X
    Kategoriler: LIVE UP

Bir spor aşığından: “Sol beklerken sağ vurdun, delikanlılığa sığar mı bu?”

Ben tekrar geleceğini biliyordum zaten. Arada yokluyordun ya hani,  farkındaydım beni unutmadığının ama inan ki dönüşünün bu kadar şaşırtmacalı ve sol gösterip, sağ vurarak gerçekleşeceğini tahmin etmemiştim.

Yaklaşık 1.5 yıl evvel eve gelip anahtarı çantadan çıkarabilmiş ama elimde tutup da kilidi açmakta epey zorlanmıştım. Kavramakla ilgili bir sorunum vardı. Tek bir anahtarın ağırlığından ne olurdu ki yoksa… Anahtarı, TV kumandasını, hatta çay kaşığını bile kavrayamıyor, bir yerden alıp, başka bir yere koyamıyor,  bunları parmaklarımla biraz sıksam dirseğimin acısına dayanamayacak hale geliyordum bir süre sonra. Diş fırçalamak eziyet haline geliyordu git gide…

“Çok mu zorladım acaba kendimi?” diye düşündüm. Push-up çalışırken bileğim acıyordu bir süredir, acaba bunun da onunla bir ilgisi var mıydı? Bilemedim onu ben. Spor hocama anlattım ve kolumu bir süre zorlamamaya karar verdik.

Derken verdiğin ağrılar artmaya,  geceleri uyutmamaya başladın. Benim gibi sırt üstü yatma özürlü, yandan yandan kolunun üstüne sızmaya meyilli biri için durum gittikçe zorlaşıyordu. Acı içinde yatıyor, daha beter şekilde uyanıyordum. Senin yüzünden 20 yıla yakın bir süredir belki de ilk defa neden yalnız yaşadığımı sorgular hale gelmiştim. Keşke biri olaydı yanımda da destek vereydi bana.

Evet, evet sen yanımdaydın, hem de 6 aya yakın bir süre boyunca. Ben seni misafir sanıyordum ama bir geldin, gitmek bilmedin. Gelişinin sanırım 2. ayıydı soluğu doktorda aldığımda. Ben ki dayanılmaz bir ağrım ya da kronik bir rahatsızlığım yoksa hastaneden içeri adım atmamayı tercih eden güruhtanım ama merak etmiştim seni. Tanışalım istiyordum artık. Madem bu kadar iç içe yaşıyorduk, tanışmamızın da zamanı gelmişti.

Atalarımdan miras kalan yüksek kolesterol yüzünden rutin bir şekilde kontrole gittiğim hastanede bir ortopedist bulmaya çalıştım kendime. Girdim web sitesine ve kendime daha önce basketbol oynamış, sporcu bir ortopedist buldum. Çünkü o kadar emindim ki seninle spor nedeniyle bir araya geldiğimizden.

Randevuma gittim ve daha ilk cümlemi tamamlamadan doktorum ‘tenisçi dirseği’ olduğumu söyledi.  Sonradan öğrendim ki çevremde seninle tanışmayan kalmamış. Yani sadece bana özel değilmiş ilgin; kırıldım bilesin. Ha bir de ismine rağmen gerçekten tenis sporuyla ilgilenenlerin sadece %20’sinin seninle tanışmış olması da ilginç.

Tenisçi dirseği

Doktor teknolojik kişiliğimi fark etmiş olacak ki hemen çıkardı tablet bilgisayarını ve başladı bana görseller üzerinden anlatmaya. Ne olduğunu anladım da nasıl kurtulacaktım peki senden? Aslında bir iğnelik ömrün vardı. Kortizonu bastırıp, hooop yok edebilirdim seni. Ama bu sadece seni vücuduma hapsetmek olurdu ve her an yeniden “merhaba” diyebilirdin bana. Her halükarda diyebilirdin de ben biraz da seninle uğraşmak istedim. Benimle uğraşamayacağını anla ve git istedim.  Günde 3 öğün sıcak/soğuk kompres yaptım dirseğime, oradaki kan akışını hızlandırmak için. Böylece vücut deformasyonu daha çabuk onarabilecekti. Destek olarak 3 tane de merhem kullandım. Bir süre sonra uzaklaşmaya başladın benden. “Daha kahve içecektik, kalsaydın keşke” demek isterdim ayıp olmasın diye ama sen gelirken bana sormuş muydun?

Bir süre yoktun ortalıklarda, sonra yeniden hortladın. Doktorun tavsiyesiyle aynı kürü uygulamaya devam ettim. Artık tamamen uzaklaşmıştın benden. Zaman zaman çok kısa da olsa uğruyor, her an uzun dönemli yatılı misafirim olabileceğini hissettiriyordun.

Bekliyordum zaten, geldin sonunda ama bu sefer sol dirseğime değil, sağ dirseğime yerleştin. Yine canım yanıyor ancak artık daha deneyimliyim ve seni nasıl yeneceğimi biliyorum; o yüzden fazla kalamayacaksın haberin olsun. Kendine şimdiden başka bir yer aramaya başla bence.

Bir de artık yalnız yaşamıyorum, o yüzden daha çabuk atlatacağımdan emin olabilirsin.

Okuyucuya bir minik not: Sadece yaşadıklarımı ve doktorun dediklerinden anladıklarımı aktarmış olmak istedim bu satırlar aracılığıyla. Yazdıklarım söz konusu rahatsızlığı hissedenler için asla bir teşhis ve/veya tedaviye yönelik tavsiye niteliği taşımamaktadır. Sizin için en doğru kararı doktorunuz verecektir.

 

Yazarın diğer yazıları için tıklayın

Kıvanç Ergun: Kıvanç Ergun bugün bisikletin tepesinde, yarın ormanda çamurun içinde… Harekete, iyilik peşinde koşmaya doyamıyor, başkalarına çılgınca gelen şeyleri yapmaktan inanılmaz keyif alıyor. İflah olmaz bir spor tutkunu olan Kıvanç, ‘yükseklerde’ yaşamanın, hayattan keyif almanın yolunu sporda bulmuş ve her gün yeni alanlara kayıp, kendini bilinmezlerde kaybetmekten hiç ama hiç çekinmiyor. Yaşını başını almış ama adrenalin söz konusu olunca kendini alamıyor, aktiviteye dalıyor. 2013 İstanbul Maratonu’nda ilk maratonunu (42 km), 2014'te Frig Vadileri'nde ilk Ultra Maraton’unu (60 km) koştu. Ulaşım aracı olarak bisikleti kullanıyor ve bisiklet kullananların sayısını kültürel gelişmeyle eşdeğer tutuyor. Yazdığı yazılarda sınırları nasıl zorladığından, deneyimlerinden bahsederken, bir yandan da hareket etmemek için yaratılan bahaneleri çürütmekten büyük keyif alıyor. Yardımseverlik koşusunun Türkiye'de tanınmasını sağlayan Adım Adım Yardımseverlik Platformu'nda Marka ve İletişim Koçluğu görevini yürütürken, aynı zamanda TOG'un AA içindeki STK Sorumlusu ve gönüllü koşucusu olarak da devam ediyor yaşamına... Fotoğraf konusunda fena değildir, takip etmek isterseniz: instagram/kiverg

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale