Başkalarının onayına ihtiyacınız yok: Siz, size yetersiniz

Geçen gün çok yakın bir arkadaşımla buluştuk. Sohbet ediyorduk. Üç yaşında dünya tatlısı bir oğlu var ve şöyle bir anekdot anlattı: “Evde babası, ben ve oğlum otururken bir anda bize dönüyor ve ‘Hadi beni anlatın!‘ diyor ve bayağa bizim onun hakkında anlattığımız pohpohlayıcı hikayeleri sessizce ve ilgiyle dinleyip mutlu oluyor! Görmen lazım, çok komik!”

Tabii bunun üzerine ben şok oldum. “Nasıl yani? Bunu üç yaşındaki bir çocuk mu yapıyor?!

Evet sorma. Benim yüzümden oldu biraz sanırım. Bir de ben de öyleyim. Birisi bana benim hakkımda büyük, küçük fark etmez; olumlu şeyler söylediği an o günüm müthiş geçiyor. Ama aksi olduğunda da kötü bir gün geçiriyorum.

Peki bu şekilde yaşamak zor değil mi? Aslında başkalarının moduna göre yaşamış olmuyor musun? O an yanındakilerin keyfi yerindeyse ve pozitifse, evet, güzel şeyler duyuyorsundur, ama diyelim ki o gün yanında bulunan kişinin modu hiç yok kendince sebeplerince ve ters bir günü. İster istemez de sana yansıtıyorsa; senin günün başkalarının ruh haline göre heba mı olacak yani?

Evet haklısın tabii ama, bilmem hep böyle yaşadım bugüne kadar.

Eskiden ben de senin gibiydim ama sonra bu durumdan sıkıldım. Başkalarına bağlı yaşamak beni sıkmaya ve çok sınırlamaya başlayınca kendi kendime yollar ürettim bana iyi gelecek.

Mesela?

Mesela ‘Benim neye ihtiyacım var?’ diye soruyorum öncelikle kendime. O cevabın en başında iyi ve şefkatli, ilgili uyanmak geliyor. Uzun bir süredir nasıl uyanıyorum biliyor musun? Gözümü açtığım an yüksek sesle kendime GÜNAYDIN PRENSES diyorum. Bildiğim yataktan kendi kendime gülerek çıkmama yetiyor bu. İnan çok işime yarıyor, dene bak sen de.

Gerçekten mi? Çok komikmiş. Yanımda eşim varken bunu kendime sesli söylemem biraz komik olabilir.

Tamam o zaman kendi hayatına göre uyarla sen de. İçinden söyle istersen. Hem sonrasında dişlerimi fırçalamak için banyoya geçtiğimde aynada gözlerimin içine bakarak konuşmaya devam ediyorum. Orada da yapabilirsin bunu. Hele evden çıkarken son kez aynaya baktığımda neler diyorum tahmin edemezsin! Kapıdan çıkarken kendimi güzel, kendine güvenli, güçlü ve neşeli bir kadın olarak görerek dış dünyaya adım atıyorum ve gün böylelikle çok eğlenceli başlıyor benim için!

Vay be! Çok mantıklı. Deneyeceğim bunu.

Size bu durumun; kendime olan yaklaşımımım, kendi ihtiyaçlarımı kendim karşılamamın nasıl bir özgürlük sağladığını anlatamam. Neden başkalarının moduna göre hayatım şekillensin ki? Kendi hayatlarımızı kendimiz yaratmıyor muyuz? 

Sahip olduğum yaratım gücünü fark ettiğimden beri onu, bana en iyi gelecek şekilde kullanıyorum. Öncelikle kendime neye ihtiyacım olduğunu soruyorum günümü iyileştirmek için. Cevaplarıma göre de aksiyon alıyorum. Bu bazen kendime aynada gülümsemek oluyor, bazen üzgün hissettiğimde kendime şefkatle yaklaşıp yatıştırmak. O gün sizin için ihtiyaç her ne ise o. Bunun bir matematiği ve yolu yok aslında; oldukça kişisel.

Bazen bunu anlattığım kişilere bu durum komik geliyor. Zaten komik olmadığını söylemedim. 

Sonuca bakıyorum. İyi geliyorsa daha ne olsun! İşlevini yerine getiriyor. O zaman isterseniz bu “komik” duruma sabaha kadar gülelim. Ben varım! 

İşin özü ben diyorum ki, kimseye muhtaç olmadan özgürce yaşamak müthiş hafiflik sağlayan bir durum. 2,5 senedir buradan sizinle bana iyi gelen şeyleri paylaştığım için, bunu paylaşmamak olmazdı. Deneyin, bakın, görecekseniz. Hem sonra da arzu edenler bana yazsın. Merak ederim!

Nice sevgi dolu günlere.

Sevgiyle…

İlginizi çekebilir: Korkudan cesarete giden yol: Korkulara rağmen devam etmek

Gamze Baytan Meditasyon ve Yoga Eğitmeni
Selamlar, Gamze ben. Meditasyon ve yoga hocasıyım. 7/24 çalıştığım organizasyon sektöründen bir anda "Ne yapıyorum ben kendim için" diyerek çalışma hayatımda ne istediğime karar ... Devam