X

Beyin sağlığını olumsuz etkileyen günlük alışkanlıklar

Bilişsel becerilerimizi geliştirmek, zeka seviyemizi yükseltmek, beyin sağlığımıza iyi bakmak için neler yapmamız gerektiğini az çok biliyoruz. Egzersiz yaparak, sağlıklı beslenerek, bulmaca çözmek gibi beyin egzersizlerine rutinlerimizde yer vererek; kısaca iyi yaşam alışkanlıklarıyla ve bilişsel becerileri destekleyen stratejik oyunlarla beynimize iyi gelen bir şeyler yapmayı deneyebiliyoruz. Peki ya vücudumuzun en önemli organı olan beynimize zarar veren alışkanlıkları biliyor muyuz? Teknolojiye olan bağlılığımız, sosyal medya hesaplarımızdan kopamayışımız, modern çağın bir zorunluluğuymuş gibi görünen ‘multitasking’ten vazgeçemeyişimiz ‘beyin sağlığı’mızı nasıl etkiliyor dersiniz? İşte beyin sağlığını olumsuz etkileyen günlük alışkanlıklar:

Çok fazla oturmak

Araştırmalara göre ortalama bir yetişkin günde yaklaşık altı buçuk saat oturuyor ve bu eylemin beyne nasıl zarar verdiğini bilmeden devam ediyor. 2018 yılında yapılan araştırma, çok fazla oturmanın beynin hafızayı kontrol eden bölgesinde olumsuz değişikliklere neden olduğuna dikkat çekiyor. Araştırmadaki katılımcıların oturma alışkanlıkları ve hafızaları incelendiğinde daha uzun süre oturanlarda bilişsel gerileme, zayıf hafıza ve unutkanlık belirtileri olduğu ortaya çıkıyor. Eğer masa başı bir işiniz varsa veya gün boyunca uzun saatler oturmanız gerekiyorsa telefonunuza ayağa kalkmak için hatırlatmalar ekleyebilir, günlük egzersizlerinizi artırabilir, hareket etmeyi alışkanlık haline getirebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Çok oturmak, egzersiz yapsanız bile sağlıksız olmanıza neden oluyor

Sürekli bilgi akışına maruz kalmak

Beyninizin tipik bir günde baş etmek zorunda kaldığı tüm verileri düşünün. Tahminen kaç dersiniz? Şimdi bu sayıyı anne babanızın sizin yaşınızdayken uğraşmak zorunda kaldıkları günlük bilgiler ile karşılaştırın. Sonuç çok açık, değil mi? Hepimiz gün içinde sürekli olarak uyaranlara maruz kalıyoruz; e-mailler, bildirimler, Instagram hikayeleri, TikTok videoları, podcastler, 24 saat canlı yayın… Bu sürekli veri akışı, beynin işlemesi gereken bilgiyi giderek artırdığından herhangi bir bilgiyi verimli bir şekilde almasını neredeyse imkansız hale getirebiliyor. Bu nedenle zaman zaman sosyal medya hesaplarınızdan, bilgisayar ekranından uzaklaşarak beyin sağlığınızı koruyabilirsiniz. Bildirimlerinizi kapatın, mailleri sessize alın. Göreceksiniz ki çok daha iyi hissedeceksiniz.

Gereğinden fazla yalnız zaman geçirmek

Yalnızlık, şüphesiz ki zaman zaman hepimizin ihtiyacı ancak fazlası beyne zarar. Sosyal bir varlık olan insanın, diğer insanlarla birlikte olması iyi oluşu olumlu yönde etkilediği kadar beyin sağlığı için de oldukça önemli. 2021 yılında yapılan bir araştırma, daha az sosyalleşen insanların beyinlerinde bilgiyi işlemekten sorumlu maddenin daha az olduğuna dikkat çekiyor. Michigan Üniversitesi‘nde yapılan benzer bir araştırma, günde sadece 10 dakikalık yüz yüze konuşmanın bile bilişsel performans ve hafızada belirgin iyileşmelere yardımcı olabileceğini ortaya çıkarıyor. Sosyal medya hesaplarındaki arkadaşlıklar, sosyalleşme ihtiyacını karşılamadığı için beyin gelişimine de katkıda bulunmuyor. Bu yüzden dışarı çıkmalı, yeni ortamlara dahil olmalı, yeni insanlarla tanışmalı veya sevdiklerinizle daha fazla zaman geçirerek sosyalleşme zamanlarınızı artırmalısınız.

İlginizi çekebilir: Yalnızlığın fiziksel sağlık üzerindeki etkileri

‘Multitasking’ten vazgeçmemek

Aynı anda birden fazla işle ilgilenmek, çağın getirdiği zorunlu bir beceriymiş gibi gelebilir ve siz de bu konuda harika olduğunuzu düşünüyor olabilirsiniz. Ancak, yanıldığınız bir nokta var; multitasking birçok insanın iddia ettiğinin aksine pek verimli değil. Sebebi ise beyni köreltiyor olması. Nörobilim alanındaki uzmanlar, insan beyninin çoklu görevler konusunda çok da başarılı olmadığını ve aynı anda birden fazla işle uğraşmanın bilişsel maliyetleri olduğuna dikkat çekiyor. Gresham College‘da yapılan bir araştırmaya göre, bir göreve konsantre olmaya çalışırken başka bir işle de uğraşıyor olmak IQ seviyesini düşürebiliyor. Önemli bir rapor hazırlarken bir yandan maillerinizi kontrol etmeniz beyninize zarar vermenin yanı sıra veriminizi düşürebilir. Bu nedenle işlerinizi mümkün olduğunca bir sıraya koyup ve her birini teker teker ele alıp odaklanma becerinizi artırırken beyin sağlığınızı destekleyebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Bir şeye odaklanın: Multitasking’i durdurarak daha verimli olmanın yolları

Kulak sağlığını önemsememek

Birçoğumuz, beynin komşuları olan kulakların bilişsel sağlıkla olan ilişkisini gözden kaçırabiliyoruz. Ancak, üzerine biraz düşündüğümüzde kulaklarımızın beynimizin dış dünyadan bilgi almasını sağlayan en önemli aracılardan biri olduğunu fark edebiliriz. Araştırmalar, Amerika’da dört yetişkinden birinin gürültüye bağlı işitme kaybı belirtileri gösterdiğine ve işitme kaybının diyabet ve kanserden sonra üçüncü kronik sağlık sorunu olduğuna dikkat çekiyor. Öte yandan, yaşlı yetişkinlerdeki işitme kaybının Alzheimer ve beyin dokusu kaybı gibi beyne ilişkin sağlık sorunları ile ilgili olduğu da ortaya çıkıyor. Bu nedenle kulak sağlığına özen göstermek oldukça önemli. Kulaklarınıza iyi bakmak ve dolayısıyla beyin sağlığınızı korumak için uçaklarda gürültü önleyici kulaklık takabilir, çim biçme, inşaat sesi gibi rahatsız edici seslerin bulunduğu ortamlardan mümkünse uzaklaşabilir, elektronik cihazlarınızdaki bildirim seslerini kısabilir ve gün içinde sessizliğin tadını çıkarmak için gürültüsüz molalar verebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Yeni favori aktiviteniz olmaya aday bir kavram: Aralıklı sessizlik

Devamlı olumsuz bir tavır takınmak

Olumsuz düşünceler, zaman zaman hepimizin zihnini ele geçirebilir ancak bir olumsuz düşüncenin bile bataklık gibi bizi içine çekip katlanarak büyüdüğünü ve beraberinde başka olumsuz düşünceleri de getirdiğini fark etmek şart. Hele bir de bu olumsuz düşüncelerin ortaya çıkma sıklığı ‘zaman zaman’dan çok daha fazla ise tehlike çanları çalıyor demek. Çünkü, araştırmalara göre olumsuz düşünceler sadece karanlık bir ruh yaşamamıza değil aynı zamanda beyin sağlığımızın da riske girmesine neden oluyor. Alzheimer’s & Dementia Dergisi’nde yapılan bir araştırma sürekli olarak olumsuz düşüncelere sahip olan 55 yaş ve üstü kişilerde biliş kaybı ve hafıza problemlerinin olduğunu ortaya çıkarıyor. Ayrıca, Alzheimer hastalığının belirtilerinin de katılımcılarda olduğuna dikkat çekiyor. Beyin sağlığınızı korumak için kendinizi olumsuz düşüncelerden uzaklaştırabilir, sahip olduklarınıza odaklanmak için şükran günlüğü tutabilir, kaygıyı azaltmak için meditasyon ve nefes tekniklerinden yararlanabilir ve etrafınızı pozitif insanlarla sarabilirsiniz.

Kaynak: psychologytoday, aarp, harvard.health

İlginizi çekebilir: Zekanızı geliştirmenin bilimsel olarak kanıtlanmış yolları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale