X

Bazen yol almak için yavaşlamak gerekir: Dur, dinle, dinlen

Hayat bir düzlem üzerinde, aynı ivmeyle yan yana dizilen noktaların birleştiği bir doğu şeklinde ilerlemiyor. Bir hızlanıyor, bir yavaşlıyoruz. Kimi zaman yükseliyor, kimi zaman doğrunun dışına taşıyoruz. Bazen aynı düzlemde bile kalmıyoruz. “An” dediğimiz noktaları kimi zaman birleştirip ortaya bir resim çıkarıyoruz, kimi zaman onları avuçlarımıza alıp saklamaya çalışıyoruz. Bazen bir cümleye son yapıyoruz. Bazen de ardından geleni karşılamak için üçünü art arda diziyoruz…

Şaşırdıklarımıza, korktuklarımıza, kızdıklarımıza, hatta sövdüklerimize bir çizgi çekip, oraya bir duygu bırakıyoruz! Adını koyamadıklarımıza, henüz anlamını bulamadıklarımıza, sebebini kavrayamadıklarımıza ve devamını merak ettiklerimize bir çengelle tutunuyoruz(?). Genellikle bu anlarda yavaşlıyoruz. Yavaşladığımız zamanlar aslında bir şey olan zamanlardır, rutinin dışında bir şey. Tüm duyularını kullanman, zihnini ve kalbini açman gereken zamanlardır. Olanı karşılayabilmek için açık olman gereken zamanlar…

Böyle zamanlarda bir şey oluyor; bir kayıp, bir kazanç, yer değiştirenler, yeni duygular, eski anılar, gelenler, gidenler yani hayatımızın gelir gider tablosunda değişen bir şeyler oluyor. Bu durumlarda hemen dip toplama bakma telaşına düşüyoruz. Hâlbuki zayiatın da kazancın da göstergesi dip toplam değil. Esasen dip toplam pek de değişmiyor; sen buradasın ve değerlisin. Değerinde bir azalış ya da artış olmuyor. Bu nedenle odağı doğru yere kaydırmak gerekiyor. Ne oldu, ne yaşadın/yaşıyorsun, nasıl hissediyorsun, ne düşünüyorsun?

Bu soruları sorabilmek için biraz sakinleşmek, hatta durmak gerekiyor. “Durmak” ne çok korktuğumuz bir eylem değil mi? Bize “durursan düşersin” diye öğretilmedi mi? Aslında “durursan düşersin” diyenler ile yokuş aşağı hızla gideni yol alıyor sananların yanılgıları ortak; hızlanmak her zaman yol almak değildir ve durmak seni yolundan çıkarmaz. Bazen harekete geçirilmiş bir plan pekâlâ durmayı gerektirir. Bazen durup o anda “kalmak” gerekir; anda kalmak yani o yaşadığın duyguda, o durumda kalmak.

Sonsuza kadar değil, sadece bir süre kalmak. Çünkü orada kalmayınca, o duygu yokmuş, o durum yaşanmamış gibi yapınca o –mış’lar seni engellemeye başlıyor. Hâlbuki yaşanan her ne ise, seni engellemek için değil, seni dönüştürmek için gerçekleşti. Olanı anlayabilmen, kendi dünyanda onu uygun yerine koyabilmen için kendi sessizliğinde kalmalısın bir süre. Bu süre çok değerli çünkü değişim burada başlıyor. Biraz kendine izin vermelisin, durmak için, dinlemek için, dinlenmek için. Sonra zaten geçecek, çünkü hayattaki diğer şeyler gibi bu da geçici. Hikâye bölüm bölüm akıyor ve sen sadece bir bölümün içindesin şu an. Çırpınmak yerine kendini suya bırakırsan daha çabuk yükseleceksin. Sonra yeni bölümü yazmaya başlayacaksın. Yeni bölümün zenginliği ise, bu bölümdekileri nasıl ekip biçtiğinle alakalı olacak.

Ekip biçtiklerin daha önce planladıkların olmayabilir. Hatta yeni bölümün başlayacağını düşündüğün zaman da planladığın gibi olmayabilir. Ama zaten öyle olmasına gerek de olmayabilir. Plan dediğin sadece sana ait bir şey ve hayattaki diğer şeyler gibi o da geçici. Planlar yeniden ve yeniden ve yeniden şekillenebilir. Ve planınla ilgili kimseye hesap vermek zorunda değilsin, kendinden başka. Ancak bu kısım önemli, kendine karşı dürüst olmalısın. Kendine verip tutamadığın sözlerin sorumluluğunu almalı, yeni planlar yaparken kendi ihtiyaçlarını ve isteklerini iyi anlamalısın.

Belli ki bir dönüşüm içindesin, yoksa yaşanan her ne ise, o yaşanmazdı. Bir şeylerin değişmesi kötü değildir. Sıradan diyalogların olduğu, her şeyin aynı kaldığı sahneler filmin en heyecanlı sahneleri değildir. Farklı bakış açıları kazandığın, hayatındakilere dokunduğun, seni aşağı çekenleri temizlediğin, kendine izin verdiğin ve yeniliklere doğru yola çıktığın zamanlar heyecanlı zamanlardır. Bunlarla ilgili tek sorun huzursuzluk vermeleridir çünkü bilinmezlikler bizi huzursuz kılar. Değişen şeyler olduğunda, insan yenisini anlayıp bilene kadar huzurlu hissetmez kendini.

O zaman da huzuru içimizde aramalıyız. Huzuru içerde bulmanın yolu ise, güvenmekten geçiyor. Dönüşüme, yeni çıkılacak yollara ve kendine güvenmen gerek. İçinde bulunduğun noktadan dilediğin yöne, dilediğin hızda gidebilirsin. İmkânlarını keşfetmelisin. İçinde bulunduğun bu zamanı, kendini ve ihtiyaçlarını dinlemeye ayırmalısın ve kendine inanmaktan vazgeçmemelisin. Bazen yeniden harekete geçmeden önce, şöyle bir ufka bakıp hayal kurmak yürünecek yolları ayağımıza getirir.

İlginizi çekebilir: Dinliyoruz, yaşatıyoruz ve aktarıyoruz: Hiç merak ettiniz mi, hayatınızdaki klişeler neler?

Ceyda Tepret: İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Mühendisliği bölümü mezunudur. Koç Üniversitesi’nde MBA eğitimi alıp, Madrid’deki IE Business School’da International MBA programında eğitimini tamamlamıştır. Pazarlama alanında bir kariyer tercih etmiştir ve bu alandaki çalışmalarına devam etmektedir. İnsan davranışları ve psikolojiye duyduğu ilgi onu koçluk eğitimi almaya yöneltmiştir. ICF sertifikalı profesyonel bir koç olarak, danışanlarına kendi yolculuklarında destek vermektedir. Pazarlama profesyoneli kimliğiyle marka hikayelerinin, profesyonel koç kimliğiyle de insan hikayelerinin peşindedir.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale