X

Bilim dünyası aşkı mercek altına aldı: Aşk beynimize neler yapıyor?

Aşk, çoğumuzun hayatında önemli bir yere sahip olan bir deneyim, oluş. Deneyimlediğimiz sıralarda başımızı döndüren, bize dünyayı unutturabilen bir oluşum. Aşkın bedenimizde, zihnimizde, duygularımızda oluşturduğu etki oldukça fazla. Bilim insanları bunun sebebinin aşkın bedenimizin yönetim merkezi olarak adlandırılan beynimizde oluşturduğu etkilere bağlı olabileceğini öne sürüyor. Aşkın beynimizde gerçekleştirdiği bilinen etkiler;

• Aşık olduğumuz dönemde birtakım hormonlar her zaman olduğundan çok daha hızlı ve fazla salgılanmaya başlıyor. Özellikle bağlanma hormonu olarak bilinen oksitosin ve keyif hormonu olarak bilinen dopamin gibi hormonların normale oranla çok daha fazla salgılandığı birçok çalışma ile gösterilmiş. Oksitosin, bizim karşıdaki kişiye duygusal bir şekilde bağlanmamızı sağlarken; dopamin ise bizim enerjik hissetmemizi ve yüksek dozda haz ve keyif hissetmemizi sağlıyor.

• Opioid sistemini aktive edebilen aşk, bizim etrafımızdaki şeylerden, hayatımızdan daha hoşnut olmamızı sağlarken aynı zamanda bizi acılara ve ağrılara karşı da daha duyarsız hale getirebiliyor. Dr. Sean Mackey’nin Stanford’da yapmış olduğu bir çalışmada acı çeken insanlara aşık oldukları kişilerin resmini göstermenin beyin için bir ağrı kesici kadar etkili olduğu bulunmuş.

• Beynimizin ödül ve zevk ile alakalı olan kısmına daha çok kan pompalanıyor ve bu da bizim modumuzun çok daha yüksek olmasını sağlayabiliyor.

• Düşük oranda serotonin salgılanmasına sebep olan aşk, aslında bu özelliği ile birlikte bir nevi insanları takıntıya meyilli yapabiliyor. Yani serotonindeki düşüklük insanların obsesif bir biçimde ilişkiye ve karşıdaki kişiye odaklanmasına sebep olabilir.

• Birçok deney gösteriyor ki aşk, yoğun duygu ve dikkat değişimlerine sebep olabiliyor. Mental kapasitede düşüklüklere sebep olabilen aşk, duyguların daha yoğun yaşanmasına sebep olabiliyor. Bu nedenle âşık olduğumuz zamanlarda dikkatimiz kolayca dağılabilir, kendimizi sıklıkla “hayaller” içerisinde bulabilir, odaklanmakta zorlanabiliriz.

• Beyinde duyguların işlendiği bölümlerin daha aktif hale gelmesinden dolayı, duyguları daha yoğun hissetmemiz birçok duyguyu etkiliyor. Bu etki empati gibi süreçlerde de kendini gösterebiliyor. Aşık olunan dönemlerde insanlar daha empatik olmaya meyilli.
Aşık olmak, bütün olarak farklı bir durumda olmamıza sebep oluyor. Dikkatimizi sadece aşık olduğumuz kişiye odaklayıp, beynimizin aldatmacaları nedeniyle onu aslında kendi görmek istediğimiz gibi görmeye bile başlıyoruz. “Aşk bir görme kusurudur,” diyor Prof.Dr. Mehmet Zihni Sungur hocamız.

Algılarımızı etkileyen aşk aslında son derece olumlu bir dönem olsa dahi kalıcı olmuyor. Birtakım çalışmalar, aşkın 2 yıla varan bir süreçte kalıcı olabileceğini öne sürüyor. Bireyden bireye, ilişkiden ilişkiye değişebilecek olan bu süreç her ilişkide bir gün ya sona eriyor, ya da yerini sevgiye bırakıyor. Yoğunluğunu bitirmeseydi aşk, ilişki sürse dahi hep “aşık” olsaydık, dünya nasıl bu hale gelebilirdi bir düşünsenize, dikkatimizi bile toparlamamıza engel olan aşka rağmen nasıl ilerleyebilir, medeniyetler kurabilirdik?

Birtakım duygular evrenseldir, yani herkes bu duyguları hisseder. Ancak duyguları hissetme şekli, hissetme süreci ve hissetme boyutu oldukça özneldir. Bunun gibi aşk da oldukça öznel olan bir kavramdır. Yukarıda anlatılanlar genel bir yargılamaya varılan çalışmalardan buluntulardır. Ancak her birey aşkı farklı hissedip, farklı deneyimleyebilir.

Kaynakça:
Aron, A., Fisher, H., Mashek, D. J., Strong, G., Li, H., & Brown, L. L. (2005). Reward, motivation, and emotion systems associated with early-stage intense romantic love. Journal of neurophysiology, 94(1), 327-337.
Dion, K. L., & Dion, K. K. (1973). Correlates of romantic love. Journal of Consulting and Clinical Psychology, 41(1), 51.
Fisher, H., Aron, A., & Brown, L. L. (2005). Romantic love: an fMRI study of a neural mechanism for mate choice. Journal of Comparative Neurology, 493(1), 58-62.
Talks, T. (2018, November 13). Retrieved January 31, 2019, from https://www.youtube.com/watch?v=i7dXDBJdYeA
Younger J, Aron A, Parke S, Chatterjee N, Mackey S (2010) Viewing Pictures of a Romantic Partner Reduces Experimental Pain: Involvement of Neural Reward Systems. PLoS ONE 5(10): e13309. https://doi.org/10.1371/journal.pone.0013309

Beyza Alımcı: Klinik Psikolog Beyza Alımcı, 2017 yılında Bilkent Üniversitesi Psikoloji bölümünden Yüksek Şeref dereces ile mezun oldu. Üniversite eğitimi süresince Psikoloji'nin değişik alanlarında dersler aldı. Bilkent Üniversitesi Gelişim Psikolojisi laboratuarlarında üniversite 2.sınıftan itibaren araştırma asistanlığı yaptı, çocukların bilişsel gelişimi üzerine çeşitli projelerde yer aldı. Üniversite eğitimi sırasında Tilburg Üniversitesi'nde erasmus yapmaya hak kazanarak bir dönemini orada okudu. Stajlarını Ankara İlkadım Anaokulu'nda ve Mina Sera Aldan Hastanesi Psikiyatri servisinde tamamladı. Lisans tezini annelerin hikaye okurken kullandıkları dilin, çocukların dil gelişimi üzerindeki etkisi ile ilgili bir araştırma ile yaptı. 2018 senesinde Utrecht Üniversitesi Klinik Psikoloji bölümünden mezun oldu. Yüksek lisans eğitimi sırasında Bilişsel Davranışçı Terapiler, Yas ve Psikotravma, Mindfulness odaklı Terapiler, Anksiyete ve Hastalıkları üzerine çeşitli dersler aldı. Yüksek Lisans tezini Pozitif Klinik Psikoloji alanında "Hayattaki anlam ve yaşam doyumu" ile ilgili olarak yaptı. Yüksek Lisans sırasında Amsterdam Üniversitesi'nde "Şema Terapi ve Şema Terapi'de Sağlıklı Yetişkin" konularını çerçeveleyen bir araştırmada görev aldı. 2018 Temmuz ayında Hollanda'da Kristen Neff ve Christopher Germer'ın eğitmen olduğu "Öz-Şefkatli Farkındalık" eğitimine katıldı. 2018 senesinde ISST onaylı Şema Terapi teorik eğitimini tamamlayarak sertifikasyonunu aldı. Şu anda Ankara'da RENGE psikoterapi merkezinde psikoterapi hizmeti, DİATA klinikte Uzm.Dyt.Merve Demir ile birlikte psiko-diyet uygulaması ve aynı zamanda yeme bozuklukları üzerine psikoterapi hizmeti, aynı zamanda Ankara dışındaki danışanlara da online olarak psikoterapi hizmeti vermektedir. Sağlığın bir bütün olduğuna inanan Beyza Alımcı; terapilerinde, danışmanlıklarında beden, ruh ve zihin bütünlüğünü dikkate almaktadır. https://www.beyzaalimci.com/

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit

Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale