dummy

Bitkilerden yaşam dersi: İnsanlar bilmeyebilir, bildiğini de unutabilir

Güzel haftalar! Bitki çocuklarım büyüyüp serpildikten sonra, bu ara onlara yeni kardeşler getirdim. İkisi de çok minnoş, bebek, güzel mi güzel yeşil bitki. Çalışma odamda hemen abla ve ağabeylerinin yanında yerlerini aldılar. Hele içlerinden bir tanesi daha bebek, nasıl narin bir küçük yeşil. Diğer bitkilerle beraber bir hafta takıldıktan sonra; ki benim de hep beraberler diye içim rahat, aşırı kontrol halinde değilim açıkçası; bir baktım bir yaprağı kurumaya başlamış. “Eyvah!” dedim, “Ne oldu sana?” Dedim de, sorduktan sonra da aslında hemen anladım.

dummydummy

Daha küçücüktü, bebekti. Özel ilgiye ihtiyacı vardı; daha sık gözlemlenmeye, diğerlerine göre daha sık ihtiyacı olup olmadığına bakılmasına. Ben ise onu öylece diğerlerinin yanına, zaten güvende diye bırakıvermiştim. Aklımdan uçup gitmişti hepsinin farklı olduğu, hepsinin ihtiyaçlarının çok başka olduğu. Şimdi bu bebeği hemen yattığım odaya aldım. Daha çok gözümün önünde olsun, gözüm üzerinde daha çok olabilsin diye. Hem daha biz birbirimizle kaynaşmadan onu diğerlerinin yanına terk etmek?

Gamze, bu sana çok derin şeyler anlatmıyor mu şu an? Evet, anlatıyor. Hem de nasıl anlatıyor.

Çocuk gelişimi okumaya çok düşkünüm. Kendimi bildim bileli okurum, çevremi gözlemlerim. Bir de bol keseden yargılar dağıtırım (dağıtıyormuşum, şu an anladım) annelere; of! “Tabii bekara koca boşamak kolay” denir. Kendimi eleştirirsem eğer, tam o hesap biraz bendeki. Evet okuyorum ediyorum ama sonuçta tecrübemin olmadığı da küçücük bir gerçek. Teori ile pratik her zaman çok farklı; bu da hayatımın genelinden bildiğim başka bir gerçek aslında.

Bir de insan başına gelince çok başka anlıyor; o da bambaşka bir gerçekmiş. Açıkçası ben annemi de eleştiriyorum çok; anneliği için. Çok tetikleniyorum; kızıyorum, öfkeleniyorum, üzülüyorum, mutlu olduğum kadar. Sonra bir an geliyor diyorum ki:
Gamze, bildiği kadarını yapıyor. Kızıyorsun ama bilmiyor. Herkes gibi o da insan. O da bilmeyebilir, hata yapabilir. Sen yapmıyor musun hayatında? Anlayış diyorsun ya; işte tam da bu noktada anlayış en ihtiyaç olan şey. Bilmeyen birine kızamazsın.

Bunun üzerine sakinleşiyorum. Tamam diyorum, bilmiyor. Üzerinden bir gün geçmiyor; yeniden öfkeleniyorum. Anne kelimesine nasıl koca koca anlamlar yüklemişsem; altında ben bile eziliyorum.

Öfkemi geçiremiyorum yahu olmuyor bir türlü, ne yapmalıyım ben bu öfkeyle?” diye dururken, küçük yeşil bana anlatmış oldu bugün; hatırlatmış oldu yeniden, anne olan insanın da sadece bir insan olduğunu, bilmeyebileceğini, hatta daha kötüsü bilse bile unutabileceğini! Çünkü ben tüm çocukların farklı ihtiyaçları olduğunu bilmeme rağmen unuttum!! Ah Gamze!!!

Küçük yeşilime minnet borçluyum. Uzun zamandır kendimde çözemediğim bir şeyi, görmediğim birçok şeyi gösterdi bana. Teşekkür ederim canım küçük yeşilim! Geldiğin gibi başladın anlatmaya. Bakalım seninle maceramız nasıl devam ediyor olacak?

Kendi anneme öfke kısmı mı? Kendim deneyimlediğim için artık daha başka bir katmandan anlayacağımı düşünüyorum. Biraz da bu alanda güzelce vakit geçirmeye ihtiyacım var. “İnsanlar bilmeyebilir ve bildiğini de unutabilir. Çünkü insan olmak tam olarak böyle bir şey.” Her şey bir anda olmuyor. İçselleştirmek için en güzel ilaç: Zaman. E o zaman yeniden ve her zamanki gibi merakla soruyoruz: Acaba kahramanımızı neler bekliyordu?

Sevgiyle…

İlginizi çekebilir: Bitkilerden öğrenecek çok şey var: “Yardım istemekten çekinme”

Gamze Baytan: Selamlar, Gamze ben. Meditasyon ve yoga hocasıyım. 7/24 çalıştığım organizasyon sektöründen bir anda "Ne yapıyorum ben kendim için" diyerek çalışma hayatımda ne istediğime karar vermek adına verdiğim arada; kendimi bir anda bol kitap, bol sorgulama, bol seans ve bol yazının içerisinde buldum. Yol yolu açtı ve ben artık izlemek yerine hayata katılmayı seçtim. Eylül '15'te Ezgi Sorman'dan aldığım Meditasyon Eğitimi Eğitmenliği'nden mezun oldum. Şu an toplam 2 günden oluşan ve içerisinde “stres nedir, bedene etkileri nedir, sağlıklı seçimler yapmamız nasıl mümkündür, meditasyon nedir, ne işimize yarar, faydaları nedir, biz aslında kimiz” gibi soruların cevabını konuşup; her birimizin modu her an değişkenlik gösterdiği için tek bir tekniğe kendimizi sıkıştırmak yerine, esnek olabilmek adına 3 ayrı varyasyonun deneyimendiği eğitimler ve grup meditasyonları yapmaktayım. Yollar bitmez tabi hayat boyu; görebildiğimiz sürece. Ayık ve uyanık olarak yakalayabildiğimiz takdirde hayatı. Ve Cihangir Yoga'da Berivan Aslan Sungur'un Yin Yoga Eğitmenliği eğitimiyle kesişti yolum. Temmuz '17’de de meditasyon hocalığımın yanı sıra yin yoga hocalığına tam anlamıyla adım atmış oluyorum. Ben ruh-zihin-beden ile bütünüyle çalışmaktan çok keyif alıyorum. Yeni şeyler keşfediyorum. Hayatta hem daha güçlü hem daha esnek durabiliyorum artık. Her şey artık hem daha derin hem daha hafif. Ve bütün bu deneyimleri daha rahat anlamamı, içselleştirmemi, görmemi sağlayan en büyük araç da kelimelerim. Yazıyorum çünkü yazı benim bu hayatta ruhumla özgürce dansedebildiğim en özgür alan. Yazıyorum çünkü yaşadığımız, başımıza gelen herhangi bir şeyde yalnız olmadığımızı, çaresiz olmadığımızı bilelim, kuvvetimizi yine birbirimizden alalım, birbirimize yayalım ve şifa olalım diye.. Tüm insanlığa yayılmak niyetiyle. Mail adresim: gamzebaytan@gmail.com

Anne evi rahatlığında seçimler: Anneler Günü’ne özel içinizi ısıtacak hediye önerileri

“An-ne”; iki hecesine dünyaları sığdıran; güven, sıcaklık, huzur, sevgi ve daha nice güzel duyguyla bizleri kucaklayan, yorgun günlerin ilacı, mutlu anların ortağı, düştüğümüzde koştuğumuz, sevincimizi ilk paylaştığımız o eşsiz kahraman. İki hece ama içinde bir ömür saklayan… Anne demek bir evin kalbi demek, sevgiyle hazırlanmış sofralar, kahve fincanında biriken mutlu anılar, bir koltukta kurulan huzur, sıcak bir evin rahatlığı demek. Çünkü bir annenin dokunduğu her şey, dünyayı biraz daha yaşanır kılar. İşte bu yüzden Anneler Günü yaklaşırken bu yıl onlara sadece bir hediye değil, hissettirdikleri o tarifsiz sıcaklığı, huzuru, ‘anne evi rahatlığını’ hediye etmek gerek. Ne de olsa her şeyin en iyisini, güzelini, rahatını, konforlusunu hak eden onlar.



Geçmişten günümüze dönüşümler geçirmiş olsa da bu özel ve anlamlı günün değişmeyen en önemli özelliği, kalbimizde ayrı bir yeri olan annelerimizi onurlandırmak için bir fırsat sunuyor oluşu. Şüphesiz ki annelerimizin bize kattığı güzellikleri bir güne sığdırmak mümkün değil ama bu özel günde özenle seçeceğimiz küçük bir hediye, onların bizim için ne kadar değerli olduğunu hissettirmek için şahane bir fırsat olabilir. Önemli olan, seçtiğimiz hediyeye sevgimizi katmak; tıpkı onların her lokmaya, her bakışa kattığı sevgi gibi. İşte birkaç sıcak öneri:

‘Anne kucağı’ gibi: Konforu eve taşıyacak hediyeler

Anne kucağının o benzersiz sıcaklığı, en zor zamanların bile en güzel ilacı değil mi? Ve evet aslında hiçbir hediye tam anlamıyla o sıcaklığı vermeye yetmez ama yine de biraz da olsa yaklaşabilir. Film keyfi için sıcacık ve yumuşacık bir battaniye, polar bir sabahlık, rahat terlikler, evin her köşesini anne sıcaklığına büründürecek ev tekstili ürünleri, yastıklar, kırlentler ve çok daha fazlası ile annelerinize bu Anneler Günü’nde huzur ve konforu hediye edebilirsiniz.

‘Anne eli değmiş’ gibi: Kişisel bakım ürünleri

Annelerimizin dokunduğu her yeri güzelleştirdiği aşikar… ‘Anne eli değmiş gibi’ dendiğinde her ne kadar lezzetli yemekler akıllara gelse de, bir atkının düğümünde, bir buklenin düzeltilmesinde de aynı özen var. Bazen son bir anne dokunuşu her şeyi bambaşka yapabilir. Annenizin kendisine de en az başkalarına gösterdiği kadar şefkatle ve özenle yaklaşması için kişisel bakım ürünlerinden şahane hediyeler seçebilirsiniz. Parfümler, cilt bakım ürünleri, saç şekillendiriciler, makyaj setleri ve çok daha fazlası bu özel günde annenizin yüzünde güller açtırabilir.

‘Annemin tarzı’ gibi: Zamansız, şık ve özel parçalar

Bazı parçalar vardır, bize hep annemizi hatırlatır. Onun yıllardır severek taşıdığı bir fular, özel günlerde takındığı bir broş ya da gençliğinden kalma bir ceket… Şimdi, o hatıraların yanına çok daha özellerini eklemenin tam zamanı. Zarif elbiseler, şık altın takılar, birbirinden güzel aksesuarlar, rahat ayakkabılar, yazlık kombinlerini tamamlayacak parçalar ve çok daha fazlası Anneler Günü’nde harika hediyelere dönüşebilir.

‘Anne sofrasından fırlamış’ gibi: Sofralara renk ve lezzet katan detaylar

Anne sofrası; her tabakta ayrı bir hikaye, her kasede ayrı bir emek ama hepsinde aynı lezzet. Kimi zaman dört gözle beklenen bayram sofralarının, kimi zaman okuldan eve dönüşte karşılayan leziz yemeklerin yıldızı annelerin sofralarını daha da güzelleştirecek, mutfakta geçirdikleri zamanları kolaylaştıracak pratik ve şık ürünler harika hediyeler olmaz mı? Şık yemek takımları, renkli masa örtüleri, kahve makineleri, mutfak robotları, airfryer’lar ve çok daha fazlası tek bir tık uzağınızda.

Pazarama’da ‘anne evi rahatlığında’ alışveriş

Annenize hissettirmek istediğiniz tüm bu duygular, bir hediyeye sığabilir mi? Belki tam olarak değil, ama Pazarama’da, onun kalbine dokunacak seçenekler sizi bekliyor.

Pazarama, binlerce ürün seçeneği, avantajlı fiyatlar, çok kanallı erişim imkanı ve güvenli ödeme alternatifleriyle size anne evi rahatlığında bir alışveriş deneyimi sunuyor. Bir hediye seçin, içine sevginizi katın ve annenize onu ne kadar çok sevdiğinizi bir kez daha gösterin. Aradığınız her şey Pazarama’da.

Ayrıca Anneler Günü’ne özel şahane kampanyalar da sizi bekliyor. Pazarama üzerinden yapacağınız 750 TL ve üzeri alışverişlerde geçerli “HEDIYE125” kupon kodu ile 125 TL indirim fırsatı yakalayabilir, eğer Pazarama Plus üyesi iseniz aynı tutardaki alışverişleriniz için “PLUS200” kupon kodunu kullanarak 200 TL’lik özel indirimden faydalanabilirsiniz. Hepsi ve daha fazlası için hemen tıklayın, tam anneme göre’ diyeceğiniz hediyeleri kaçırmayın.  Her şeyin en iyisini hak eden anneler için, bu Anneler Günü’nde sadece bir hediye değil, bir “teşekkür” armağan edin.

*Bu yazı Pazarama katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale
whatsapp