Ah aşk… Bazen etrafımızda kavak yelleri estiren, midemizde kelebekler uçuşturan bazense başımıza adeta ‘bela’ olan o karmaşık duygu. Havada aşk kokusu varken her şey güzel de peki ya işler tersine döndüğünde? Hayat, bilinmeyenlerle, acı/tatlı sürprizlerle, öngörülemez gelişmelerle dolu; aşk da öyle. Dengeler bir anda değişebilir, ilişkiler biçim değiştirebilir. Birini sevmek, bizi büyülü deneyimlere çıkarabildiği gibi istemediğimiz duygu ve durumlarla yüzleşmemize de neden olabilir.
İlişkiler sona erer, karşılıksız bir aşkla baş başa kalırız ya da artık demir alma zaman geliverir… “İlişkinizi bitirmeye hazır olduğunuzu ne zaman anlarsınız?” ve “Sonlanması gereken bir ilişkiyi bitirmenize engel olan 7 düşünce kalıbı” yazılarımızda romantik ilişkilerin bitişine dair detaylı bakış açıları sunmuştuk, bu yazımızda ise birini sevmekten nasıl vazgeçilir ona değineceğiz. Sevdiğimiz birinden vazgeçebilir miyiz, aşkımızı kalbimize gömüp devam edebilir miyiz? Evet! Eğer, yapmamız gereken bu ise kendi yaşamımızın iplerini elimize alabilmek için sevdiğimiz birinden vazgeçebiliriz.
Birini sevmekten nasıl vazgeçilir?
Ayrılık acısı çekerken sevdiğimiz birinden vazgeçmek imkansız görünse de birtakım kolaylaştırıcı ipuçları var. Peki, neler? Kolay olmayabilir ama bu adımlar size rehberlik edebilir:
Kabul edin
İlk adım, kabullenmek. İlişkiniz bittiyse; terk edildiyseniz, ayrılmayı isteyen sizseniz veya karşılık anlaşarak sonlandırdıysanız hepsinin sonu aynı kapıya çıkıyor; bitiş. Sebepleri elbette ki çiftten çifte değişebilir ancak herhangi bir sebepten ötürü ilişkiniz bittiyse öncelikle bu durumu kabul etmeniz gerekiyor. Hala bitmemiş olduğuna dair inançlarınız varsa ya da kendinizi bir nevi ‘kandırmaya’ çalışıyorsanız bu ancak iyileşme sürecinizi geciktirir. Bunun yerine kabul edip önünüze, kendi yolunuza bakmanızda fayda var.
Neden bittiğini hatırlayın
Birikmiş onca güzel anı varken aralarından kötülerini seçmek zor olabilir. Çok haklısınız. İlişkinin içerisindeyken olumsuz durum ve olayları anımsamak daha kolay görünse de ilişki bittikten sonra sanki o zorlayıcı zamanlar hiç olmamış gibi sadece güzel anılarınız gözünüzde canlanabilir. Ancak, şunu fark etmenizde fayda var; ilişkinizi bitiren birtakım sebepler vardı ve durup dururken sona ermedi. Belki iletişim problemleri yaşıyordunuz, belki yaşam tarzınız, hayata dair bakış açılarınız uyuşmuyordu… Sizi bu noktaya getiren sebepleri kendinize hatırlatın, kırmızı bayraklar nelerdi?
Yas tutmak için kendinize izin verin
Hepimiz insanız, bir makine gibi saniyeler içinde modumuzu değiştiremeyiz; sev, unut, devam et gibi tuşlarımız yok. Yaşayarak, deneyimleyerek, acı-tatlı tüm duygularımızı tadarak öğreniyoruz her şeyi. Aşkı da, kalp kırıklığını da, ayrılığı da… O yüzden biten bir ilişkinin ardından kendimize zaman tanımamız çok önemli. Sabırlı olun, bir günde unutmak, ‘artık onu sevmeyi bıraktım’ demek zorunda değilsiniz. Yas süreci de iyileşmenin bir parçası. Acılarınızı görmezden gelmeyin, üstünü örtmeyin, duygularınızı yaşayın, aksi halde atlatmak daha zor olacaktır.
Mümkünse bağlantınızı koparın
Her gün eski sevgilinizi ya da eşinizi görürken onu nasıl unutabilir, sevmekten vazgeçebilirsiniz? Sosyal medya hesaplarını stalklarken, yakın arkadaşlarınızdan onun hakkında haber almaya çalışırken, ona karşı olan hislerinizi ancak daha da güçlendirirsiniz ve bu da ayrılığın üstesinden gelmenizi daha da zorlaştırır. Elbette ki birtakım nedenler bağlantınızı tamamen koparmanıza engel olabilir; belki aynı iş yerinde çalışıyorsunuz, belki aynı mahallede yaşıyorsunuz ya da çocuklarınız var… Geçerli sebepleriniz olsa da sınırlarınızı koruyarak bu durumu düzenleyebilir, kendinizi daha zor bir duygusal ve psikolojik ikileme sürüklemezsiniz. Aksi halde sürekli ‘acaba gerçekten bitti mi’ gibi düşüncelere kapılabilirsiniz.
Kendinizi meşgul tutun
Birini sevmekten vazgeçmek için kendinizi meşgul tutmayı öğrenmeniz önemli. Böylece, daha az düşünme fırsatı bulur, eski anılarınızın arasında daha az kaybolursunuz. Kendinize bakın, kişisel gelişiminize odaklanın, evinizle ilgilenin, işinize yatırım yapın, kariyerinize ya da akademik hayatınıza yoğunlaşın. Kısacası yeni deneyimlerle ilgilenin. Farklı hobiler edinin, yeni bir şeyler deneyin, sınırlarınızı zorlayın, potansiyelinizi keşfetmek için kendinize fırsatlar yaratın. Unutmayın; size sizden iyi kimse bakamaz.
Sosyalleşin ve destek alın
Zor zamanlardan geçerken sevdiklerimizin yanımızda olduğunu ve bize destek vermek için hazır beklediklerini hatırlamak, rahatlatıcı bir etki yaratabilir. Bir ayrılığın üstesinden gelmeye çalışırken etrafınızda sizi seven insanların varlığını hissetmek, ayrılık acısını daha az hissetmenize yardımcı olabilir. Aileniz, arkadaşlarınız, komşularınız… Sevdiğiniz, size değer veren, sizi anladığından emin olduğunuz insanlarla etrafınızı çevreleyin ve onlarda daha fazla zaman geçirin. Böylece hem kendinizi eski ilişkinizi düşünmekten alıkoyabilir hem de sosyalleşerek olumlu duygularınızı pekiştirebilirsiniz.
Affedin
Ne yaşandıysa yaşandı… Hepsi geçmişte kaldı. Sizin de sevdiğinizin de hataları vardı, sonuçta ilişki iki kişilik… Ama şimdi affetme zamanı. Kin tutmak, yüklerinizi artırmaktan başka bir işe yaramaz. Kendiniz için affedin, hem kendinizi hem de sevmekten vazgeçmek istediğiniz o kişiyi. Dilerseniz “Bağışlayıcı olmanın dayanılmaz hafifliği: Başkaları için değil, kendiniz için affedin” yazımızdan da ilham alabilirsiniz.
Son olarak geleceğe bakın. Kendinize olan güveninizi yeniden inşa edin ve geleceğe umutla bakmayı deneyin; size daha uygun bir partner ve size çok daha fazla mutluluk getirecek bir ilişki köşede bekliyor olabilir…
İlginizi çekebilir: Psikoloji açıklıyor: Bir insanı kendinize aşık edebilir misiniz?