X

Bisiklet ile Karadeniz’i keşfediyorum – I

Bisiklet ile Karadeniz’i keşfediyorum – I

Ne zamandır gitmeyi planladığım tatile 15 dakikada hazırlanacağım, 40 yıl düşünsem gelmezdi aklıma. Teklif reddedilemeyecek yerden gelince neler neler yapmıyor ki insan.

“Haydi, gidelim.” dedi.

“Nereye?” dedim.

“Sen nereye istersen oraya.” dedi.

“Hemen mi? “dedim.

Hemenmiş 🙂

İstikamet Yenice. Benim Çanakkale tarafında zannedip de, aslında Karabük’te olduğunu öğrendiğim Yenice. Orada dünyaca meşhur bisiklet ve trekking parkurları olduğunu duymuştum ve o andan itibaren de aklımdaydı gitmek. İşte görme zamanı gelip çatmıştı. Bisikletler arabanın arkasında, biz koltuklarda çıktık yola.

“Abant’a bir bakıversek mi?” dedik ve girdik ağaçların arasına. Niyetimiz gölün çevresinde yürümekti ama işler bir anda bastırıverince çıktı bilgisayarlar, başladı çalışmalar. Tatil de olsa işler aksatmaya gelmez. Böyle çalışma mekanına da can kurban ayrıca.

Ve yola devam. Gide gide Yenice’yi bulduk, ama nerede kalacağımız konusunda en ufak bir fikrimiz yoktu. Daha önce bize önerilen konak kapanmıştı. Kalabileceğimiz tek bir otel vardı, oraya da ulaş ulaşabilirsen.

Ne jandarma, ne taksiciler, ne de başka birileri tarif edemiyordu yolu. Telefon çekmiyor, GPS yolu bulamıyor. Aynı yerde neredeyse 4 tur atmış olsak da yılmadık, bulduk oteli; ve değdi mi o kadar zahmete, elbette değdi. 44 tur da atmış olsak fark etmezdi.

Öyle bir yere gelmiştik ki, Heidi ile Peter süt güğümleriyle köşeden çıkıverseler inanın şaşırmazdım. Çıt çıkmıyordu bulunduğumuz yerde. Yolda gelirken neredeyse 1 kişiye bile rastlamamıştık, çünkü terk edilmiş bir köydeydik.

Korsan ile tanıştırayım sizi. Bir gün, bir Pitbull ile koşu antrenmanı yapacağımı söyleseler, inanmazdım. Zavallıcık peşimize takıldı ve 15 km koşmak zorunda kaldı, ama pek de şikayetçi değildi halinden.

Bir ara Guliver’in devler ülkesine giriverdik.

Karadeniz cahili olan ben, bulunduğum yerden bir hayli etkilendim. Gördüğüme inanamadığım şeylerle karşılaştım, odamızı istila eden yarasa ile gülme krizine yakalandım, mis gibi kokuları içime çektim, ne olduğunu anlamadığım hayvanlarla karşılaştım ve bunların hepsini sadece 1.5 günde yaptım. Şehirdeyken 1 dakika bile müziksiz yaşamaya tahammülüm yokken, oralarda sessizliği dinlemeyi tercih ettim, ruhumu dinlendirdim.

Alternatif bir tatil, doğayla kucaklaşmak, aktiviteye doymaksa özlediğiniz, Yenice’yi mutlaka görmelisiniz.

“Dinlenebildiniz mi bari?” dedi bir arkadaşım. “Biz dinlendik ama yaptıklarımızı anlatırsam sen yorulabilirsin.” dedim.

Oralara kadar gitmişken ve eve dönerken elbette başka yerlere de uğradık. Detaylar haftaya…

Bisiklet severlere not: Bisikleti sadece belirli alanlarda sürerek gerçek zevkten uzak kalıyor olabilirsiniz. Hiç bilmediğiniz bir yere giderken atın arabanın, otobüsün arkasına bisikletinizi ve birlikte gidip, gezin. Yürürken ya da arabayla geçerken fark edemeyeceğiniz o kadar ilginç şeyle karşılaşacaksınız ki.

Orada burada dolaşırken keşfettiğim ilginç bisiklet parkurlarını, lokasyon bilgileriyle birlikte düzenli olarak paylaşmaya başlayacağım yakında. Belki işinize yarar.

Fotoğrafçıma not: Teşekkürler tüm varlığınla yanımda olduğun ve bu güzellikleri benimle paylaştığın için. İyi ki varsın.

 

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız. 

 

 

 

Kıvanç Ergun: Kıvanç Ergun bugün bisikletin tepesinde, yarın ormanda çamurun içinde… Harekete, iyilik peşinde koşmaya doyamıyor, başkalarına çılgınca gelen şeyleri yapmaktan inanılmaz keyif alıyor. İflah olmaz bir spor tutkunu olan Kıvanç, ‘yükseklerde’ yaşamanın, hayattan keyif almanın yolunu sporda bulmuş ve her gün yeni alanlara kayıp, kendini bilinmezlerde kaybetmekten hiç ama hiç çekinmiyor. Yaşını başını almış ama adrenalin söz konusu olunca kendini alamıyor, aktiviteye dalıyor. 2013 İstanbul Maratonu’nda ilk maratonunu (42 km), 2014'te Frig Vadileri'nde ilk Ultra Maraton’unu (60 km) koştu. Ulaşım aracı olarak bisikleti kullanıyor ve bisiklet kullananların sayısını kültürel gelişmeyle eşdeğer tutuyor. Yazdığı yazılarda sınırları nasıl zorladığından, deneyimlerinden bahsederken, bir yandan da hareket etmemek için yaratılan bahaneleri çürütmekten büyük keyif alıyor. Yardımseverlik koşusunun Türkiye'de tanınmasını sağlayan Adım Adım Yardımseverlik Platformu'nda Marka ve İletişim Koçluğu görevini yürütürken, aynı zamanda TOG'un AA içindeki STK Sorumlusu ve gönüllü koşucusu olarak da devam ediyor yaşamına... Fotoğraf konusunda fena değildir, takip etmek isterseniz: instagram/kiverg

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale