X

Bilginin de dengesi var: Bilgiye açık olun, sindirin ve paylaşın

Bilgi, insanın ulaşabileceği ve sahip olabileceği en değerli şeylerden biri bence bu hayattaki. Edindiğimiz bilgiler sayesinde yaratılışımızı, hayatımızı, kendimizi, yaşadıklarımızı anlamlandırmak kolaylaşır. Hayat artık bizim için daha rahat akmaya başlar. Eğer açıksak, bilgi hayatın her alanından her an akar bize. Ailemizde başlar, okulla devam eder ve sonrasında ise kimi zaman kitaplardan, kimi zaman filmlerden, fotoğraflardan, arkadaş sohbetlerden derken her yerden ulaşır.

Ben bilgi aşığıyımdır. Hoşuma giden konularda eğitimler almayı, kitaplar okumayı, sohbetler etmeyi çok severim. Bilgi, hayatı aydınlatan ışıktır.

Fakat özellikle bir konu var değinmek istediğim. Bilgi edinmek iyi, hoş ama kullanılırsa! Bir bilgiyi duymak, ona sahip olduğumuz anlamına gelmez. Duyduktan sonra üstüne bir kafa yormak gerekir. Ne demek istediğine dair, hayata nasıl adapte edileceğine dair ölçüp biçmek gerekir. Hayatın içerisinde onu yoğurmak gerekir. Çünkü eğer kullanılmazsa hayatlarımızda, o zaman ne anlamı oluyor, ne katkısı oluyor bize? Bilginin değeri kullanılmasından gelir. Kullanıldıkça giderek daha da değerlenen bir şeydir. Eğer ki hayatlarımızın içine yediriyorsak anlamlanır. Bana soracak olursanız; aksi takdirde çok da işe yaramaz bir eşyadan farklı bir şey değildir.

Bir bilgiyi duymak, ona sahip olduğumuz anlamına gelmez. Duyduktan sonra üstüne bir kafa yormak gerekir.

Benim bu yazılarım edindiğim bilgilerin yaşadıklarımla, hayatımla harmanlanmasından çıkıyor. Alıyorum bilgiyi ve başıma gelen durumlarda kullanmaya çalışıyorum. Bazen unutuyorum, bazen gözümde direk parlıyor, bazen ise seneler sonra ne denilmek istendiğini anlıyorum ve iyice hayatıma oturuyor. Deneyimler bilgiyi hayata iyice yerleştiriyor.

Bir de edindiğim tecrübeler doğrultusunda bilginin seviyelerinin olduğunu söylemem sanırım yanlış olmayacaktır. Örnek vermem gerekirse: “insan affederse özgürleşir” bilgisinin benim için iki sene evvel farklı anlamı vardı, şu an ise bambaşka bir yönden yaşıyorum, kim bilir seneler içinde daha kaç defa evrimleşecek tecrübelerim doğrultusunda. Hiç sabit de kalmıyor. İnsan derinleştikçe bilginin içerisindeki anlamlar da değişiyor, derinleşiyor sanki.

Bu konunun bir de dikkat etmemiz gereken şöyle tehlikeli bir tarafı var; fazla bilgi insanı boğar.

Çok samimiyim bunu söylerken. Söyleyebiliyorum çünkü son dönemlerde kendimde gözlemlediğim durum bu. Bazı dönemler ruhum bilgiye o kadar aç oluyor ki direk silip süpürüyor. Ama bazen de beynim asla almıyor. Neden mi? Çünkü o kadar almış oluyorum ki kendime, aklımda ve ruhumda o zaman için daha fazlasına yer kalmıyor. İlk önce edindiklerimi sindirmem gerekiyor ki yenilerine yer açılsın. Alma-verme dengesi çok önemli hayatta. Tehlikeli olan bilgiyi sürekli alma pozisyonunda olmak. İnsan bilgi zehirlenmesi yaşayabilir. Aldıklarını sindirip dışarıya akıtması gerekiyor ki ferahlasın, hafiflesin. Ancak hafifleyince yeniye yer açılıyor.

Bilgi harika bir şey. Hayatlarımızı anlamlandıran, büyüyen, derinleşen.

Ben o kadar çok spiritüel hesap takip ediyordum ki Instagram’dan size anlatamam. Arkadaşlarım falan değildi baktığım. Nerede özlü sözlü hesap var ben oradaydım. Ve bir gün illallah ettim sonunda ve bütün o hesapları takipten çıkardım. Çünkü bünyem artık daha fazlasını almıyordu. Okuduklarım artık bir anlam ifade etmiyordu. Boş gözlerle okuyordum ve bir süre sonra tiksinti bile geldi dönüp dolaşıp aynı akılları tek bir cümleyle veren spiritüel hesaplardan!

Bir süre eğitim de almamaya karar verdim. Tamam, artık hayatımın bu dönemi için harika bilgilere sahibim. Aktarmam lazım ki hafifleyeyim, hafifleyeyim ki yeniye yer açılsın. Tabi ki şimdiden var aklımda yönlenmeyi düşündüğüm alanlar ama bu tüketim bazlı dünyanın hızına kapılıp gitmeyeceğim. Çok hızlı tüketiyoruz her şeyi ama edindiğim bilgileri hemen kenara atmak yerine kıymetlerini bilip hayatımda var ederek kendime ve çevreme ışık olarak yaymak arzu ettiğim ve yapmayı dilediğim şey bu süreçte.  

Yani ben diyorum ki bilgi harika bir şey. Hayatlarımızı anlamlandıran, büyüyen, derinleşen. Önemli olan bilgiye açık olmak fakat ihtiyacımız olan kadarını almak. Edindiklerimizin içini doldurmak, hayatımızın içinde iyice yoğurmak. Alma-verme dengesini unutmamak. Aldığımız kadar verme, dağıtma ihtiyacımızı da gözden kaçırmamak. Tüketim üzerine kurulu dünyada bilgiye de bu şekilde yaklaşmamak. Sindirmek. İyice sindirmek ki o da tam anlamıyla var olsun, yaşasın, nesilden nesile bozulmadan aksın.

 

İlginizi çekebilir: Zihnimizin bedenimiz üzerinde etkileri: Algılarda filtreleme

Yazarın diğer yazıları için tıklayın.

Gamze Baytan: Selamlar, Gamze ben. Meditasyon ve yoga hocasıyım. 7/24 çalıştığım organizasyon sektöründen bir anda "Ne yapıyorum ben kendim için" diyerek çalışma hayatımda ne istediğime karar vermek adına verdiğim arada; kendimi bir anda bol kitap, bol sorgulama, bol seans ve bol yazının içerisinde buldum. Yol yolu açtı ve ben artık izlemek yerine hayata katılmayı seçtim. Eylül '15'te Ezgi Sorman'dan aldığım Meditasyon Eğitimi Eğitmenliği'nden mezun oldum. Şu an toplam 2 günden oluşan ve içerisinde “stres nedir, bedene etkileri nedir, sağlıklı seçimler yapmamız nasıl mümkündür, meditasyon nedir, ne işimize yarar, faydaları nedir, biz aslında kimiz” gibi soruların cevabını konuşup; her birimizin modu her an değişkenlik gösterdiği için tek bir tekniğe kendimizi sıkıştırmak yerine, esnek olabilmek adına 3 ayrı varyasyonun deneyimendiği eğitimler ve grup meditasyonları yapmaktayım. Yollar bitmez tabi hayat boyu; görebildiğimiz sürece. Ayık ve uyanık olarak yakalayabildiğimiz takdirde hayatı. Ve Cihangir Yoga'da Berivan Aslan Sungur'un Yin Yoga Eğitmenliği eğitimiyle kesişti yolum. Temmuz '17’de de meditasyon hocalığımın yanı sıra yin yoga hocalığına tam anlamıyla adım atmış oluyorum. Ben ruh-zihin-beden ile bütünüyle çalışmaktan çok keyif alıyorum. Yeni şeyler keşfediyorum. Hayatta hem daha güçlü hem daha esnek durabiliyorum artık. Her şey artık hem daha derin hem daha hafif. Ve bütün bu deneyimleri daha rahat anlamamı, içselleştirmemi, görmemi sağlayan en büyük araç da kelimelerim. Yazıyorum çünkü yazı benim bu hayatta ruhumla özgürce dansedebildiğim en özgür alan. Yazıyorum çünkü yaşadığımız, başımıza gelen herhangi bir şeyde yalnız olmadığımızı, çaresiz olmadığımızı bilelim, kuvvetimizi yine birbirimizden alalım, birbirimize yayalım ve şifa olalım diye.. Tüm insanlığa yayılmak niyetiyle. Mail adresim: gamzebaytan@gmail.com

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale