Bir kadını, meleklerin dokunduğu büyülü bir kutuyu açar gibi soymalısınız. Ona duyduğunuz aşk ne kadar coşkulu olsa da asla acele etmemelisiniz. Acele etmek bir çiçek bahçesindeki yürüyen merdivenden farksızdır. Bir kadın giyinirken ne kadar yavaş ve özenliyse, onu soyarken de o kadar yavaş ve özenli olmalısınız.
Bir kadın için giyinmek gerçeküstü, hülyalı, soyut, mecazlarla dolu ve karmaşık bir şeydir. Bir kadını soyarken siz de onun bilinçaltındaki krallığına, bilinmeyen kokularına, gizli alanlarına ve rüyalarına girersiniz. Her bir düğme ve fermuar, aslında bir kadının gizli hazinesini, köprücük kemiğini, narin omuzlarını, göğsündeki gizli kalmış gölgeleri, kalça kemiğini, çekiciliğini ve göbeğinin o gizli kalmış noktalarını açığa çıkarır.
Tanrıların kralı olarak kabul edilen Zeus bir seferinde iki kartalı salıp, onlardan dünyanın göbek deliğinde buluşmalarını ister. Bir tapınak da bu kutsal noktayı işaret etmek için yükselir. Günümüzde Delfi denilen bu nokta, geleceği gören Oracle rahibesinin evi olarak kabul edilir. Zeus’un yakışıklı oğlu Apollo ise dünyanın göbeğini korumak için bir ejderhayı öldürdü. Bugün 3.000 yıl sonra bile bu noktayı hala ziyaret edip tanrıların havasını soluyabilirsiniz.
Bir kadını bilgece soymak
Çin İmparatoru bir seferinde bilge kişi Lao-tsu’ya bir haberci gönderir ve imparatorluğu nasıl yönetmesi gerektiğini sorar. Lao-tsu da küçük bir balığı nasıl pişiriyorsa, imparatorluğu da öyle yönetmesi gerektiği yanıtını verir. Küçük bir balığı nasıl pişirirsiniz? Bir kadını dikkatli, istikrarlı ve tedbirli bir şekilde nasıl soyuyorsanız, küçük bir balığı da o şekilde pişirirsiniz.
Bir kadının giyinmek için dolabın karşısına geçer ve dalgın bakışlarla uzun uzun seyreder. Bu onun için aslında günlük bir meditasyon gibidir. Ne giymeliyim? Kadın giyinmek için bu kadar zaman ayırıp, özenli davranırken onu soymak için neden bu kadar hızlı davranasınız ki?
Filmlerde çiftlerin merdivenleri çıkarken birbirlerini soyduğu sahneler görülür. Ancak cinsellik konusunda filmler ile gerçek hayat birbirinden kesin bir şekilde ayrılır. Filmler harekete odaklanırken, gerçek hayat duyulara odaklanır. Bir erkeğin karşısındaki kadından soyunmasını istemesi, bir güç oyunu olarak algılanabilir. Ancak karşısındaki kadının bir düğmesini açtığında, gizemli bir hava yaratmış, sonu bilinmeyen bir yolculuğun ilk adımını atmış olur. Bir kadını soyduğunuzda, iç çamaşırlarında onun ruh halinin ve isteklerinin izlerini bulursunuz. İpeğin ve satenin renklerle buluşması, kulağınıza aşkın va fantazilerin sırlarını fısıldar. İç çamaşırı bir kadının ikinci tenidir.
İç çamaşırı bir kadının teni kadar duygulu ve davetkardır. Çıplaklık ise eğlencenin ta kendisidir, özellikle de kapılar kapalıyken. Bir kadını soyduğunuzda, kapkaranlık bir odanın cennete açılan ışıltılı kapısından geçmiş olursunuz.
Kaynak:
Chloe Thurlow
İlginizi çekebilecek diğer yazılar:
Kadınlar göğüsleri hakkında neler düşünüyorlar?
Cinsel ilişkiyi başlatmanın 9 yolu
Her çiftin bilmesi gereken cinsellik tüyoları ve cinsellik hakkında ilginç bilgiler