Batık maliyet yanılgısı yüzünden zaman, para ve enerjinizi yitirmeyin
Bir kitabı ya da filmi yarılayıp, sırf o ana dek harcadığınız zaman boşa gitmesin diye sevmediğiniz halde devam ettiğiniz oldu mu? Zamanla nefret ettiğiniz bir işe harcadığınız yılların sizi istifa etmekten alıkoyması da buna benzer. Bunları yapıyorsanız çoğu insan gibi sizin de aklınızın kar-zarar terazisi sürekli çalışıyor demektir. Fakat bu, her zaman yararınıza olmayabilir. Batık maliyet yanılgısı yüzünden zarar etmeyeyim derken çok daha değerli bir şeyi: Zaman ve enerjinizi kaybediyor olabilirsiniz.
Batık maliyet nedir?
Bir iş ya da eylem için halihazırda harcamış olduğunuz para, zaman ya da enerji “batık maliyet” olarak adlandırılır. İşin sonucundan bağımsız olarak siz vereceğinizi vermişsinizdir, kar edip etmemeniz maliyeti halihazırda harcamış olduğunuz gerçeğini değiştirmez. İşte bu noktada çoğu insanın aklında, işi sonuçlandırmazsa sermayesini heba etmiş olacağı düşüncesi vardır. Esnaf ve Zanaatkarlar Odası bu düşünceyi savunmak için gerekli finansal birikime sahip olabilir. Ancak hiçbir ekonomik terim, bir saatini izleyip nefret ettiğiniz bir filme (sırf o filmi seçerek yanlış bir yatırım yaptınız diye) devam etmeyi haklı çıkaramaz.
Batık maliyet yanılgısından kurtulmak için yapılacak ilk şey “Battı balık yan gider” diyen atalarımıza değil, “Zararın neresinden dönülse kardır” diyenlere hak vermek. Eğitimci ve ekonomi uzmanı Emily Guy Birken “Batık maliyet bir projeye devam edip etmeme kararınızı etkilememeli” diyor ve ekliyor: “Zaman ve para zaten harcanmıştır ve bu andan sonra zaten işin sonucunu etkileyemez.”
Sadece finansal bir terim değil
Batık maliyet yanılgısının finansal olmayan örnekleri hayatımızın her köşesinde mevcut. Üstelik ortada maddi bir hesap olmadığı için bu örneklere hak vermek ve bu davranışın yanılgı olduğunu düşünmek daha de daha kolay. Birkaç örnek vermek gerekirse:
- Nefret ettiğiniz bir işte çalışmaya devam etmek: Ekonomik krizlerin sık sık patlak verdiği ülkelerde yaşayan insanların iş güvencesi arayışı daha anlaşılır. Ancak araştırmalar gösteriyor ki ülkenin refah düzeyinden ziyade insanlığın ortak eğilimi olan batık maliyet yanılgısı, istifa etmeme kararını belirleyen en önemli etken. Bir işe yıllarını veren kişi bir noktada ondan nefret etse dahi yerinden kıpırdama cesareti gösteremiyor. Çünkü harcadığı yılların boşa gideceğini düşünüyor. Bu yatırımı çöpe atmayı göze alamadığından, çok daha fazla zamanı aynı işte geçiriyor.
- Mutsuz bir ilişkiyi sürdürmek: Mutsuz olduğunuzu biliyorsunuz ancak yıllardır sürüp giden ilişkinizi, sırf verdiğiniz bu emek yüzünden bitiremiyorsunuz. Son derece tanıdık bir durum bu. Böyle bir durumda önünüzdeki yılları ve bu yılların yanınızdaki insanla geçip geçmeyeceğini düşünebilirsiniz. Kar-zarar teraziniz her ne kadar 6 yılı gözden çıkarmayı anlamsız bulsa da, karşısındaki 30-40 yıl karşısında eğilmek durumunda kalacak.
- Artık hiç ilginizi çekmeyen hobinize devam etmek: Sırf alışkanlıktan satın almaya devam ettiğiniz pullar, üçüncü sezon bozmaya başlamasına rağmen az önce beşinci sezonuna başladığınız dizi, yarıda bırakamadığınız filmler, kitaplar ya da başka bir yerde olmayı tercih edeceğiniz halde sırf bileti yakmamak için gittiğiniz konser… O kadar çok örneği var ki zamanı boşa harcamanın!
- Eşya atamamak: İşte küçük evlerin büyük sorunu! Kendimize ya da evimize aldığımız, artık kullanmadığımız, giymediğimiz ve ortalıktan kaybolsa fark etmeyecek kadar önemsemediğimiz şeyleri elimizde tutmaya devam ediyoruz. Eski kulaklıklar (belki lazım olur), kapalı balkondaki koşu bandı (düzenli spora başlayacaksınız ya hani), akıllı telefonun icadıyla gözden düşen mp3 çalarlar, fotoğraf makineleri ve daha bir sürü alet edevat. Sırf zamanında şu an hatırlayamadığınız bir meblağ cebinizden çıktı diye size yük olan, toz tutan şeyler. Onları satmayı planlamaktan vazgeçmeniz ve hemen bir ihtiyaç sahibine vermeniz sizi kazanacağınızı düşündüğünüz paradan çok daha fazla tatmin edecek.
İlginizi çekebilir: Fazla zeka, her tür yatırımda ayağınıza dolanabilir
Kaynaklar:
Wisebread
Life Hack
Medium