X

Tüm sıfatlarından sıyrılıp “Ben benim” diyebilir misin?

Sayamayacağımız kadar çok sıfatımız olur hayatımız boyunca, ismimizin önüne bir sürü özellik takarız, bir sürü tanıma boyun eğeriz. Evet, hadi itiraf edelim hoşumuza bile gider değil mi? A kişinin eşi olarak anılmak örneğin veya sadece B’nin müdürü olmak, bir kurul üyesi olmak örneğin. C’ nin ablası olmak, D’nin kız kardeşi olmak, E’nin ağabeyi olmak… Sonra tabii ki hayatın bizim için hazırladığı başka sürpriz sıfatlar da bulunur örneğin boşanmış bir adam olmak, aldatılmış bir kadın olmak, terk edilmiş bir nişanlı olmak, belki hatırlanmak bile istenilmeyen kız arkadaş olmak, tek başına çocuk büyüten bir anne olmak vardır. Sonra yardıma muhtaç olan olmak vardır…

Bir sürü sıfat sayabiliriz, hepsi farklı yükleriyle gelirler.

Böyle bir sürü sıfat sayabiliriz, hepsi farklı yükleriyle gelirler. Kapılarımızı (ne yazık ki) sonuna kadar açmış oluruz. Dul bir kadın olmak vardır, hayatın devam ettiğini unutturmak istercesine sarılırız bu tanımlarımıza.

Sonra A şirketinde yönetici olmak vardır ya sokağa adım attığımızda ne olur o muhteşem sıfatımız bizimle birlikte yürüse değil mi? Öyle özümseriz ki (ne yazık ki) bu bizim hayat tercihimiz olacaktır değil mi, sadece güzel bir semt kuru fasulyecisine gitmek bile sorun olur. Neden diyeceksiniz çünkü biz B yöneticisi olduğumuz için bu gibi durumlardan haz almamamız bu gibi ortamlarda bulunmamamız kısacası insan olmamamız gerekir değil mi?

Ben bu yazımda bambaşka bir şey yapalım istiyorum. Her yazımı sizlerle birlikte çıktığımız bir macera olarak görüyorum aslında. Ama bu sefer öyle olsun ki benimle yüksek sesle söylemenizi istiyorum. Bu yazı sadece olduğumuz kişi olmaya gidecek; hak ettiğimiz gibi, başka sıfatlar ile tanımlanamayacağı gibi ve hayata nasıl sıfatsız geldiyse, A, B veya C olmadan önce sadece kendimiz olarak, ‘ben’ olarak geldiysek öyle olmak üzere kuracağım cümleleri neredeyseniz yüksek sesle kendi kendinize armağan etmenizi diliyorum…

Eğer o güzel ben varlığınızı bir yerlere gömdüyseniz, uzun zamandır bir kere bile dönüp bakmadıysanız veya son dönemde bir yerlerde ona nasıl olduysa veda bile ettiyseniz bugün ona kocaman sarılmak vaktidir; ben benim…

Şimdi yüksek sesle, tüm dikkatinizle okumanız üzere;

Ben benim… Ben korkularım değilim. Ben bana biçilen hiçbir tanım değilim. Ben büyük değilim. Ben küçük değilim. Ben başarısız değilim. Ben başarılı değilim. Ben güzel değilim. Ben çirkin değilim. Ben iyi değilim. Ben kötü değilim. Ben sadece olduğum gibiyim, ben benim…

Ben sadece olduğum gibiyim, ben benim…

Ben kaybeden değilim. Ben yitirdiklerim değilim. Ben kazandıklarım değilim. Ben bankadaki hesabım değilim. Ben param kadar düşündüğünüz değilim. Ben param olmasa da benim. Ben dünyanın tüm bolluklarıyla birlikte bu dünyaya gelenim. Ben bolluğun kendisiyim. Ben üretenim. Ben sadece olduğum gibiyim, ben benim…

Ben ölüm değilim. Ben ölümlü değilim. Ben son bulacak olan değilim. Ben ölümden korkan değilim. Ben sahip olduklarımı yitireceğim diye hayatı yaşamaktan geri duran değilim. Ben dünyanın bana yüklediği bağımlılıklarım değilim. Ben evlerimin sayısı ile ölçülebilir değilim. Ben bir gün öldüğümde bu dünyada hala var olacağımı bilmiyor değilim. Ben enerjiyim. Ben en başından beri burada olanım. Ve sonuna kadar bulada olacak olanım. Ben sadece olduğum gibiyim, ben benim…

Ben diğerlerinden ayrı değilim. Ben diğerlerinden üstün değilim. Ben diğerlerinden daha kötü değilim. Ben diğerlerinden daha iyi değilim. Ben başkasına göre daha fazla olan değilim. Ben başkasına göre daha az olan değilim. Ben diğerlerine göre daha mutlu bir hayatı hak eden değilim. Ben diğerlerine göre daha mutsuz bir hayatı hak eden değilim. Ben daha şanslı değilim. Ben daha şanssız değilim. Ben karşılaştırılabilir bir ölçü değilim. Ben başkasına göre daha iyi olduğumda sevinecek değilim. Ben başkasına göre daha kötü olduğumda üzülecek değilim. Ben dengeyim. Ben her daim ne olduğumu bilen benim. Ben saf enerjiden ibaretim. Ben güzelliğim. Ben sadece olduğum gibiyim, ben benim…

Ben fiziksel olarak dokunulmayana kalbiyle dokunanım. Ben hayalleriyle geleceği yapanım.

Ben aldatılan değilim. Ben aldatan değilim. Ben sevilen değilim. Ben seven değilim. Ben aşk acısı çeken değilim. Ben aşkta aradığını bulamayan değilim. Ben aşkta aradığını bulmuş olan değilim. Ben arayanım. Ben sevgi ile gelenim. Ben gerçek sevginin almak ve vermek olmadığını bilenim. Ben sevgiyi verenim. Ben karşılık beklemeden sevebilenim. Ben sevdiğimde karşılık buldum diye bunu sevgi zanneden değilim. Ben ham olanım. Ben sevgiyle pişmeye hazır olanım. Ben dünyanın yaradılışından bu yana olmuş olanım. Ben sevgiyim. Ben sevgiyle gelenim. Ben sevgiyi soluyanım. Ben sevgiyi büyütenim. Ben sevgisiz söz söyleyemeyenim. Ben sevgisiz adım atamayanım. Ben sadece olduğum gibiyim, ben benim…

Ben bu beden değilim. Ben bu bedene sarılıp kalacak kadar bağımlı değilim. Ben bu bedenin ötesine geçemeyecek değilim. Ben bu beden bittiğinde bu dünyadan silinecek değilim. Ben zamanı bedenle sınırlı olan değilim. Ben bedenin sınırlarından çok daha öteyim. Ben ruhum. Ben içimde yanan kocaman kalbim. Ben düşünceden doğanım. Ben fiziksel olanın çok daha ötesine geçmeyi bilenim. Ben fiziksel olarak dokunulmayana kalbiyle dokunanım. Ben hayalleriyle geleceği yapanım.

Ben bilincinin gücüyle dağları yerinden oynatanım. Ben cesaretim. Ben güçlü olanım. Ben güçsüz olanım. Ben her şeyin özüyüm. Ben her şeyin özündeki ikiliği görenim. Ben olduğum gibi olanım. Ben sadece burada olduğum gibi olan benim. Ben kendimi olduğum gibi kabul edenim. Ben bu güzel beni sonuna kadar sevecek olanım. Ben her ne olursa olsun yola devam edecek olanım. Ben aşkım, ben sevgiyim, ben rüyayım, ben güzelim, ben çirkinim, ben kırılanım, ben yeniden yapanım, ben hayal edenim, ben hayalleri yıkılanım ben yolum; ben işte böylece olduğum gibi zamanı geldiğinde su olanım; sonra yağmura karışanım…

Ben sadece olduğum gibiyim; ben benim…

 

İlginizi çekebilir : Açılmayan kapılar ve aşılmayan duvarlar: Hayatın bize çizilmiş sınırları gerçek mi?

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit

Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale