İşti, aşktı, okuldu, kariyerdi, çocukların okul taksidiydi, ev borcuydu, kan tahliliydi derken işte koca bir yıl daha bitiyor, yeni yıl geliyor. Bir şeyin de bittiği falan yok aslında. Birileri demiş zamanında takvim diye bir şey olsun, Aralık son ay olsun ve 31 Aralık’ta eski yılın bitişini, yeni yılı gelişini kutlayalım diye. Biz de oradan devam ediyoruz. Ama konumuz bu değil. Malum her sene sonunun olmazsa olmaz klişeleri vardır. Yeni yılda yapılacaklar listeleri hazırlanır, planlar yapılır. Sonra bunların hiçbiri yapılmaz. En bilinen bahaneler; rejim yapacağını, beslenme alışkanlıklarını değiştireceğini, spora başlayacağını ve sigarayı bırakacağını söylemektir. Hepimiz aslında çok iyi biliyoruz ki bunları ve daha nicesini yapmak için ne yeni bir yıla, ne yeni bir ‘Pazartesi’ gününe ihtiyacımız var. Bu konulara girenler çok olacağı için yeni yıla girerken size başka şeyler söylemek istiyorum ben aslında.
2016’da anın tadına varın. Yaşadığımız an tektir. Yarınımızın hiçbir garantisi yoktur. Yeni yılda sizi ne mutlu ediyorsa onu yapın. Kimi seviyorsanız onun yanında olun, kimi özlediyseniz arayın. Kim ve ne sizi mutlu ediyorsa sakın peşini bırakmayın. Hiçbir şeyin mutluluğunuza engel olmasına izin vermeyin.
Eğer hala yaşıyorlarsa anne ve babanızla daha sık görüşün. Günlük hayat koşturmasından zaman bulamıyoruz bahanesini bir kenara bırakın. Siz de yaşlanacaksınız. Yaşlandığınızda ne bekliyorsanız bugün aynısını kendi anne babanıza gösterin.
Doğanın iyileştirici etkisinden faydalanın
Doğaya çıkın.Doğanın iyileştirici bir gücü var. Buna yemin edebilirim. Her şeye iyi geliyor. Kalp kırıklığı, umutsuzluk, kötü anılar, depresyon. Gidin, iyileşin. Toprağa basın, ağaca dokunun. Ama lütfen hafta sonları çıkın şu alışveriş merkezlerinden.
Ailenize daha çok vakit ayırın
Anneler, kızlarınızla anne kız gecesi yapın. Onları haftada bir çok güzel restoranlara götürün, başbaşa olun. İyi restoranları, iyi yemekleri sizden öğrensin. Çok güzel sohbet oluyor. Aynısını babalar için de tavsiye ediyorum. Telefonunuza bakmayın, sadece onlarla olan zamanın tadını çıkarın. Bu anlar da tek ve çok hızlı geçecek, emin olun. Çocuğunuzun ilerde nasıl bir yetişkin olmasını istiyorsanız öyle davranın. Çocuklarımızın birer ayna olduklarını sakın unutmayın. Ne ekerseniz onu biçersiniz.
Yardım edin. Deli tüketim alışkanlıklarını biraz azaltın ve birilerine, bir şeylere yardım eli uzatın. Nereye isterseniz oraya uzatın elinizi. Peygamberimiz ‘Komşun açken tok yatma.’ demiş ama bugün kim umursuyor komşusunu acaba? Çok fazla yardıma muhtaç konu var, insan var, hayvan var. İlla bulursunuz kalbinize yakın olanı; ama düzenli olarak yardım edin bu sene ve her sene tabi.
Yeni şeyler öğrenin, yeni dostlar edinin, yeni çevrelere girin. Bu saatten sonra yeni dost edinmek çok zor diye bir şey yok. Asosyalliği bırakın. Her yeni öğrenilen şey, her edinilen yeni dost size bambaşka kapılar açar. Bir de sakın çalışmayı bırakmayın. Emekli olup dinleneyim diyenlere söylüyorum. Sakın ha! İşleyen demir ışıldar. Öbür dünyada zaten bol bol dinleneceksiniz.
Kendinize iyi bakın. Kendi kıymetinizi bilin. Hayatınıza soktuğunuz kişileri özenli seçin. Zaman çok değerli. Kiminle ya da neyle o zamanı tükettiğinize dikkat edin. Kimseye haddinden fazla sabır göstermek zorunda değilsiniz. Kimseye ‘mış’ gibi yapmak zorunda değilsiniz. Sizi mutsuz eden enerji emici ne varsa hayatınızdan uzaklaştırın. Aşık değilseniz aşık olun inşallah. Birisini, bir şeyi koşulsuz ve çıkarsız sevin. Onsuz olamayın, uykularınız kaçsın, göremediğinizde çok özleyin, dünyanız alt üst olsun. En azından hayatta bir kez.
Harika bir hafta olsun hepinize. Yeni yıl hepimize kalbimizde içten ne diliyorsak onu getirsin.
İlginizi çekebilecek diğer yazılar:
Ruhsal ve zihinsel olarak güçlü insanların davranışları