X

Beynimizin alametifarikası: Neden bazı anılarımız zihnimizde film sahnesi gibi canlanır?

Bazı anıları; sanki beynimiz o anın fotoğrafını çekmişçesine, tüm ayrıntılarıyla hatırlarız. Aynı şey her anımız için geçerli değil elbette. Duygu ve hafızalar arasında ilginç ve epey kompleks bir ilişki var; yapılan bir çalışma ışığında, kavramaya çalışalım…

Flaş Bellek Nedir?

Bisikletten ilk düşüşünüz; o sinematik görüntü kafanızda canlandı mı? Bacağınızdaki acı, o acıyı hafifleten rüzgar… Kim vardı yanınızda, tam olarak neredeydiniz? Şimdi o ana dönmüş ve o harfi harfine yeniden yaşıyormuş hissine kapılabilirsiniz. Amerikalı bilim insanları, Roger Brown ve James Kulik; duygusal yoğunluğu fazla olan bu anılara “flaş bellek” ismini veriyor. Deprem, sevdiğiniz birinin vefatı… Bilim insanları; travmatik ya da şok edici şeyler yaşandığında, bu anıların beyinde spesifik ve berrak bir hafıza yarattığını, flaş bellekteki anıların sıradan anılara göre daha kolay hatırlandığını söylüyor.

Peki bunun nedeni tam olarak ne olabilir?

Duygu denince aklımıza ne gelmeli? Tabii ki amigdala, beynin duygu denetim merkezi. Amigdala, duygusal hafıza oluşmasında birincil role sahip. Duygusal tepkiler burada işleniyor, kaydediliyor ve su yüzüne çıkıyor. Ayrıca, amigdala hipokampüsün ön tarafında yer alıyor. Hipokampüs ise, kısa süreli hafızayı uzun süreli hafızaya aktarıyor. Yani amigdala, duygusal uyaranlarla hafıza arasındaki bağlantıları kurarak, kalıcı hafızanın güçlenmesine katkıda bulunuyor. Böylece, duygusal uyaranlarla ilişkilendirilen olayların çok daha kalıcı olarak depolanması ve daha canlı hatırlanması olağan hale geliyor.

Duygusal hafıza nerede oluşur?

Bilişsel Nörobilim konusunda uzman olan Profesör Tali Sharot ve  New York Üniversitesinden arkadaşları, travmatik olayları hatırlayan kişilerin beyin fonksiyonlarını inceleyecekleri bir araştırma yapmaya karar verdiler. National Academy of Science’da yayımlanan çalışmanın sonuçları duygusal hafızaların nerede oluşturulduğuna dair yeni bilgiler de içeriyor.

Bu araştırma sırasında kimseyi bilim uğruna travmatize etmeye gerek kalmadı; zira 21. yüzyıl hali hazırda felaketlerle doluydu. Sharot, 11 Eylül olaylarına bire bir tanıklık etmiş 24 kişiyle çalıştı. Bu kişilerden, 11 Eylül’de olanları ya da herhangi bir yaz günü, rastgele yaşadıkları bir olayı hatırlamaları istendi. Sonuçlar, saldırılar sırasında Manhattan’da bulunan insanların anılarının, saldırının gerçekleştiği bölgeden biraz uzak kalan Midtown’da bulunanlardan belirgin biçimde daha farklı olduğunu söylüyordu. Midtown grubu, olayı diğer normal anıları gibi anlatırken, saldırıya yakın olan grup olayı daha canlı, güçlü ve kendinden emin bir ruh haliyle aktardı. Açıklamaları uzun ve detaylıydı. İfadelerinde kuleleri kırmızı alevler içinde gördüklerin, duman kokusunu, insanların çığlıklarını anlattılar.

Sharot, katılımcıların hafızalarındaki farklılıkları görüntüleyebilmek için beyin tarayıcısını kullandı. Bu farklılıklar gönüllülerdeki amigdalada hareketliliği artırıyor muydu? 11 Eylül olayını hatırlamaları istendiğinde, Downtown grubunun sol amigdalasında daha fazla hareketlilik gözlemlenirken, Midtown grubunda kayda değer bir değişim yoktu. Bu da stres hormonunun anıların oluşumuna ve kalıcılığına etkisini gösteriyor.

Flaş bellek bizi yanıltabilir mi?

Ve Sharot’un beyin tarayıcısı başka bir bilgiyi de ortaya koydu: Flaş bellekteki anılarımız sandığımız gibi güvenilir ve  doğru  olmayabilir. Downtown grubundan 11 Eylül’ü hatırlamaları istendiğinde, parahipokampal kortekslerindeki hareketlilik azalma gösterdi. Beyindeki bu kısım, olayların ayrıntılarının işlenmesi ve tanınmasıyla ilintili. Bu bilgi, katılımcıların zorlu anlarda nasıl hissettiklerini net biçimde hatırlarken, olayın ayrıntılarını gerçekte olandan daha farklı bir şekilde hatırlayabildiği fikrini destekliyor.

Beynin alametifarikalarına akıl sır ermiyor… Duygusal deneyimlerimizin, hafızamızı dilediği gibi renklendirdiğini ve şekillendirdiğini bilmek size nasıl hissettiriyor? Güvenilir olmasalar bile…

Neşe Kazozcu: Neşe Kazozcu, Boğaziçi Üniversitesi Çeviribilim Bölümü’nden mezun oldu. Çocukluğundan itibaren yabancı dillere ve kültürlere ilgi duyan Neşe, Almanya’daki Mainz Johannes Gutenberg Üniversitesi ve Berlin Humboldt Üniversitesi’nde dil ve kültür üzerine eğitim aldı. Öğrencilik hayatı boyunca Almanca, İngilizce ve Türkçe kitap çevirileri üzerine çalışan Neşe, start-up’larda dinamik görevler aldı. Kişisel gelişim alanına meraklı; bu konularda bolca okuyor, yazıp çiziyor. Neşe, kariyerine Bundle’da Almanca Editörü olarak devam ediyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale