X

“Ben Nazım” müzikaline dair bir inceleme

Zülfü Livaneli bu ülkenin önemli değerlerinden. Hem yaşadığımız coğrafyanın kültürüne hem tarihine sahip çıkışıyla bizim kuşak için her daim öncü isimlerden oldu. Bazen politik söylemleriyle ama sanat adına yaptıklarından da fedakârlık etmeden hep söyleyecek bir sözü vardı Livaneli’nin.

Bizim kuşak onu, önceki kuşakların romantizminden de biraz alarak bu gözle dinledi, “Bu adam neyi vurguluyor acaba?” diye kulak verdi. Çünkü zarifti, kibardı ve çalışkandı. Ayrıca yaptıklarıyla dikkat çekmeyi biliyor ve en önemlisi ise suya sabuna dokunuyordu. 

Nazım Hikmet ise benim içimde kanayan bir yaradır. Onu ölümsüzleştiren şiirlerini ne zaman duysam ya da onunla ilgili ne zaman bir etkinlik düzenlendiğini işitsem kaçırmamaya özen gösteririm. Onu anmak benim için elzemdir.

Editörüm Mehmet İlhan’la da bu özenin sonucu, Ben Nazım müzikaline katıldık ve kalabalıkla birlikte coşmanın tadını çıkardık. Kalabalık da Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nun kalabalığıydı.

 

20 Eylül akşamı saat 21.00’da başlayan, Mehmet Balkan rejisi ve hatırı sayılır koreografisiyle, Rengim Gökmen müzik direktörlüğü ve şefliğinde sahneye konan “Ben Nazım” müzikali, başarılı oyuncu Engin Hepileri’ye eşlik eden dansçılar, solistler, senfoni ve rock orkestrasından oluşan yaklaşık 130 kişilik bir ekiple binlerce sanatsevere unutulmayacak bir gece yaşattı. Soğuğa rağmen enerjisinden hiçbir şey kaybetmeyen orkestranın da bunda çok büyük payı olduğunu eski bir müzisyen olarak söyleyebilirim.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla halka açık ve ücretsiz olarak gerçekleştirilen prömiyerde alanı hınca hınç dolduran sanatseverler, temsilin sonunda ekibi dakikalarca ayakta alkışladılar. Zülfü Livaneli hem başta hem de finalde sahneye çıkarak alkışları artırdı. Bizim naçizane gözlemimiz, seyircinin Livaneli’yi daha fazla görmek istemesiydi. Bu sebeple “Acaba sadece besteler kısmında değil, Livaneli söyleyenler arasında da olsaydı kötü mü olurdu?” diye bir düşünmedik değil. 

Her şey ve tüm müzisyenler tabii ki harikaydı ama nostaljik olması bakımından Livaneli’nin de sahnede, en azından birkaç şarkıda sesini duymak çok güzel olabilirdi. Bu onu tüm sevenlerinin hayranlıklarına hayranlık katardı. Belki sonraki gösterimler için bu tür bir düzenleme de yapılabilir, neden olmasın…

Diğer gösterim tarihlerini muhakkak kaydedin diyerek yazımı burada sonlandırıyor ve prömiyerden son haber olarak da kimlerle olduğumuzu not düşüyorum. Prömiyerde Canan Kaftancıoğlu, Dilek İmamoğlu, Beyza Şekerci, Mustafa Taviloğlu, Alper Saldıran, Altan Gördüm, Nergis Öztürk, Murat Meriç, Doğan Yıldırım, Sedef İybar, Belgin Akın, Özlem Başoğlu, Tuna Öztürk, Esin Demirören, Can ile Özlem Zehebi, Albert ve Şeli Elvaşvili gibi davetliler de “Ben Nazım” ekibini yalnız bırakmadı.

“Ben Nazım” ekibini yalnız bırakmamak belki de günümüzde artık Nazım’ı yalnız bırakmamak olduğundan Nazım Hikmet’i anmak için bu gönül birlikteliğinde buluşmak dileğiyle… Sezon içindeki diğer sahnelenme tarihlerini not etmek isteyenler en güncel bilgiye Instagram’daki @bennazimmuzikali sayfasından ulaşabilirler.

İyi seyirler ve dinlemeler!

Fotoğraflar: Mehmet İlhan

İlginizi çekebilir: Ormanda çevre dostu bir festival: MDA Festivali ve düşündürdükleri

Günsu Özkarar: 1987 Ankara doğumluyum. 2008 yılında Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Viyola Ana Sanat Dalı’ndan mezun oldum. Ardından İsviçre’de Hocshule der Künste Bern’de yüksek lisansımı tamamladım. Yüksek lisansım sırasında Orchester der HKB, Schweizer Jugend Sinfonie Orchestra, The Women Orchestra of Switzerland’da çalarak, Christopher Warren­Green, Bruno Weil, Daniel Klajner, Jos van Immerseel, Kai Baumann gibi orkestra şefleriyle Avrupa’nın farklı şehirlerinde konserler verme deneyimi edindim. Tatjana Masurenko, Michael Kugel, Ruşen Güneş, Çetin Aydar, Danel Quartet, Marco Misciagna, Michel Michalakakos, Apple Hill Quartet, Siegfried Führlinger gibi hocaların ustalık sınıflarına katıldım. The World Youth Orchestra, The World Orchestra, Greek Turkish Youth Orchestra, Bilkent Youth Symphony Orchestra, Bilkent Youth Virtuosos, Jungenc Philharmonic Orchestra, AIMA Festival Orkestrası gibi ensemble/ orkestralarda ve Young Euro Classic, Schloss/Beuggen International Music Fest, Schlern International Music Fest, Bayreuth Youth Talented Artists ́s Music Fest, The Turco-British Association Bach Günleri, Datça Uluslararası Müzik Akademisi, T.R.N.C. Malta Dostluk Günleri, Klasik Keyifler Oda Müziği Festivali, Uluslararası Istanbul Müzik Festivali, Uluslararası D - Marin Klasik Müzik Festivali, AIMA Ayvalık Müzik Festivali ve Cervo International Music Fest gibi etkinlik ve festival konserlerinde yer aldım. İstanbul’a taşındıktan sonra CRR, AIMA Orkestrası, Orkestra Sion’da çalıştım. Ayrıca İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda Doçent Beste Tıknaz Modiri ile Sanatta Yeterlilik çalışmalarımı tamamlayarak, Okan Üniversitesi’nde öğretim görevliliğine başladım. Bitirme tezim “Tarihsel Süreçte Gelişen Viyola Ekolleri” kitap olarak yayınlandı. Trio Pax, Trio Tını gruplarının yanı sıra Okan Üniversitesi Orkestrası’nda üç yıl öğretim görevlisi olarak çalıştım. Psikoloji ve edebiyat her zaman ilgi alanım oldu. Çeşitli yaratıcı yazarlık kursları ile birlikte psikanaliz de gördüm ve bu sürecin ardından farklı dergilerde yazılarım yayınladı. Şimdi Milliyet Sanat, SanatAtak dergilerinde düzenli yazmaktayım ve Mayıs'ta İkinci Adam Yayınları’ndan çıkacak Küflü Virgül isimli ilk öykü kitabımı beklemekteyim.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale