kişiler neler yaşar?
- Fikirlerinin saçma bulunacağı kaygısıyla konuşmamayı tercih ederler.
- Çevresindeki insanların ne düşüneceklerini çok önemserler.
- Hata yapmaya karşı yoğun bir kaygı duyarlar.
- Hayır deme zorluğu yaşarlar.
- İsteklerini ifade edemezler.
- Eleştirilmekten korkarlar.
Çekingen kişilerin sosyal ortamlara dair olumsuz düşünceleri (‘‘aptal durumuna düşeceğim, beni eleştirecekler’’) kişinin duygusal olarak kaygılı, huzursuz ve gergin hissetmesine neden olur. Bu düşünceler ve duygularla baş etmek için ise kişinin davranışları ortamdan kaçınma ya da sessiz kalma şeklinde olabilir. Kişi kaçındıkça duygular yoğunlaşır ve kişi düşüncelerini sorgulamadan doğru olduğuna inanabilir.
Terapi sürecinde ne yapılır?
Terapide kişinin hayatının olumsuz yönde etkilenmesine neden olan, kaçındığı, kendisinde kaygı yaratan sosyal durumlar saptanır. Kişinin kaygısını arttıran durumlar üzerinde çalışılır.
Kişinin sosyal becerilerini ve girişkenlik becerilerini arttıracak çalışmalar yapılır. Kişinin olumsuz düşünceleri değerlendirilir ve yeniden yapılandırılarak, olumsuz düşüncelerin daha olumlu ve gerçekçi düşünceler haline dönüştürülmesi için çalışılır.
Terapi sürecindeki amaç kişinin kaygısının hayatını kısıtlamasını önlemektir. Böylece kişi sahip olduğu potansiyeli kullanabilir ve hayatını daha verimli, kaliteli ve tatmin edici bir şekilde yaşayabilir.