X

Birine tavsiye vermeden önce göz önünde bulundurulması gerekenler

Kabul edelim ki çoğumuz iç güdüsel olarak bir yakınımız bizimle derdini paylaşırken hemen tavsiye verme eğiliminde olabiliyoruz. Ve şunu sormak aklımıza bile gelmiyor: Tavsiye ister misin? Hatta tavsiye vermek konusunda o kadar istekli ve aceleci oluyoruz ki çoğu zaman muhtemelen karşımızdaki kişiyi yeterince dinlemiyoruz bile, konuyu tam anlamadan, onun düşüncelerine, duygularına hakim olmadan başlıyoruz bize göre ‘yapabileceklerini’ sıralamaya… Belki de karşımızdaki kişi tavsiye dinlemek istemiyor ve biz istenilmediği halde tavsiye vermiş oluyoruz. Peki, bunun kime faydası var? Belki biraz ego tatminine… Ama karşımızdakine faydası olmadığı su götürmez bir gerçek. O nedenle birine tavsiye vermeden önce bir kez daha düşünmek ve bazı koşulları göz önünde bulundurmak şart:

Cevap vermek için değil, anlamak için dinleyin

Ne yazık ki çoğu zaman karşımızdakinin ne dediğine tamamen odaklanmak, onun anlattıklarını iyice kavramak yerine konuşma sırasının bize gelmesini beklediğimiz için anlamaya çalışmak yerine cevap vermek için dinliyoruz. Bir sonraki cümlede kendimizin ne diyeceğini, nasıl bir tepki vereceğini düşünürken karşımızdaki kişinin ne anlattığını, vermek istediği mesajı kaçırabiliyoruz. Bu da hem konudan kopmamıza hem de karşımızdaki kişinin kendisini kötü hissetmesine neden olabiliyor, çünkü ne yazık ki dikkatimizi ona veremiyoruz. Tavsiye vermeden önce karşımızdaki kişinin ne anlattığını, ne hissettiğini, ne istediğini, ne beklediğini, neyi duymaya ihtiyacı olduğunu, nasıl bir sorun yaşadığını, hangi zorluklarla yüzleştiğini kısacası durumla ilgili pek çok sorunun cevabını biliyor olmamız gerekir; bu cevapları öğrenebilmek içinse ‘gerçekten’ dinleyip anlamamız. Bu konuda Güçlü bir iletişim için daha az konuşmanın ve daha çok dinlemenin 6 faydası yazımızdan da ilham alabilirsiniz.

Karşınızdaki kişinin problemini ve endişelerini anlamak için özenle dinleyin ve sorular sorun. Kendinizi onun yerine koyun ve sorunlarına empatiyle yaklaşın. Konuşmanın akışını kesmeden, kişinin söylediklerini anlamak için dikkatli olun ve ‘gerektiğinde’ konuşmaya dahil olun.

Gerçekten tavsiye almak isteyip istemediğini karşınızdakine sorun

Tavsiye verirken niyetimiz her ne kadar iyi olsa da karşımızdaki kişinin gerçekten bir tavsiye duymak isteyip istemediğini göz önünde bulundurmak zorundayız. Elbette ki sevdiğimiz, değer verdiğimiz bir yakınımız bize derdini, sıkıntısını anlatırken aklımıza ilk gelen ona yardımcı olacağını düşündüğümüz fikirleri, eylemleri sıralamak olacaktır, ancak bu her zaman karşımızdaki kişinin istediği karşılık olmayabilir. Bazen insan sadece anlatmak ister; dinlendiğini, anlaşıldığını hissetmek ister, daha fazlasını beklemez. O yüzden herhangi bir tavsiye vermeden önce emin olmak gerekir.

Bu nedenle tavsiye vermek için önce izin isteyin veya kişinin tavsiyeye ihtiyacı olup olmadığını sorun. ‘Fikrimi duymak ister misin, durumu iyileştirmek için önerilerimi paylaşayım mı’ gibi sorular yöneltin ve ‘hayır’ deme hakkının olduğunu, olumsuz bir cevabın sizi mutsuz etmeyeceğini ya da kırmayacağını da mutlaka ekleyin.

Uygun koşulların oluştuğundan emin olun

Her zaman, her şeyi konuşmak için en doğru ortamı ve anı yakalamak gerek. “Şimdi ne yeri ne de zamanı” gibi bir durum söz konusuysa tavsiyelerinizi başka bir zamana saklamanızda fayda var. Bazen biz konuşmak isteriz, karşımızdaki dinlemeye hazır değildir; bazen de karşımızdaki bizden bir şeyler duymak ister, bir şeyler bekler ama bizim ruh halimiz, o anki modumuz bunu yapmaya müsait olmaz. Örneğin, benzer bir dertten kendimiz de muzdaripsek nasıl tavsiye verebiliriz?

Doğru zamanda ve yerde tavsiye verin. Ortamı okumayı öğrenin. İçinde bulunduğunuz atmosfer tavsiye vermeye uygun mu, bir düşünün. Karşınızdaki kişi rahat mı, dinlemeye hazır mı, etrafınızda dikkatinizi dağıtacak unsurlar var mı, üzerine konuşma yapmaya yetecek kadar geniş bir zaman diliminin içerisinde misiniz, siz tavsiye verebilecek durumda mısınız… Tüm bunları değerlendirin ve ona göre devam edin.

Kendi varsayım ve yargılarınızı bir kenara bırakın

Hepimiz insanız ve kendi doğrularımız, inançlarımız var. Haliyle, istemsizce doğru bildiklerimizi karşımızdaki kişilere de aktarmaya, kabullendirmeye çalışabiliyoruz. Ama şunu hatırlamak gerek ki; herkesin ‘doğrusu’ kendine. Kimseyi ‘düzeltmek’ zorunda değiliz. Dilerseniz Karşımızdakini ‘düzeltmeye çalışmadan’ ona yardımcı olmak mümkün mü? Yazımıza da göz atabilirsiniz.

Yargılamaktan kaçının. Biri yardım için size geldiğinde, sizden bir konuda tavsiye istediğinde büyük olasılıkla savunmasız, güçsüz ya da mutsuz hissediyor olabilir. Yargılayıcı bir tutum sergilemek ya da kendi doğrularınızı empoze etmeye çalışmak durumları daha da çıkmaza sokabilir ve karşınızdaki kişinin kendini daha kötü hissetmesine neden olabilir. O yüzden içinizdeki size göre ‘doğrucu’ sesi susturun. Ve ‘Şöyle yapmalıydın, neden böyle yapmadın?’ vb. soruları zihninizden ve konuşmanızdan uzaklaştırın.

Olası sonuçları göz önünde bulundurun

Bazen çoğumuz içimizden gelen o dürtüsel sesi hemen dinlemek istiyoruz; bir an önce konuya girmek, düşündüklerimizi paylaşmak, sevdiğimize yardımcı olacak tavsiyelerimizi ardı ardına sıralamak istiyoruz. Peki, üzerine yeterince düşünüyor muyuz? Birine tavsiye vermeden önce söyleyeceğimiz, önereceğimiz şeyin kısa ve uzun vadeli etkilerini değerlendiriyor muyuz? Ne yazık ki hayır… Ama tavsiyelerimizin olası sonuçlarını her zaman göz önünde bulundurmak zorundayız.

Tavsiye vermeden önce, sonuçları düşünün. Verdiğiniz tavsiyelerin olası sonuçlarını artılarıyla eksileriyle değerlendirin ve en önemlisi kişinin durumunu daha da kötüleştirmeyeceğinden emin olun. Sonrasında ise verdiğiniz tavsiyelerin takibini yapın. Verdiğiniz tavsiyelerin karşınızdaki kişiye nasıl yardımcı olduğunu görmek için geri bildirim isteyin. Daha iyi hissediyor mu, daha fazla veya farklı tavsiyelere mi ihtiyacı var, mutlaka sürecin devamında sorun.

Kendinizi, bilgi düzeyinizi, uzmanlığınızı iyi bilin

Belki kabul etmesi zor gelebilir ama kısa ve öz: Neden bahsettiğinizi gerçekten bilmiyorsanız tavsiye vermeyin. Bu gerçeği kabul edin; bir şeyi bilmiyor oluşunuz eksikliğinizi, yetersizliğinizi göstermez, yaşamla ilgili tüm konulara hakim olabilmemiz imkansız. Karşınızdaki kişiye gerçekten fayda sağlamak istiyorsanız sizin yetmediğiniz noktada yönlendirme yapmanız gerektiğini unutmayın. Onu bir başkasına yönlendirebilirsiniz; bu sayede karşınızdaki kişi sadece onun zamanını boşa harcamadığınız için değil, onu aradığı şeye bir adım daha yaklaştırdığınız için de minnettar olacaktır.

Tavsiye vermeden önce o konu hakkında yeterli bilgiye sahip olduğunuzdan emin olun. Eğer konu hakkında yeterli bilginiz yoksa, araştırma yapın, uzman bir kişiden yardım alın veya dürüstçe bilmediğinizi söyleyerek karşınızdaki kişiyi daha fazla fayda sağlayabilecek doğru birine yönlendirin.

Son olarak, söz vermeyin. Aynı durum başımıza gelmiş olsa dahi verdiğimiz herhangi bir tavsiyenin ‘kesinlikle’ işe yarayıp yaramayacağını bilemeyiz. Bu yüzden vereceğiniz tavsiyenin durumu kesinlikle çözeceğini, her şeyi iyileştirebileceğini ya da garantili sonuçları olacağını söylemediğinizden ve hissettirmediğinizden emin olun. Aksi halde olası bir kötü sonuçta karşınızdaki kişi sizi suçlayabilir ve bu da hem kendinizi daha kötü hissetmenize hem de ilişkinizin bozulmasına neden olabilir. Tüm bunları göz önünde bulundurduğunuzda daha akıllıca ve etkili tavsiyeler verebilir, karşınızdaki kişiyi daha iyi anlayabilir ve ona gerçekten yardımcı olabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Sağlıklı iletişim nedir: İletişimin 4 boyutu ve etkili iletişim stratejileri

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale