X

Bilim açıkladı: Arka plan seslerine ihtiyaç duymamızın nedenleri

Normal bir gününüzü hayal ettiğinizde sessizlik mi ağır basıyor yoksa her bir eyleminizin arkasında birtakım sesler mi var? Örneğin, arabaya biner binmez müzik açıyor, yemek hazırlarken izleyecek, dinleyecek bir şeyler arıyor ya da duşa girmeden önce mutlaka çalma listenizi hazır ediyor musunuz? ‘Evet, bunlar tam benlik‘ diyorsanız arka plan sesleriyle olan ilişkinizi yeniden gözden geçirmeniz gerekebilir. Çünkü, bilime göre, arka plandaki gürültülerin sebebi yalnızca ses olsun ihtiyacı değil; bambaşka bir şeye de işaret ediyor olabilir. Arka plan seslerine ihtiyaç duymak her zaman sorun oluşturmasa da, sürekli bu tür seslere ihtiyaç duymak bazı olumsuz durumların sinyalini verebiliyor.

Neden arka plan seslerine ihtiyaç duyuyoruz?

Günlük yaşantımızda çeşitli eylemlerde bulunurken arka plan seslerine ihtiyaç duymamızın tabii ki pek çok açıklaması olabilir. Uykusuzluk ve anksiyete üzerine çalışmalar yürüten Big Health kuruluşunun klinik psikoloğu Jenna Carl, arka plan seslerinin rahatsız edici duygu ve düşüncelerden kaçınmak için etkili bir araç olduğunu söylüyor. Bu seslerin temelde dikkat dağıtma görevi üstlendiğini vurguluyor; çünkü beyin, seslerin neden olduğu titreşimlerle uyarılıyor ve beyin hücreleri arasında bu sayede iletişim sağlanıyor.

Yapılan bazı araştırmalar, insanların belli bir düzeyde gürültüye maruz kalmalarının:

  • Daha iyi karar vermelerine,
  • Duygularını yönetmelerine,
  • Tepkilerini kontrol etmelerine,
  • Sakinleşmelerine,
  • Stresi azaltmalarına,
  • Odaklanmalarına ve yaratıcılıklarını artırmaya yardımcı olduğuna dikkat çekiyor.

Zihnimizi ele geçiren rahatsız edici düşünceler veya hissetmekten kaçtığımız zorlayıcı duygular karşısında sakinleştirici bir rol üstlenen arka plan sesleri, aslında dikkat kapasitemizi doldurmak için ses uyaranlarıyla odağımızı dağıtıyor ve o an için rahatlatıcı bir etki yaratmayı başarıyor. Ve ‘sessizlik canavarı’ndan kurtulmak için seslerin dünyasına sığınmamızı sağlıyor. Ancak belirtmekte fayda var ki her zaman değil, dozunda tercih edildiğinde.

Bir tür başa çıkma becerisi olarak belli zamanlarda faydalı olsa da çok sık tercih edilen arka plan sesleri sürekli olduğunda sağlıksız bir hal alabiliyor. Çünkü arada arka plan seslerini kısıp kendi zihnimizi, ruhumuzu dinlememiz; duygularımıza ve düşünlerimize kulak vermemiz gerekiyor.

Jenna Carl, ‘Zihni seslerle oyalama bilinçli yapılmalıdır.’ diyor ve ekliyor ‘Olumsuz düşünmeyi ve endişeyi kontrol altına almak iyidir; ancak aynı zamanda altta yatan olumsuz duyguların olup olmadığını da fark etmek ve bunları sağlıklı bir şekilde ele almak gerekir.’  Aksi halde arka plan gürültüsü:

  • Dikkati dağıtabilir ve bir göreve odaklanmayı zorlaştırabilir,
  • Uykuya dalmayı zorlaştırabilir, uyku kalitesini bozabilir, uykusuzluğa neden olabilir,
  • Kaygı düzeyini artırabilir,
  • Sorumlulukları yerine getirmeye engel olabilir,
  • Kişinin kendisiyle bağ kurmasını zedeleyebilir,
  • Bağımlılığa yol açabilir.

Peki, arka plan seslerini bırakıp duygu ve düşüncelerimizi nasıl dinleyebiliriz?

Zorlayıcı duygular, kaygılar, endişeli düşünceler yoğun olduğunda onlara odaklanmak istememeniz normaldir, bu tür duygu ve düşünceler kendinizi rahat ve güvenli hissetmenizi engelleyebilir ya da normal yapmayacağınız şeyleri yapmanıza neden olabilir. Ancak, onlardan kaçmaya çalışmak, onları susturmak işleri daha da çıkmaza sürükleyebilir. Arka plan sesleriyle meşgul olmak yerine zorlayıcı duyuların üstesinden gelmek için onları hissetmeniz gerekir. Peki, nasıl?

  • Mindfulness pratikleri: En öz haliyle anda kalma becerisi olarak tanımlayabileceğimiz mindfulness, kendinizi yargılamamanıza ve duygularınızı daha güvenli bir şekilde hissetmenize yardımcı olabilir. Eğer zihninizdeki bir düşünce ya da tüm benliğinizde, bedeninizde etkilerini hissettiğiniz bir duygu sizi zora sokuyorsa ana odaklanarak tepkilerinizi kontrol edebilirsiniz. Nefesinize odaklanmak, yağan yağmuru izlemek ya da meditasyon yapmak anda kalmanıza yardımcı olarak zorlayıcı duyguları en katlanılabilir bir şekilde aşmanızı sağlayabilir. Öte yandan, 5-4-3-2-1 yöntemini de deneyebilirsiniz. Bu yöntem; görebildiğiniz 5 şeyi, dokunabileceğiniz 4 şeyi, duyabileceğiniz 3 şeyi, koklayabildiğiniz 2 şeyi ve tadabileceğiniz 1 şeyi listelemenizi içerir. Bu sayede kendinizi anın içine çekebilirsiniz.
  • Bilişsel yeniden yapılandırma: Bu teknik, düşüncelerinize meydan okumayı gerektirir. Diğer bir deyişle, bir duygunun, düşüncenin sizi gerçekten nasıl hissettirdiğini, sizin için yararlı mı zararlı mı olduğunu anlamanıza olanak tanır. Bilişsel yeniden yapılandırma, bilişsel terapinin merkezinde yer alır; insanların olumsuz düşünme kalıplarını fark etmelerine ve değiştirmelerine yardımcı olan bir terapötik tekniktir. Örneğin, duygularınızda ya da düşüncelerinizde sizin için yalnızca siyah ya da beyaz varsa, aralara farklı renkler eklemeye çalışabilir; siyah ya da beyaz olarak değerlendirdiğiniz şeylere farklı bir gözle yaklaşmayı ve değiştirmeyi deneyebilirsiniz.
  • Endişe maruziyeti: Bazen, bir duyguyu yönetmenin, kontrol altına almanın ve yarattığı endişeyi dizginlemenin en iyi yolu ‘En kötü ne olabilir?’ sorusunu sormaktır. En kötü senaryoyu hayal ederek kaygılarınızı azaltabilirsiniz. Belki de sandığınız kadar kötü bir şey olmayacaktır ve endişelerinizin çoğu boşunadır. Korkunun üzerine gitmek, onunla başa çıkmanıza ve sonrasında kendinizi çok daha iyi hissetmenize yardımcı olabilir.

Kendinize duygularınızı hissetmek, düşüncelerinizle yüzleşmek için alan ve zaman tanıyabilir veya yukarıda da bahsettiğimiz gibi arka plan seslerinin faydalarından yararlanabildiğiniz zamanlarda en sevdiğiniz çalma listesini veya favori televizyon programınızı açabilirsiniz. Ancak, her fırsatta kendinizden kaçmadığınızdan emin olun ve bu alışkanlığın bir bağımlılığa dönüşmemesi için dozunda uygulamaya dikkat edin.

İlginizi çekebilir: Zorlayıcı hislerle ve duygusal tetikleyicilerle baş etmenin yolları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale