X

Bedenimiz gurumuzdur: Zihin dışarılarda dolaşmayı sever, beden ise hep şimdi ve buradadır

Ben de çoğu çocuk gibi fiziksel aktiviteleri seven, bolca hareket eden, “Bu kız enerjisini atsın” diye bir spor ve bir dans kursuna yazdırılmış bir çocuktum. Sonrasında hem göze çarpan bir yeteneğim olmadığından hem de okul başarımı etkiler diye hayatımda bu başlıkların yeri yavaş yavaş azaldı. Yeriniyse “leb” demeden leblebiyi anlama, soruları hızlı çözme ve aynı zamanda sorunlarla baş etme gibi yeni konular doldurdu. Yıllar hızla geçti, ben üzerime düşenlerin bazılarını yapmış, bazılarının gerisinde kalmış bir yetişkin olarak bir gün hayatta her ne ile karşılaşıyorsam onu sadece zihnimle çözmeye çalıştığımı fark ettim. Böyle yazınca ne kadar da normalmiş gibi geliyor kulağa değil mi? Maalesef söylemeliyim ki doğal olan bu değil.

Modern hayat içinde zihinsel aktiviteler o kadar değer görüyor ki bulduğumuz bir fikir, attığımız bir mail bedenimizle yaptığımız bir şeyden çok daha fazla takdir görüyor. Ben de farkındalık çalışmalarıyla karşılaştığım ve danışmanlık için eğitim almaya başladığım günden beri bedenle yapılan pratiklere karşı hep mesafeliydim. Her şeyi zihnen kavramak ve aklımla bulduğum çözümlemelerle ilerlemek istiyordum. Fiziksel olarak hareket etmenin değerini ancak sağlığımız için kendimize yapacağımız bir iyilik olarak biçiyordum. Bu inancımın tam olarak ne zaman değiştiğini hatırlamasam da artık bedenimizin kendimize doğru yaptığımız yolculukta en büyük eşlikçimiz olduğuna eminim.

Meditasyon çalışmalarında dikkatimizi kendimize çevirmenin en kolay takip edilen ve uygulanan metodlardan biri olması şaşırtıcı değil. Bu pratiklerde ilerledikçe dikkatimizi düşünce ve duygularımıza vermek ve gözlemci perspektifinden hayatın akışına bakmak kolaylaştıkça, bize de çalışmalarda derinleşmek için bir alan açılıyor. Beden bize fark ettirerek veya alttan alta o kadar çok şey öğretiyor ki bedenimizle bağlantımız ne kadar güçlüyse algımızın da o kadar ilerleme şansı yakalayacağına inanıyorum.

Mesela, sabah uyandığında boynunun tutulduğunu fark ettiğini hayal et lütfen. Pek de aşina olmadığın bu kasların, dokuların veya omurlarının her gün senin iyiliğin için nasıl çalıştığını kavrayabilir misin şimdi? Bu ağrı günlük hareketlerini ne kadar kısıtlasa da, sohbetlerine konu olsa da hayat akacak değil mi? Ve sen birkaç gün sonra bu acının kaybolacağını bilerek hayatına devam edeceksin değil mi? Peki bu tutuma olgunluk diyebilir miyiz dersin?

Bence hayatta aradığımız sükunet ve bilgelik bu tavıra oldukça benziyor, geriye sadece karşılaştığımız tüm fiziksel, zihinsel ve ruhsal zorluklar karşısında bu bakış açısını korumak kalıyor. Ve bunu geliştirmeye çalışırken tüm yükü zihnimize vermek yerine bedenimizle daha yakından kuracağımız bir ilişkinin bizi rahatlatacağına yürekten inanıyorum. Zihin dışarılarda dolaşmayı severken, sonsuz bir olasılıklar denizinin içinde süzülürken beden hep şimdi ve burada. Farkındalık çalışmalarının da temeli bu değil mi, şimdi ve burada olmak? O zaman bize en yakın olan bedenimiz, gurumuz oluyor değil mi?

Guruna bir merhaba demek ister misin?

Namaste.

İlginizi çekebilir: Değişim bir süreçtir: Bazen başa döner, bazen ileri gidersin ama yol hep senindir

Seza Aslanbaş: ODTÜ Siyaset Bilimi Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun olduktan sonra 7 yıl kurumsal şirketlerde satış planlama ve pazarlama departmanlarında çalıştım. 2013 yılında dışarıdan her şey güzel görünürken sıkışmış hissettiğim ve hayatıma anlam aradığım zamanlarda meditasyonla tanıştım. Bireysel dönüşümüme katkısını gördükten sonra bu bilgileri daha çok öğrenmek, aktarmak ve paylaşmak için Türkiye ve Hindistan’da farklı hocalarla çalıştım ve hala çalışmaya devam ediyorum. 2016'dan beri zihnen bildiklerimizi kalpten hatırlamak niyetiyle meditasyon temelli bireysel seanslar, atölyeler ve grup çalışmaları yapıyorum. Aldığım farklı eğitimlerle kendi yolculuğumda bana iyi gelenleri birleştirerek bazen paylaşımlarla bazen hareketle bazen de sessizlikle farkındalığımızı destekleyecek alanlar sunuyorum. Online ve yüzyüze yaptığım çalışmalar hakkında bilgi almak ya da sadece tanışalım istersen bana seza.aslanbas instagram hesabımdan veya sezaaslanbas@gmail.com'dan bir merhaba diyebilirsin. Çokça sevgiler.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale