Bir spor aşığından: “İlk seferin zorluğu bile bir başka keyif veriyor”
Bir şeyi bugüne kadar hiç yapmamış olmanız asla yapamayacağınız anlamına gelmez. İsteyince çalışılıyor, çalışılınca da engeller bir bir kalkıyor.
Şimdiye kadar denemediyseniz; koşarak ya da yürüyerek Asya’yı Avrupa’ya bağlamaya ne dersiniz?
An itibariyle 143 gün 19 saat 22 dakika 11 saniye (10 saniye, 9 saniye…) kaldı binlerce kişinin arasına katılıp hedefe koşmaya, koskoca İstanbul Boğazı’nı aşıp, madalyayla kucaklaşmaya.
Eğer bugüne kadar hep tek başınıza yürüyüp, koştuysanız ve artık değişik bir şeyler yapmanın zamanı olduğunu düşünüyorsanız gelin, Avrasya Maratonu’nda buluşalım. Tarihi mi merak ediyorsunuz? 17 Kasım. Daha çok mu var? Hayır, yok. Haziran bitti çoktan. Bir bakmışsınız, Eylül olmuş, bayramdı, şuydu, buydu derken Ekim bitivermiş ve işte geldi Kasım.
35. kez koşulacak olan maratonda 4 ayrı kategori var: 8 km, 15 km, 42.195 km koşabilir ya da daha hafiften başlayarak 8 km’lik Halk Yürüyüşü’ne katılabilirsiniz. Ama siz siz olun, koşmak konusunda az da olsa deneyim sahibi iseniz asla ve asla yürüyüşe niyetlenmeyin. Bir süre sonra sıkılıp koşmak isteyebilir ama kendinize değil koşacak, adım atacak bir boşluk bile bulamayıp, sıkılabilirsiniz.
Gelelim parkurlara: Boğaziçi Köprüsü gişelerine yakın bir mesafeden başlayacak olan tüm koşulardan 8 km olanı, Tophane’ye varmadan sona eriyor. 15 kilometreyi tamamlamak için Tophane’den Galata Köprüsü’ne doğru devam edip, köprü bitince sağa dönmeli ve Eyüp istikametinde ilerleyip, Kadir Has Üniversitesi’nin önünden dönerek, Eminönü, Sirkeci ve Sarayburnu üzerinden Gülhane Parkı’na ulaşmalı, oradan da Dikilitaş’a varmalısınız. 42 km’yi anlatmayayım çünkü ona katılmayı düşünüyorsanız zaten çoktan ezberlemişsinizdir güzergâhı.
Daha detaylı bilgiye İstanbul Marathon’un sitesinden ulaşabilir, hatta hemen kayıt olabilirsiniz. Acele etmenizi tavsiye ederim zira 9.000 kişilik kontenjana sahip olan 15 km koşusuna yapılan başvurular şimdiden 8.000 kişiye yaklaşmış bile.
İlk kez katılacaksanız kendinize bir yandaş bulmayı ihmal etmeyin. İnanın ki nasıl bitirdiğinizi anlayamayacaksınız. Bu arada şimdiden antrenmanlara başlamayı, koşu için uygun bir ayakkabı seçmeyi ve hedefinizi yüksek tutmayı unutmayın.
O halde İstanbul’daysanız haydi Belgrad Ormanı’na, Caddebostan’a, Maçka Parkı’na, Bebek’e, Çekmeköy’e, Aydos’a ya da en yakın koşu parkuru neredeyse oraya…
Kolay gelsin, koşunuz güle oynaya bitsin.
Not:
- Şimdiden söyleyeyim, yarış yaklaştıkça aynı konuda birkaç yazı daha okuyabilirsiniz; nasıl ‘İyilik Peşinde Koş’abileceğinize dair.
- Avrasya Maratonu’ndan hemen önce -3 Kasım 2013- Şanlıurfa Yarımaratonu ve 10 km Koşusu var. Avrasya Maratonu’ndaki 15 km’nin az geleceğini düşünüyorsanız orada 21 km’yi deneyebilir, 15 km’ye hazır olup olmadığınızı test etmek istiyorsanız da 10 km koşabilirsiniz. Gitmişken gezip, görmeniz, yiyip içmeniz gerekenleri daha sonra bilahare anlatacağım. Hele siz bir kararınızı verin de…
Fotoğraf: Aykut Üstündağ “İyilik Peşinde Koş”
Yazarın diğer yazıları için tıklayın.