X

Bir yenilenme deneyimi: Paul Emery ile QEPR Terapisi

Geçtiğimiz hafta sonu Richmond Nua’nın muhteşem doğasında kendime doğru derin bir yolculuğa çıkma fırsatı buldum. QEPR (Quantum Emotional and Physical Release) yaklaşımının yaratıcısı Paul Emery öncülüğünde çıktığım bu yolculuk, benim için unutulmaz bir deneyim oldu. İnsanın kendi derinliklerine dalması, pek kolay değil, hatta belki de çoğu zaman rahatsız edici; çünkü derine indikçe kaybolmak çok olası. Neyse ki doğru bir rehberin bu konudaki önemi çok büyük.

Çok şanslıydım ki Paul ile tanışma ve çalışma fırsatı buldum. Kendisi, pozitif enerjisi ve içten yaklaşımıyla insanı rahatlatan bir kişilik. Dil konusunda en başta endişelerim olsa da çok uzun zamandır İngilizce ile iç içe olan ve lise, üniversite hayatı boyunca yoğunluklu olarak yabancı dilde eğitim alan biri olarak söyleyebilirim ki Paul, oldukça kolay anlaşılır bir İngilizce ile konuşuyor ve telaşsız bir dil kullanılıyor. Bu nedenle kendinizi İngilizce rahatça ifade edebileceğinizden ve onun da sizi aynı rahatlıkla anlayabileceğinden emin olabilirsiniz. Ancak yine de dil konusunda tereddütleriniz varsa bu unutulmaz deneyimi gerçekleştirdiğim Richmond Nua’nın sağladığı ücretsiz tercüman hizmetinden de faydalanabilirsiniz. Böylece, seans boyunca size eşlik edecek bir tercüman ile birlikte de çalışabilirsiniz. Bu detayı da paylaştıktan sonra gelelim seansın nasıl geçtiğine.

İlk önce gündelik hayatlarımıza dair kısa bir sohbet yaparak başladı seansımız. Daha sonra Paul bana uyguladığı tekniğin kısaca detaylarından bahsetti ve insanlara kısa zamanda hayat boyu kendi kendilerine uygulayabilecekleri bir teknik öğrettiğini anlattı. QEPR, hem bedensel hem zihinsel hem de ruhsal iyileşme sağlayan, üstelik bunu genellikle bir-iki seans gibi kısa bir zamanda yapabilen, sonrasında ise bireylerin tek başına kendine uygulayabileceği bir yöntem. Bu nedenle de oldukça kıymetli.

Seansa gitmeden önce günlerce acaba hangi konu üzerine yoğunlaşmalıyım, Paul hangi konuda çalışmak istiyorsun dediğinde ne demeliyim diye düşündüm ve yine eminim ki çoğumuzun hayatının belki de merkezinde yer alan sürekli stresli olmak, kaygılı hissetmek, belirsizlikten korkmak, kontrolcü olmak, mükemmeliyetçi davranmak, anda kalamamak, devamlı geçmişte ya da gelecekte yaşayan bir zihinle dolaşmak gibi durumlardı benim de aklıma gelenler. Ancak Paul peki neye odaklanalım dediğinde cevabımın insanlara hayır diyememek olduğunu söyledim.

Gerçekten de planladığım cevap bu değildi. İç güdüsel olarak bu konuya yöneldim de diyebilirim. Demek ki bu konu üzerinde çalışmaya ihtiyacım vardı. Zihnim de kalbim de belli ki bunu istiyordu. Paul, hayır diyememenin çok yaygın bir konu olduğunu ve kendisine de bu konuda gelen pek çok danışanının olduğunu belirtti, yalnız değildim, biliyorum çoğumuz için bir şeylere hayır demek çok zor ve istemediğimiz halde evet dediğimiz o kadar çok durum var ki. Ne yazık ki ‘başkalarını üzmemek’ adına ‘kendimizi üzdüğümüz’ çok örnek bulabiliriz.

Bu tekniğin bir diğer güzel tarafı şu ki; sorun ile ilgili çok fazla şey anlatmanıza gerek yok. Paul, bu tür olumsuz durumların tüm detaylarını bilmesine gerek kalmadan rahatsız edici duyguların ortadan kalkmasını sağlayabildiğini belirtiyor. Gerçekten de öyle… Zihninizin karanlık dehlizlerinde kaybolmanıza gerek yok.

Gelelim seansımızın diğer detaylarına… Hayır diyememek üzerine çalışırken Paul, omuzlarımdan başlayarak dirseklerime kadar (sinir bilimine dayanan) rahatlatıcı, yumuşak, terapötik dokunuşlar yapmaya başladı ve bu esnada sorularıyla bana yol göstermeye devam etti.

Tekrarlamamı istediği bazı kelimeler ve cümleler oldu, daha sonra duygularımın şiddetini derecelendirmemi istedi. Bunu birkaç kez yaptık. Ve her seferinde olumsuz duygularımın şiddetinin git gide azalmaya başladığını fark ettim. Sanki bir şeyler etkisini yitiriyor gibiydi. Canımı yakan, zihnimi kurcalayan, üzgün hissetmemi sağlayan durumların sanki içi boşalmaya başlamış, adeta nötrleşmiş gibiydi.

Kesinlikle ilk başta hissettiğim duygularla aynı duygular değildi aynı duruma karşı tepkim. Nasıl bu kadar kısa sürede olumsuz duygularımın şiddeti azalabilmişti ben de çok şaşırmıştım. Değişime çok açık ve istekli bir insan olsam da bu kadar hızlı olabileceğini gerçekten tahmin etmemiştim.

Seans sonrasında zihnimin bir şeyleri yeniden düzenlediğini hissediyordum ve bu, gerçekten hoş bir histi. Bunu Paul’a da söyledim, sanki lego parçaları ya da bir puzzle gibi, zihnimin şu anda bir şeylerin yerini değiştirmeye çalıştığını hissettiğimi söyledim. O da çok haklı olduğumu, çünkü zihnimin bir şeyleri yeniden düzenlediğini ve ona ihtiyacı olan zamanı ve izni vermem gerektiğini söyledi. Düşünsenize istemediğiniz duyguları, düşünceleri beyninizin en ücra raflarına kaldırsanız ya da onların yerine sizi iyi hissettirecek anıları, duyguları yerleştirseniz… Adeta kütüphanenizdeki kitapları zevklerinize göre düzenlermişçesine… Harika olmaz mıydı? Seans sonrasında bunu gerçekten hissettiğinizi ve dahası yapabildiğinizi söyleyebilirim.

Bu yaşadığım deneyimin daha da unutulmaz, keyifli ve konforlu olmasını sağlayan Richmond Nua’nın benzersiz atmosferinin de etkisi büyük. Rahatlatıcı SPA’sı, lezzetli yemekleri, şahane göl manzarası, huzurlu ortamı ve her anınıza eşlik eden kuş cıvıltıları, kesinlikle bu deneyimin bütünleyici faktörleri arasında.

Tüm yaşadığım deneyimi özetleyecek olursam kendinizle yüzleşmek, duygularınızı anlamak ve dönüştürmek, çoğu zaman zor ve stresli bir yolculuk olabilir. O yüzden bu yolculuğu sizin için kolaylaştıracak ve dahası keyifli hale getirecek bir rehber çok önemli. Bu konuda Paul’un en iyisi olduğunu söylememe gerek kalmamıştır sanıyorum ama yine de yazımı sonlandırmadan önce belirtmek isterim ki; kendinize verebileceğiniz en güzel hediyelerden biri Paul ile çalışmak olabilir. Paul’un pozitif tutumu ve candan yaklaşımı, yolculuğunuzun daha akıcı ve rahat geçmesini sağlayacaktır, bundan emin olabilirsiniz. Yıllardır Richmond Nua’nın davetlisi olarak Türkiye’ye gelen Paul Emery ile çalışmak ve kendinize bir yenilenme armağan etmek isterseniz Richmond’da hemen yerinizi ayırtmalısınız. (Sınırlı sayıda kontenjan olduğundan ve Paul’un yalnızca 6 Haziran’a kadar burada olduğunu da belirtmeliyim.) Dilerseniz Zoom üzerinden de kendisiyle görüşebilirsiniz. Ayrıca, çalışmaları hakkında daha fazla fikir edinmek için theexecutiveperformancecoachRichmond Nua’nın davetlisi olarak Türkiye’ye gelen Paul Emery ile çalışmak ve kendinize bir yenilenme armağan etmek isterseniz Richmond’da hemen yerinizi ayırtmalısınız. (Sınırlı sayıda kontenjan olduğundan ve Paul’ Instagram hesabını takip edebilirsiniz.

Bedeninize, zihninize ve ruhunuza bakım yaparken ne kadar doğru bir karar aldığınızı fark edeceksiniz.

İlginizi çekebilir: Dünyanın En İyi Ruhsal Terapisti Paul Emery, QEPR Terapi’yi anlatıyorDünyanın En İyi Ruhsal Terapisti Paul Emery, QEPR Terapi’

Ecem Şenyurd Efecan: Selam, ben Ecem! Boğaziçi Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra çeşitli özel kurumlarda çalışıp akademi özlemiyle soluğu yine üniversitede aldım, daha öğrenilecek çok şey vardı! Mindfulness üzerine tez yazıp 'an'da kalmayı hala başaramayan biri olarak insana iyi gelen ne varsa bulmaya, uygulamaya, hayatımın bir parçası haline getirmeye çalışıyorum. Tam bir kahve severim, günlük sınırsız doz alımıyla hayatımın olmazsa olmazı. Üretmeye bayılıyorum! :)

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale