X

Çağımızın yadsınamaz gerçeği eko-anksiyetenin çocuklara etkisi ve başa çıkmanın yolları

Eko-anksiyete veya eko-kaygı iklim değişikliğine bağlı olarak ortaya çıkan olumsuz ekolojik durumlardan endişe duyulması olarak tanımlanan psikolojik bir durumdur. Amerikan Psikiyatri Derneği bu durumu, “çevresel felaketin kronik korkusu” olarak açıklamıştır ve yetişkinler de olduğu kadar genç yaştaki bireylerde ve küçük yaş grubundaki çocuklarda da deneyimlenmektedir. Eko-anksiyetenin çocuklara etkisi dediğimizde geleceğe yönelik endişe, umutsuzluk, stres, depresyon veya her türlü doğa olayına karşı korku duygusu beslemek şeklinde yorumlanabilir.

Çocuklar gördüklerinden, duyduklarından, gözlemlediklerinden fazlasıyla etkilenebiliyorlar. Özellikle son zamanlarda ülkemizde yaşanan yangınların haberlerde, sosyal medya kaynaklarında veya yetişkin ortamlarındaki sohbetlerde sık sık geçmesi veya çocuklar tarafından da çevrede gözlemlenebiliyor olması çocuklarda da bu tür durumlara ilişkin kaygı yaratabiliyor. Peki doğrusu bu konuları hiç konuşmamak, yanlarında bahsedilmesi engellemek mi derseniz tabii ki hayır. Çocuklarımızı gerçek dünyadan kopuk bir şekilde yetiştirirsek ileri de hayatın akışına adapte olmakta zorluk yaşayabilirler. Yaş düzeylerine uygun bir şekilde, uç bilgiler vermekten kaçınarak, doğru bilgileri aktararak, korkulacak bir durum olmadığını ama hepimizin bir şeyler yapması gerektiğini vurgulayarak çocuklarımızı da bu konuda bilinçli bireyler olarak yetiştirebiliriz.

Peki çocuklarımızın eko-anksiyete ile başa çıkması için neler yapabiliriz?

Minik ama etkili adımlarla başlayın.

Doğa için hepimizin küçük de olsa bir şeyler yapmaya başlayarak büyük ve güzel değişimlere öncülük edebileceğini gösterin. Gereksiz yanan ışıkları söndürmek, suyu boşa akıtmamak, çöpleri yere atmamak, geri dönüşüme önem vermek, daha az plastik kullanmak veya doğaya zarar verici etkinliklerden kaçınmak gibi önemli başlangıçları birlikte yapın.

Doğada daha fazla zaman geçirin.

Hem sizlerin çocuklarınızla birlikte verimli zaman geçirmenizi sağlamak hem de çocukların doğayı daha yakından tanımalarını, canlıların yaşam alanlarını keşfetmelerini, doğanın sunduğu güzelliklerle tanışmalarını ve doğaya ait olayları deneyimleri için fırsat buldukça ailecek doğaya kaçın.

Evde çocukların da dahil olabileceği düzenlemeler yapın.

Çocuklar ile birlikte evdeki atıkları ayrıştırmak için uygun bir düzenek hazırlayın. Plastik, kağıt veya cam atıkları ayrı ayrı biriktirebileceğiniz kutular tasarlayın, çocukların sanatsal yönleri sizi hayrete düşürecek kadar güzel ürünler ortaya koyabilir; onlara yaptığınız işin önemini ve neden bunu yaparak dünyaya faydalı olabileceğinizi anlatın.

Tüm yükün onların omuzlarında olmadığını anlatın.

Faydalı bir şeyler yapmak ve çocuklarda farkındalık uyandırmak isterken çocukları strese sokmamak ve kendilerini kötü hissetmelerini engellemek için dünyanın kaderinin sadece onlara bağlı olmadığına sık sık değinin. Dünyada yaşayan milyonlarca insanın iklim değişikliği üzerine çalışmalar yaptığını ve çözüm için herkesin uğraştığını gösterin.

Sizin hazırlıklı olduğunuzu bilmelerini sağlayın.

Çocukların üzerinde iklim değişikliğinden doğan korkular yaratmamak için sizlerin hazır yaptığınızı onlara gösterin. Olası doğa olaylarına karşın (deprem, sel, yangın, fırtına gibi) bir planınız olduğunu anlatın. Acil durumlarda kullanmak üzere gerekli eşyalardan oluşan bir çanta hazırlayın ve bunu çocuklarınızla birlikte neleri neden koyduğunuzu, nasıl ihtiyacınız olacağını anlatarak yapın.

Birlikte bağış yapın ve sivil toplum kuruluşlarını ziyaret edin.

Çocuklarınıza doğa için faydalı işler yapan kuruluşları tanıtabilir; birlikte ziyarette bulunarak ne tür işler yaptıklarını birinci ağızdan dinleyebilirsiniz. Aynı zamanda onlara destek olmak için bağış yapabileceğinizi ve kendi paralarını biriktirerek çocukların da kendi katkılarını sağlayabileceğini anlatabilirsiniz. Bağış yapmak için para biriktirebilecekleri bir kumbarayı birlikte tasarlayabilirsiniz.

Yaşadığınız bölgedeki komşularınız ve okullarla iş birliği içinde olun.

Doğa sevgisi, iklim değişikliği, eko-endişe, küresel ısınma, doğa olayları, iklim krizleri ve benzeri birçok konuda çocukları küçük yaştan itibaren bilinçlendirmek için okullara fazlasıyla görev düşüyor. Eğer okulunuzdan böyle bir girişim yok ise sizler doğa için güzel bir şeyler yapmak adına okul ile iletişime geçebilir; çocukları da içine alan faydalı toplumsal eylemlerde bulunabilirsiniz. Bu eylemleri yakın çevrenize de duyurabilir ve onları da işin içine katarak küçük halkaları birleştirip büyük bir yardım zinciri kurabilirsiniz.

Minik dostlarımız için güzel bir şeyler yapın.

Çocukların ilham verici hayvan sevgilerine ve onlarla olan samimi ilişkilerine defalarca tanık olmuşsunuzdur. Hayvanlarla birlikte zaman geçirmek ve onlar için faydalı girişimlerde bulunmak hem çocukları hem de minik dostlarımızı fazlasıyla mutlu edecektir. Bahçeye küçük bir kuş havuzu hazırlamak, sokak hayvanları için su kapları koymak, barınakları ziyaret etmek veya yaralı bir hayvan gördüğünüzde en yakın veterinere götürerek destek olmak gibi eylemleri birlikte gerçekleştirin.

Kitaplardan destek alarak hem öğrenin hem öğretin.

Kitaplar birçok konuda olduğu gibi bu konuda da bizlere büyük fayda sağlıyor. Çocuklarınız ile birlikte okuyabileceğiniz ve gerçek yaşamda uygulayabileceğiniz birçok öneriyi içeren kitapları inceleyebilirsiniz.

 

Bonus: Umut verici bir hikaye, minik tilkilerin Santa Cruz Ada’sına geri dönüşü

Çocuklara doğayı korumak, iklim krizlerini önlemek, tek başımıza neler yapabileceğimizi anlattıktan sonra içlerini mutlulukla, yüzlerini gülümsemelerle dolduracak kısa bir hikaye anlatabilirsiniz. Seneler önce neredeyse soyları tükenmekte olan California ada tilkilerinin nesli tükenmekte olan türler listesinden kaldırıldığını ve adaya geri dönüp yaşantılarına devam ettiklerini onlarla paylaşabilirsiniz. Hikayenin tamamı için tıklayabilirsiniz.

Kaynak: nationalgeographic

İlginizi çekebilir: Doğadan aldıklarımızı doğaya geri verme zamanı: Ekolojik dengenin korunması için neler yapabilirsiniz?

Ecem Şenyurd Efecan: Selam, ben Ecem! Boğaziçi Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra çeşitli özel kurumlarda çalışıp akademi özlemiyle soluğu yine üniversitede aldım, daha öğrenilecek çok şey vardı! Mindfulness üzerine tez yazıp 'an'da kalmayı hala başaramayan biri olarak insana iyi gelen ne varsa bulmaya, uygulamaya, hayatımın bir parçası haline getirmeye çalışıyorum. Tam bir kahve severim, günlük sınırsız doz alımıyla hayatımın olmazsa olmazı. Üretmeye bayılıyorum! :)

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale