X

Bitse de bitiremediğimiz ilişkilerimiz: Gerçekten ne zaman biter?

“Kızma hiç kimseye yaptıklarından dolayı, aksine teşekkür et ihanet edenlere; sadakati öğrettikleri için. Minnet duy yalancılara, doğrunun farkına varmanı sağladıkları için… Mutsuz edenlere dua et mutluluğu daha derin hissettirdikleri için… Herkesi sev, yaşamına bir anlam kattıkları için…

Hayat bu yüzden daha güzel, siyahlar beyazı fark ettirdiği için…”

Mevlana Celaleddin Rumi

Sizlerden aldığım birçok soru biten ilişkilerimiz üzerine… İlginç olan o ki, sorularımız arasında en fazla “biten” ilişkilerin gerçekte bitip bitmediği yer alıyor… Bugün bu yazımda sizlerle birlikte “bitişlere” yani biten ilişkilerimize (belki için için bitiremediklerimize) ya geri dönerse dediklerimize, dönse de bir şey değişmeyecek diye iç çektiklerimize ama işte “bitmiş” gitmiş olanlara daha yakından bakalım istiyorum…

Neden bizler biten ilişkilerimiz ertesinde “bitti mi?” diye sorgulamaya devam ederiz? Neden gerçekten olan ve bitene inanmak istemeyiz? Neden o noktada takılı kalırız? Neden geleceğe yüzümüzü dönmek yerine olmuş ve işte çoktan bitmiş olanda sıkışırız? Neden bitmek kelimesi bizleri bu kadar çok korkutur? Neden bir şey son bulduğunda kendimizi, özümüzü, yaşadıklarımızı ve hatta tek başımıza yaşamak gücümüzü kaybediveririz? Söylediklerimiz “Ben şimdi nasıl yaşayacağım?” olur, neden gerçekten son bir nokta koyabilmekten bu kadar imtina ederiz?

Bu maceramızda şimdi sizinle birlikte o korktuğumuz, bir tülü kabul etmek istemediğimiz, dışarıdan belki kendimize bakabilsek “Sen ne yapıyorsun olan olmuş biten bitmiş bu kadar basit” deyip de geçivereceğimiz halimize rağmen, biz o “son” anda ne yapıyoruz? Öncelikle son tüm akışın değişmesi anlamına geliyor… Detaylıca düşündüğümüzde bir ilişkimizin son bulması demek bizim hayatımızı, belki evimizi belki işimizi belki de yaşadığımız şehri bile değiştirmemiz anlamına geliyor… Evet, bu aşamada her iki taraf da “Ben bundan sonra ne yapacağım?” düşüncesine kapılıyor… Yok diyoruz sonrasında bitemez…

Neden “bitemez” sözcüğü dökülüyor, çünkü o kişi olmadan ne olacağı gelecek günlerimiz oldukça belirsiz… Fakat bugün veya geçmişte yaşadığımız günler öyle midir? Geçmişte olanlar güzeldir (ki hatırladıklarımız özellikle böyle anlarda huzursuz geceler anlaşmazlıklar artık ilişkilerimizin yürümediği değil de daha çok o hep sevgili aşk dolu anlarımız oluverir! – akıl gerçekleri çarpıtmaya çoktan başlamıştır bile)…

Hep geçmişe kaçar kalbimiz… Bitmemeli deriz, bitemez deriz, yine de kalbimizden geçen tüm kırıklıklara, tüm yıpranmışlıklara, tüm kayboluşlara karşı o anda tutunmaya çalışırız… Bilinmeyen geleceğin “içi dışı belli olmayan” bizi nereye savuracağını bugünden göremediğimiz (ki bu ne güzel bir şanstır) akıntısına karşın zamanı durdurmak isteriz… An duracaktır ve biz o “eski” ben olarak kalmaya devam edeceğiz… Ne mi olacak? Yine aldatılmış olacağız ama ziyanı yok! Ne mi olacak yine kalbi kırılmış olacağız ama ziyanı yok! Ne mi olacak, yine saygı ve sevgi duyulmayan olacağız ama (ve ne yazık ki) ziyanı yok…

İşte bitmiş olana “tarafsızca” yargısızca ve subjektif bakabilmemiz bu yüzden bu kadar önemlidir… Biten bir ilişki “bitmiştir”… İki insanın bir ilişki içerisinde birbirlerine olan ilgilerini, alakalarını, saygı ve sevgilerini tüketmiş olmaları demek bitiş demektir… Bitiş çizgisi daha sonra mutlu olamayacakları anlamına da gelmeyecektir… Sadece artık yollarını kendilerince kendilerine göre yürümeleri gerekmektedir… Bizler ne yapmaktayız peki bu anlayışla geçmişimize bakabiliyor muyuz? Hemen cevap vereyim; ne yazık ki hayır! O eski ilişkilerdeyiz, döner mi, bugün bitmiş olan yarın yeniden başlayabilir mi, tüm yaşanmış olanlara rağmen ve ağlayan haykıran bir kalbe karşın ben yeniden denemeye hazırım… Ve hatta keşke bitmeseydi…

Şimdi gelin birlikte yarına bakalım… Yarın hayatımızda o muhteşem bir gün başlıyor… Yepyeni bir gün. Tüm olasılıklara, güzel olanlara, yaşanacaklara, yaşanabileceklere, yeni ilişkilere yeni bir “ben” olmaya açılan bir gün… Yarın bambaşka bir gün… Daha fazla incinmeden geçecek bir gün… Daha fazla kalp kırıklığı yaşamadan, ağlamadan, bağrışmalar ile saatleri doldurmadan, huzurla ve en önemlisi “ben” olmanın kabahat olmadığı bir gün… Yarın yeniye şans vermek için muhteşem bir gün… Yarın kocaman bir güneşe gülümseyerek uyanmak şansına erişeceğimiz ve bitmiş olana şükranla teşekkürler güle güle diyebileceğimiz (en azından deneyebiliriz) bir gün… Yarın bize bahşedilmiş olan olağanüstü bir gün…

Bugün bu yazımda bana eşlik ediyorsanız bitmiş olan ilişkilerinize bakmanızı dilerim. Hala olsaydı, gelseydi, gitseydi, yapsaydı, arasaydı, böyle olmasaydı diye hayıflanmakta mısınız? Hala o olmayanları oldurmak için kendi kendinizi yıpratmakta mısınız? Hala geçmişe bakmaya ve ne yazık ki o geçmişte “takılıp” kalmaya devam mı etmektesiniz? Gelin bugün sizin o yepyeni gününüz olsun… Bizler yepyeni bir başlangıç yapalım… Yeniden bitmiş olana kattıkları için, verdikleri için, bizleri büyüttükleri için, ve en önemlisi bu hayat yolumuzda ellerinden geldiklerince bizlere eşlik ettikleri için kocaman bir teşekkür gönderelim… Gelin bugün bitmiş olanları biraz olsun “gerçekte” bitirelim ve şimdi içimizden gelen en muhteşem güçle yolumuza devam edelim… Bugün bizlere bahşedilmiş olağanüstü bir hediyedir…

 

 İlginizi çekebilir: Eski ilişkilerden yeni ilişkilere taşıdığınız yükleri bırakmaya hazır mısınız?

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?

Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale