X

Beige flag (bej bayrak) nedir, ilişkilerin kaderini belirleyebilir mi?

Kırmızı, yeşil ve hatta sarı bayraklar konseptlerine artık birçoğumuz aşinayız. Özellikle romantik ilişkiler söz konusu olduğunda ilişkinin devamı hakkında önemli sinyallere işaret eden bu bayraklara, son zamanlarda bir yenisi daha eklendi; beige flags yani bej bayraklar. Peki, bu bayraklar neyi anlatıyor veya hangi davranışlar bu bayraklara örnek teşkil ediyor? Gelin, TikTok’ta hızla yayılan ve #beigeflags etiketi ile milyonlarca görüntülenme ve beğeniye sahip olan bu terimin ilk nasıl ortaya çıktığını ve sosyal medya kullanıcılarının hangi durumları bej bayrak olarak değerlendirdiğini yakından inceleyelim.

Beige flag (bej bayrak) ne demek?

Bej bayraklar teriminin ilk kez @itscaito adlı bir sosyal medya fenomeni tarafından kullanıldığı biliniyor. Bu kullanıcı, flört uygulamalarında gördüğü ‘potansiyel bej bayrakların’ videolarını paylaşarak, ‘çok sıkıcı olduğunuzun işaretleri’ diyor ve daha sonra bu akım TikTok’ta yayılmaya başlıyor. Diğer sosyal medya kullanıcıları da bu akıma ayak uydurarak olası ‘bej bayrak’ olarak değerlendirdikleri davranışları, takipçileri ile paylaşıyor. Ancak, kafa karıştırıcı olan şu ki bej bayraklar, kırmızı, sarı ve yeşil bayraklar gibi belli başlı, herkesin ortak paydada buluştuğu durum ve davranışları içermiyor, çok daha öznel.

Kısaca hatırlatmak gerekirse; kırmızı bayraklar (red flags), bir kişinin ilişkinin o anki evresinde ve geleceğinde sorun yaratabilecek, tehlike arz eden durum ve davranışları içeriyor. Yeşil bayraklar (green flags), kırmızı bayrakların tam tersi olarak ilişkinin sağlıklı ve uyumlu olduğunu, başarılı bir şekilde devam edeceğini gösteriyor. Sarı bayraklar (yellow flags) ise dikkatli olunması gereken, ‘olası’ kırmızı bayraklara dönüşebilecek durumları simgeliyor. Şöyle ki partneriniz kişisel sınırlarınızı ihlal ediyorsa bu bir kırmızı bayrak olabilir, ilişkinizde eşit sorumluluklar paylaşıyorsanız bu yeşil bayraklara örnektir, birlikte uzun vadeli planlar yapamıyorsanız bu da sarı bayrak olarak değerlendirebilir. Bej bayraklar ise bunlardan hiçbiri değil…

Çünkü, bej bayrakları olumlu ya da olumsuz, iyi ya da kötü gibi değerlendirmek pek mümkün değil. En açıklayıcı tanımlardan birini Nice Healthcare Klinik Direktörü Dr. Allison Fossella yapıyor ve şöyle diyor: “Bej bayraklar, doğası gereği olumlu veya olumsuz olmaktan ziyade genellikle tarafsız olarak değerlendirilebilir. Kırmızı ya da yeşil bayraklar gibi işaretler ilişkilerin değerini ve geleceğini belirleyebilir, ancak bej bayraklar daha öznel alanlara girer. Fayda sağlamaz ama toksik bir özelliği de çağrıştırmaz. Daha çok tuhaf ya da ilgi çekici alışkanlıklara işaret etmek için kullanılır.”

Hangi davranışlar bej bayrak olabilir?

Öznel değerlendirmeler ve yorumlar içermesinden dolayı bej bayrakları, diğer bayraklar gibi tanımlamak ve örneklendirmek pek kolay değil. Çünkü, bu konuda herkesin kafası biraz karışık. Birinin ‘bej bayrak’ olarak nitelendirdiği bir davranış, bir başkası için aynı sinyale işaret etmiyor olabilir. Ayrıca, bej bayrakların bir kısmı kişilerin karakteristik birtakım özelliklerini içerebileceği gibi sarkastik yaklaşımları ya da tuhaf alışkanlıkları da barındırabiliyor.

Gelin, örneklere bakalım. Mesela, herkesin doğum gününü hatırlamak, her sabah aynı saatte birebir aynı olan bir kahvaltı yapmak, ebeveynleri ‘anne-baba’ yerine isim soy isimleriyle kaydetmek gibi durumlar TikTok kullanıcılarının ‘beige flag’ olarak etiketledikleri paylaşımlar arasında. Bazıları ise bu bej bayrakları, sinir bozucu alışkanlıklar ya da ‘bej kılığına giren’ kırmızı bayraklar olarak tanımlıyor. Yani, neyi-nasıl yorumlayacağınız ve bej bayrak etiketlemelerine karar vermeniz tamamen sizin yaklaşımınıza, hayat görüşünüze ve tarzınıza bağlı. Diğer renk bayraklarla kıyaslamak belki bej bayrakları daha net ayırt etmenize yardımcı olabilir:

  • Bej bayraklar vs. sarı bayraklar: Bej bayraklar genellikle ilişkininin gidişatı hakkında bir ipucu taşımaz. Çünkü, biri bej bayraklardan birine kafasını çevirip yoluna devam ederken, yani hiç oralı olmazken, bir başkası için o bej bayrak büyük bir sorun teşkil ediyor olabilir. Bu nedenle, kesin olarak bir ilişkinin devamına karar veren bir sinyal olduğu söylenemez. Örneğin, partnerinizin çamaşırları çamaşır makinesinden çıkarırken katlayarak sepete koyuyor, sonra tekrar açıp çamaşır kurutma askılarına asıyorsa bu sizin için takılacağınız bir konu olmayabilir. Ancak, bir başkası için bu, ekstra detaycılık, mükemmeliyetçilik ya da titizlik olarak nitelendirilebilir ve bu da kişiyi, karşısındakinden uzaklaştırabilir. Sarı bayraklar ise bej bayrakların aksine biraz daha ciddi ve genel geçer durumları içerir. Ve çoğunlukla bej bayraklardan daha endişe vericidir ve bejin aksine kırmızıya daha yakındır. Daha açıklayıcı bir cümle ile bej bayraklar, nötr iken, sarı bayraklar kırmızı bayrakların öncüsü olabilir. O yüzden renk olarak bej ve sarı birbirine yakın görünse de anlam ve içerik olarak pek ilişkili olmadıklarını söylemek mümkün.

  • Bej bayraklar vs. yeşil bayraklar: Peki, bej bayraklar yeşil bayraklara dönebilir mi, diye merak ediyor olabilirsiniz. Hemen bir ışık tutalım. Aslında bu sorunun net bir cevabı yok. Bej bayrakların mutlaka iyi ya da kötü olması gerekmediğinden, yeşil bayraklara dönüşebilirler ya da dönüşmeyebilirler. Örneğin, sevgi ve saygı dolu bir ilişkiniz varsa partnerinizin sahip olduğu ‘tuhaflıkları’ siz de bir süre sonra takdir etmeye ya da benimsemeye başlayabilirsiniz. Yukarıdaki örnekten yola çıkacak olursak her gün aynı kahvaltıyı yapmak başta garip gelse de belki zaman geçtikçe siz de partnerinize katılabilirsiniz.
  • Bej bayraklar vs. kırmızı bayraklar: Bej bayrakların kırmızı bayraklar olup olmadığı ya da kırmızı bayraklara dönüşüp dönüşmeyeceği de ayrı bir merak konusu. Kimileri için bej bayraklar ‘tuhaf ama sevimli’ farklılıklar olduğu için bu bayrakların yeşile dönme ya da nötr kalma ihtimali daha fazladır. Ancak, kişiye ‘fazla’ gelen ‘ağır’ gelen ya da fazlasıyla ‘cringe’ gelen bej bayraklar varsa, bunlar bir süre sonra kırmızıya dönüşerek ilişkinin geleceğini olumsuz etkileyebilir. Örneğin, partneriniz evcil hayvanını dışarıya çıkardığında dışkısını poşete koyup atmıyor, bırakıp gidiyorsa bu sizin için çok büyük bir problem teşkil ediyor olabilir ve bu örnekten yola çıkarak olası farklı senaryolar için de kafanızda olumsuz durumlar yaratabilirsiniz. Sonunda da partnerinizden uzaklaşabilir, belki de ayrılmayı düşünerek kırmızı bayrağa dönüşen bir bej bayrakla kalabilirsiniz. Ancak, bir başkası için bu durum çok takacağı bir konu olmadığı için kırmızı bayrağa da dönüşmez ve nötr bir durum olarak kalmaya devam eder…

Kısacası, bej bayrakların hangi bayrak rengine daha yakın olduğu ya da bir ‘bayrak’ yani sinyal olup olmadığı tamamen kişilerin öznel yargılarına bağlıdır. O yüzden bej bayrakları listelemek ya da kategorize etmek pek mümkün değildir. Yani, yorum tamamen size kalmış diyebiliriz.

Ama yine de daha fazla örnek görmek isterseniz hemen ekleyelim… Belki komik belki tuhaf bulacağınız bazı bej bayrak etiketlemelerini sizler için bir araya getirdik. İşte TikTok’tan beige flags paylaşımları… Bakalım size de ‘bej’ gelecekler mi?

@lexil012

cash is not money #beigeflag

♬ original sound – Lex♬ original sound –

Sonuç olarak, bej bayraklar doğrudan ilişkinizin geleceğine dair bir şey söylemese de, size genel olarak ilişkinizin nasıl gittiğine dair ipuçları verebilir. Ya da partnerinizin bilinmeyen yönlerini keşfetmenize yardımcı olabilir.

@sk_marwa

kind of embarrassing #fyp #beigeflag #foryou

♬ Summer Background Jazz – Jazz Background Vibes♬ Summer Background Jazz –

Bu konuda daha fazla bilgi edinmek isterseniz aşağıdaki yazılarımıza da göz atabilirsiniz:

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale