X

Boşluklar doldurulmak için değildir: Sadeleşin, hafifleyin, özgürleşin

Evren boşlukları doldurmaya meyillidir. Zihinlerimizdeki boşluğu cümlelerle, ruhumuzdaki boşluğu eşyalarla, hayatlarımızdaki boşluğu insanlarla doldururuz. Bu yaşanırken o kadar aceleciyizdir ki, o boşluktan doğacak potansiyeli görmeyebiliriz.

Hiç kullanmadığımız bir sürü eşyamız, giymediğimiz kıyafetlerimiz, görüşmediğimiz insanlarla dolu bir çevremiz var. Neden? İşim düşünce ararım diye tanıdığımız, zamanı gelince giyerim, vaktinde kullanırım diye aldığımız her şeyin bizim için bir duygusal yük olduğunu fark etmeliyiz. Ancak duygusal yüklerimizden arınarak içimizdeki boşluktan doğan potansiyelin sınırlarını tanıyabiliriz.

Herhangi bir sebep ya da koşula bağlı olarak oluşturduğumuz her plan günün sonunda bizi başka sebep ve koşullara bağımlı hale getirir. “Şuna sahip olunca mutlu olacağım”, “bunu elde edince huzura ereceğim”lerin peşine “hmm bu bitti şimdi sıra bunda”, “ama onun busu var benim yok”lar gelir. Zihnimiz isteklerine ulaşmak için bütün boşlukları doldurur ve karmaşaya sürüklenir. Fakat mutluluk ve huzur içimizdeki boşluktan başka bir yerde değildir. Kendi duygusal durumumuzu koşullara bağlamak, o durumla aramızdaki mesafeyi açmaktan başka bir şey değildir.

Evrenin büyük bir kısmı boşluktan ibarettir ve her şey bu boşluktan doğar. Zihinlerimiz zamanda öylece aktığı zaman, boşluğun ahengine kendini bıraktığı zaman her şey olduğu gibi olmaya, doğallaşmaya başlar. İçimizdeki boşluktan çabasızca gelecek olan doğallığa ve sadeliğe yer açtıkça hayatımızın daha kolay aktığını deneyimleriz.

İnsanlarla olan ilişkilerimizde de koşullardan bağımsız olmamız doğal ilişkiler kurmamızı sağlayacaktır. “Ben böyle yaptım, o şöyle yaptı” diye düşündüğümüz her durum bizi hem karşımızdaki insanlara, hem de o sıradaki eylemlerimize bağımlı yapar. Fakat eylemlerimiz, söylemlerimiz, etkilerimiz durumlara ve zamana göre şekil alır ve değişkendir. Özel bir durumdan bağımsız olarak insanların içindeki saf doğallığı görmek ancak onun bakış açısıyla bakabilme, empati yapabilme yeteneğimizi geliştirmemizle mümkün olabilir.

İnsanlar, durumlar, olgular, maddeler değişir ve dönüşür. Her şey hareket halindedir. Dün olduğumuz insan değiliz. Yarın olacağımız insan değiliz. Beş sene önce yaşamış olduğumuz anılar sayesinde bugün, burada, şu an yaptıklarımızı yapıyoruz fakat beş sene önceki insan değiliz. Şu an yaptıklarımız ise beş sene sonra olacağımız insanı şekillendiriyor.

Olduğu gibi olma hali, boşluğu tanımlamama ve doldurmama hali bizi karşımıza çıkabilecek farklı durumlar konusunda daha esnek ve duygusal olarak daha güçlü kılar. Duygusal zekamızı ve empati yapma yeteneğimizi geliştirir. Hem kendimizin hem de diğer insanların duygusal frekanslarını dengelememize yardımcı olur. Dik bir duruşla oturup sadece nefesimize odaklanarak ve olanı olduğu gibi izleyerek bunu geliştirmemiz mümkün. İçimizdeki boşluğa güvenip, olanı olduğu gibi görme halini pratik yoluyla geliştirebiliriz. Gelişim ancak düzenli çalışma ile mümkün kılınabilir. Einstein’ın oğlu Eduard’a dediği gibi:
Hayat bisiklete binmek gibidir. Dengeni koruyabilmen için sürekli hareket etmen gerekir.

İlginizi çekebilir: Hayatı kaçırmamak için: Akışta olmanın mucizesi

Gizem Demirci: Selamlar, Ben Gizem, Hollanda'da ikamet etmekteyim. Hayat akışım dünyanın birçok yerinde yaşamamı, birçok farklı işle uğraşmamı sağladı. İspanya'da, İtalya'da, Almanya'da ve son olarak Hollanda'da yaşayıp; hemşirelik, mimarlık, iç mekan tasarımı, danışmanlık ve son olarak ürün tasarımcılığı ile uğraştım. Çok yönlülüğüm ve akış veni aynı zamanda birçok ruhsal, fiziksel ve mental öğretilere de yakınlaştırdı. Bunların arasında yoga, qigong, mindfulness ve tabii ki meditasyon var. Bu ruhsal yolculuğum beni sonunda bütün öğretilerin atası olan Falun Dafa disipliniyle buluşturdu. Yolculuğumun hiç bitmeyecek olması gerçeği aklımda; kendimle, hayatla, evrenle ilgili sorularımı ve cevaplarını sizinle de paylaşmak için buradayım. Umarım yazılarımı okurken eğlenir, soru sorar ve cevap arasınız. Herhangi bir konuyu derinlemesine konuşmak için bana ulaşmaktan çekinmeyin. Sevgiler!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale