X

Beyin sisini önlemek için beslenmenize eklemeniz gereken besinler

Brain fog, yani beyin sisi, hepimizin zaman zaman yaşadığı, tıbbi bir durum olmamasına rağmen yaşam kalitemizi düşürebilen ve üstesinden gelmek için çaba gerektiren olumsuz bir durum. Tüm gün durmadan çalışan beynimiz, yorulduğunda ‘sis’le kaplanabiliyor. Yani, işlevlerini yerine getirmekte zorluk yaşayabiliyor ve sanki kafamızın içinde gri bir bulut varmışçasına puslu düşünme sürecini başlatabiliyor. Daha önce ‘Beyin sisi nedir? Beyin sisi ile nasıl baş edebilirsiniz?‘ başlıklı yazımızda detaylıca ele aldığımız beyin sisini deneyimlediğimizi anlamamıza yardımcı olan belli başlı belirtiler mevcutken; altında yatan sebepler kişiden kişiye değişiklik gösterebiliyor.

Örneğin, konsantre olmakta zorluk yaşıyor, hafıza sorunlarıyla karşılaşıyor, karar vermekte zorlanıyor, daha halsiz, bitkin hissediyor ve adeta beyninizin yorulduğunu hissediyorsanız tüm bunlar beyin sisi yaşadığınızın habercisi olabilir. Bu durumu oluşturan sebeplerin arasında hormonal değişiklikler, diyabet, hamilelik, menopoz, uykusuzluk, stres, endişe, enfeksiyonlar veya bazı ilaçlar yer alıyor olsa göz ardı edilen nedenlerden biri de beslenme olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle sağlıklı sinir sistemi için kritik olan b12 vitaminini ya da omega-3 yağ asitlerini yeterince almamak, beyin sisine zemin hazırlayabiliyor.

Belki bu gibi zamanlarda beyninizi harekete geçirmek ve kısa süreliğine eski ritminize dönmek için kahve yardımınıza koşuyor olabilir; ancak uzun dönemde yeterince etki etmeyebilir. Beyindeki sisi temizlemenin yanı sıra zihinsel yorgunluğu da azaltmak ve ruh halini toparlamak için hepimizin bir fincan kahveden biraz daha fazlasına ihtiyacımız var: ‘Doğru beslenme’ye. Yiyeceklerin, beyin sisi ile mücadeleye nasıl yardımcı olabileceğini merak ediyorsanız işte beyin sisi savaşçısı besinler:

Yumurta

Hatırlama ve odaklanma güçlüğü ile yaygın olarak eşleştirilen B 12 vitamini eksikliği, beyin sisinin ortaya çıkmasındaki güçlü sebeplerden biri. Bu nedenle, B vitaminleri açısından zengin olan yumurtayı öğünlere eklemek şart. Bilişsel becerileri iyileştiren ve hafızanın gelişmesine yardımcı olan yumurta, beyin sisi yaşamak istemiyorsanız kahvaltılarınızın yeni yıldızı olabilir 😊. Ancak, kahvaltılarınızda yumurta tüketmeyi tercih etmiyorsanız öğlen veya akşam salatalarınıza haşlanmış yumurta eklemeyi düşünebilirsiniz.

Somon

Araştırmalara göre haftada yaklaşık iki porsiyon somon balığı beyin sağlığınızı güçlendirmeye yardımcı oluyor. Somon, vücuttaki sistemlerin bütünlüğünü korumak için gerekli olan zengin bir omega-3 yağ asitleri kaynağı olmasından dolayı beyin fonksiyonlarını iyileştirmeye, depresyonu ve zihinsel bozuklukları önlemeye destek oluyor. Beyin sisi yaşamak istemiyorsanız, yağlı balıkları öğünlerinize ekleyerek beyin sağlığınıza özen gösterebilirsiniz.

Avokado

Son zamanların en popüler besinlerinden biri olan avokado, güçlü bir beyin sisi savaşçısı. İçerisindeki magnezyum ve potasyum ile beyindeki kan akışını hızlandıran bu mucizevi besin, aynı zamanda luteinin içeriğiyle hafızayı güçlendiriyor. Üstelik, öğünlerinize avokadoyu ekleyebileceğiniz çok sayıda tarif bulunuyor. Smoothielerden tostlara, bowllardan salatalara en sevdiğiniz lezzetlere avokado katarak beyin sisini engelleyebilirsiniz.

Zerdeçal

Anti-kanser, anti-inflamatuar ve antimikrobiyal özelliklere sahip olan zerdeçal, aynı zamanda güçlü bir antioksidan ve beyin güçlendiricisi. Araştırmalara göre, zerdeçalın içerisindeki kurkumin, nörolojik fonksiyonları iyileştirmeye yardımcı oluyor; aynı zamanda Alzheimer gibi çeşitli beyinsel hastalıklarının tedavisinde umut vadediyor. Çeşitli yemeklerinizde, tatlı veya tuzlu tariflerinizde zerdeçal kullanarak beyin sağlığınızı destekleyebilir, beyin sisinin önüne geçebilirsiniz.

Yoğurt

Genellikle bağırsak sağlığı ve sindirim sistemi üzerindeki olumlu etkileriyle tanınan yoğurdun, beynin fonksiyonlarını iyileştirdiğini bilmiyor olabilirsiniz. Ancak, güçlü bir başka beyin sisi savaşçısı olan yoğurt, bilişsel becerilerinizi geliştirerek, zihinsel bozuklukları önlemeye yardımcı oluyor. Hatta, Alzheimer hastalarının tedavi sürecine katkı sağladığı da araştırmalar tarafından kanıtlanıyor.

Zeytinyağı

Eğer, damak tadınıza önem veriyorsanız halihazırda zeytinyağı en favori yemeklerinizi, salatalarınızı, başlangıçlarınızı süslüyor olabilir. Ancak zeytinyağına pek düşkün değilseniz, beyin sağlığınız için artık fikrinizi değiştirebilirsiniz.  Çünkü, doymamış yap asidi açısından zengin olan zeytinyağı, aynı zamanda anti-inflamatuar ve antioksidan özellikleriyle sinir sistemini desteklemeye ve beyin nöronları arasında daha iyi bağlantı kurmaya yardımcı oluyor. Sağlıklı bir yağ alternatifi olan zeytinyağını yemeklerinizde daha sık kullanarak beyin sisi yaşamanızın önüne geçebilirsiniz.

Kakao

Güçlü bir antioksidan olan flavanoller açısından zengin kakao, damaklarımızı şenlendirmenin yanı sıra beyni de harekete geçiriyor. Birçok araştırma, kakaonun hafızayı iyileştirdiğine, bilişsel fonksiyonları geliştirdiğine ve öğrenmeyi hızlandırdığına dikkat çekiyor. Tatlılara, smoothie veya bowl tariflerine ekleyeceğiniz kakao, sizi beyin sisinden koruyabilir.

Ispanak

Ispanak, beyni serbest radikal hasarından ve iltihaplanmadan koruyan bir antioksidan olan lutein bakımından yüksektir. Bu nedenle beyin sağlığının devamlılığı için tüketilmesi gereken besinlerin arasında yer alan ıspanağın, aynı zamanda hafızayı güçlendirerek bilişsel becerilerin iyileştirdiği de biliniyor. Demek ki Temel Reis’in ıspanak sevgisi boşuna değilmiş 😊.

Kereviz

Çoğu insanın favori sebzesi olmasa da beyin sağlığında önemli bir rol oynayan kereviz, beyin sisi ile savaşmakta da güçlü bir yardımcı. Kereviz, içeriğindeki luteolin antioksidanı sayesinde beyni yaşlanma ve nörodejeneratif hastalıklardan korurken; bilişsel becerilerin güçlenmesine de destek oluyor, ayrıca araştırmalara göre mekânsal farkındalığı da artırıyor.

Bonus: Ne yememelisiniz?

Beyin dostu yiyecekleri tüketmeye özen gösterdiğiniz kadar beyin fonksiyonlarına zarar veren besinlerden de kaçınmanız önemli. Özellikle gluten içeren gıdalardan, alkollü içeceklerden, kimyasal koruyucular içeren paketlenmiş yiyeceklerden mümkün olduğunca uzak durmanız; en azından tüketimini sınırlandırmanız beyin sağlığınızı iyileştirerek beyin sisi yaşamanıza engel olabilir.

Beyin sağlığı konusunu ele aldığımız diğer yazılarımıza da göz atmak isterseniz aşağıdaki linklere tıklayabilirsiniz:

Beyin sağlığını olumsuz etkileyen günlük alışkanlıklar
Zekanızı geliştirmenin bilimsel olarak kanıtlanmış yolları
Beynimiz hareketlerimizi hangi merkezden koordine ediyor?
Beyin ile ilgili kitaplar: Sizi keşif dolu bir yolculuğa çıkaracak 9 kitap

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale