X

Bir kar tanesi ve bir damla gözyaşının hikayesi: Aşağısının yukarıdan farkı yok

Gökyüzünden yeryüzüne inen küçük bir kar tanesiydi o. Gördükleri karşısında şaşkınlıktan donakalmış ve o halde süzülerek kendini atmosferde başıboş bırakmış…

O narin hali ile süzülürken havanın tüm katmanlarından, algılamaya başlamış kokuyu, rengi, ısıyı, şekilleri… Küçücük görünenler git gide büyümüş gözlerinde.
Ve bir uğultu, artan ısı ile şekil değiştirmiş kar tanesi, daha dur diyemeden bir damlacık su oluvermiş havada süzülen!
Parçalarına ayrılıp saçılmamak için iyice kasmış, sıkıştırmış kendini ve tam o sırada bir gülle gibi yapışmış o her şeyden şikayet eden tombul kadının alnına!
Şaapp!
Alnının ortasında topçuklarına ayrılmış, ama bir panik toparlamış kendini! Bu sefer de yer çekimine kapılıp alnından aşağı, burun kenarından yanağına süzülürken başka bir su damlası ile birleşmiş yolları. Sıcacık, hafif de tuzlu ama yine de şahsına münhasır bir edası varmış bu damlanın.

Sen de nesin?” diye sormuş kar tanesi, hem biraz telaşlı, biraz da meraklı.
Gözyaşı! Ya sen?
Kar! Aslında böyle göründüğüme bakma, eskiden görünmezdim, sonra bir şey oldu. Başıma birş ey geldi, taşa dönüştüm… 
Kendimi taşıyamaz hale geldim. tam yorulup, her şeyden vazgeçtiğimde düşmeye başladım. Seninle tanışmadan az önce de garip, şekilsiz bir varlığa dönüştüm! Neyseki sen de biraz şekilsizsin. Kendimi iyi hissettirdi bu! Nereye gidiyorsun gözyaşı?”
“Ben de yeni kapı dışarı edildim. Aslında gözün içinde karanlıkta yaşıyorum. Fakat bazen garip şeyler oluyor! Gözün ve her şeyin sahibi olan bu yürüyen evren, içeride fırtınalar koparıyor. Bütün sıvılar yükseliyor, tüm evreni ateş ve titremeler, uğultular basıyor. İçeride bu kadar kargaşa olunca, sistem bir kısmımızı dışarı atıyor anlayacağın kar kardeş… Ben de şimdi toprağa doğru gidiyorum şansım varsa…

Derken yavaş yavaş küçülmeye başlamış gözyaşı.
Hayal meyal seçilebilecek gibi incecik bir buhara dönüşüyormuş.
Bir anda bir korku gelmiş üzerine;
Kar kardeş! Bir şeyler oluyor, yardım et!
Korkma gözyaşı, benim geldiğim yere gidiyorsun! Her şeyin bir arada olduğu yere. Ayrıştıkça ayrışacaksın, hem de her yana saçılacaksın… Yine de hiç korkmayacaksın!
Merak etme!
Ve tamamen buharlaşıp gökyüzüne doğru yükselmeye başlamış gözyaşı… Yukarı çıkarken, tombul evrene doğru bakmış. Kendinden geriye sadece birkaç kırıntı tuz kalmış tombulun parlak yanaklarında… 
Tüm varoluşu, her şeyin tek sahibi olduğunu düşündüğü tombul, sıradan bir parçasıymış görünen sonsuzluğun! Ondan binlercesi, milyonlarcası varmış!

Yükseldikçe yükselmiş, kendini kendisi bile göremez olmuş ama yine de varmış gözyaşı…
Hiç bilmediği bir formda, hiç bilmediği bir dilde, hem de her yerde!
Kar haklıymış!

O sırada kar yavaş yavaş aşağı doğru süzülürken, son bir kez bakmış gözyaşından tombulun yanağında kalanlara…
Yalnızlığına üzülmüş sonra, tanıdığı ve o anda kaybettiği ilk arkadaşının yokluğuna.
Yoluna yalnız devam edecekmiş artık, bu onun kaderiymiş belki de. Dertlenmiş kar…
O sırada tombulun çenesindeki kıvrımdan hızla boşluğa doğru uçuvermiş, hiç beklemezken!
Wooohuuuuu! Bu harikaaaa!
Derken sert bir düşüşle çarpmış toprağa.
Toprak hemen buyur etmiş, gökten gelen dostunu.
Buyur kardeş gir içeri, sizinkiler hep burada toplanır.
Bizimkiler?
Gökten gelenler!

Daha cevap veremeden, bu akışkan hale pek de hakim olamayan kar, yavaşça süzülmüş topraktan içeri ve daha da içeri… Bir aralıktan diğerine, oradan öbürüne aktıkça akmış. Her yer gittikçe kararmış, aşağı indikçe sönmüş ışıklar.
Nihayet neşeli bir uğultu duymaya başlamış kar ve kalan son gücüyle biraz daha ittirmiş kendini sesin geldiği yöne doğru!
Ve sonunda milyonlarcası ile buluşmuş tam da bir aralık daha akamam dediğinde. Kaybolmuş kar, diğer tüm damlaların arasında, bir bütün olmuş!
Hem varmış, hiç olmadığı kadar büyük, hem de yokmuş, ayrışık bir damlacık olarak…

Neredeyim?” diye sormuş
Buradayım!” diye cevaplamış tüm su molekülleri incecik uğuldayarak.
Kimim?” diye sormuş.
Benim!” demiş yeryüzündeki tüm su kaynakları çağlayarak.
Soran kim, cevap veren kim?” diye sormuş.
Koca atmosfer tek bir ses “Benim” demiş sessiz bir göz kırpışında, rüzgarın püsküllü eteğinde, ağacın ıslak gövdesinde, dalgaların şakırtısında!
Gözyaşı da, kar tanesi de…
Benim!

İlginizi çekebilir: Bir kendini yeniden inşa etme hikayesi: Kantarcı ile pırpır

Esra Uyman: Lise yıllarında başlayan kişisel gelişim, ruhsal gelişim ve metafizik konularına duyduğu yoğun merak onu yurt içi ve yurt dışında birçok özel eğitim çalışmalarına katılmaya yönlendirdi. İlk eğitmenlik diplomasını ‘World Initiatives School of Esoteric Studies’den alan Uyman’ın katıldığı çalışmaların bazıları; Organizasyon Konstelasyonu, Aile Sergileri, Vernon Frost eğitimleri, Louis Franco’dan aldığı çeşitli eğitimler, Anthony Robbins Unleash the Power Within San Jose semineri, Charlie Morlay Lucid Dreaming eğitimi, Tayland da Tantrik Yoga (RYT-200) eğitmenliği eğitimi, Peru, Amerika, Şili, G.Afrika ve Türkiye’de katıldığı Şamanik çalışmalar ve seremonilerdir. Bunların yanı sıra TGA İleri Seviye Metafizik Semineri, Ziya Azazi’nin Dervish in Progress Çalışması gibi pek çok özel çalışmaya katıldı ve eğitmenlik eğitimini aldı. Masssuma Altın Enerji I-II enerji uyumlamasını alan Esra Uyman, Avi Gören-Bar Jungian Coaching School (ICF) (ACSTH) dan koçluk sertifikasını aldı. Tüm bu çalışmalar ve eğitimlerle kendi uyanış deneyimini birleştiren Esra Uyman, farklı başlıklar altında bireylere ve kurumlara yönelik, birbirinden güçlü çalışmalar tasarlayıp sunuyor. Kişilerin iç dünyalarına yönelik farkındalıklarını artıran, çarpıcı bir vizyon ve perspektif değişimi sunan, yaşamda üstlendikleri sorumluluklarda anlam bulmalarını sağlayan, merak, heyecan ve umut duygularını yükselten, tüm insanlık deneyiminin derinliğini kavramaya yardım eden ve çarpıcı yüzleşmeleri şefkatle yaşamalarını sağlayan eğitimler gerçekleştiriyor. Yaşamın Sorumluluğunu Almak, Kendimiz Olmak, Bizi Engelleyen İnançlar, Metafizik ile Özgürleşme Yolculuğu, Seçimlerimiz ve Biz, Gözlemci Bilinci, Nefes ve Meditasyon Teknikleri başlıkları altında kurumlara webinar ve uygulamalı eğitimler veriyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale