X

Başarıya giden en kestirme yol: Bir bütün olduğunu kabul etmek

Başarı kendini bir bütün olarak kucaklayabildiğin yerde saklıdır. Direnç göstermeyi bıraktığın kadar, olmaya geldiğin kişiyi deneyimliyorsun bu hayatta desem, hayatta ne ile savaşıyorsan sürekli onunla sınanıyorsun desem, “Ben asla onun gibi olmayacağım” dediğin kişilerin özelliklerini reddettiğin için özgünlüğünü, yaratıcılığını, varlığını yok ediyorsun desem hangi yönlerinle barışırdın?

Tüm bildiklerini ve öğrendiklerini bir kenara bırakabildiğinde gerçek ve olmaya geldiğin sen görünmeye başlıyor. Her söyleneni, her deneyimi yorum katmadan duyabildiğinde ve gözlemleyebildiğinde bir yaratıcılık akıyor. En önemlisi de direnç göstermeyi bıraktığında birliğe ve bütünlüğe erişiliyor.

Yazıma bir masalla devam etmek isterim. Judith Liberman’ın Masal Terapi kitabından. Mutlaka okuyanlar vardır. Çok severim bu masalı. Bir hatırlatma olsun okuyanlara.

Hayat veren ağacın meyvelerini hiç kimse tatmamıştı. Köyün ortasında, iki büyük dalı meyvelerle dolu, muhteşem gökyüzüne ellerini açmışçasına yukarıya doğru uzanıyordu. Kimse bu meyvelerden tek bir ısırık dahi almaya cesaret edememişti. Çünkü dallardan birinin hayat veren, diğerinin ölümcül zehirli meyvelerle yüklü olduğu herkes tarafından biliniyordu. Hangi dalın hayat hangi dalın ölüm verdiği bilgisi zaman içinde kaybolmuştu.

Büyük kuraklığın yaşandığı yıla kadar bu böyle devam etti. O yıl gökyüzünden tek bir damla su düşmemişti. Tohumlar toprakta kurumuş, kıtlık başlamıştı. Köyde ölümün gölgesi dolaşıyordu. Ama hayat veren ağaç yeşil kalmıştı ve meyveleri her zamanki gibi kocaman ve suluydu. Köylüler ağacın meyvelerini korku ve açlık dolu bakışlarla gözlüyorlardı.

Ta ki bir gün torunu hastalanan yaşlılardan biri bütün köylüleri ağaca çağırana kadar “Torunumun sağlığı uğruna bu meyvelerin birinden bir ısırık alacağım. Beni izleyin; ölürsem ona diğer daldan bir meyve verin ve torunumun hayatını kurtarın. Umarım bu fedakarlığım daha pek çok nesile hayat verir.”

Yaşlı adam bunları söyledikten sonra bir meyveden ısırık aldı. O çiğnemeye devam ederken insanlar da onu izlediler. Yedikçe adamın sırtının dikleştiğini, saçlarının beyazdan siyaha döndüğünü, cildinin parlaklaştığını seyrettiler. Hayat veren meyveyi ısırmıştı. Bütün köylüler fırlayıp o daldan bir meyve koparmaya koştu. Herkese yetecek kadar, hatta daha bile fazlası vardı. Sanki onlar meyveleri kopardıkça yerine yenileri geliyordu.

Gece, ağacın dallarının altında hayatın dönüşünü kutlamak için müzikler çalındı, danslar edildi ve neşe dolu şarkıların yankısı dallardan gökyüzüne kadar ulaştı.

Çok uzun bir süre sonra endişeli bir fısıltı Ay’ın altında kalplerden dudaklara yayıldı. Ya bilgi bir kez daha unutulursa? Ya bir çocuk masum bir şekilde ağacın yanlış tarafına uzanıp hayatını kaybederse? Zehirli meyveleriyle o uğursuz dalın gözlerinin önünde durması tehlikeli değil miydi? Bir şey yapılmalıydı! Hemen bir testere, altı çift el: İşte çözüm! Hepsi tatmin olmuş bir şekilde yataklarına gittiler. Zehirli dal kesilmiş yerde yatıyordu.

Ertesi sabah köy bir feryatla uyandı. Hepsi dışarı koştular, bir de baktılar ki hayat veren ağaç ölmüş! Bütün meyveleri kurumuş, gövdesinin içi bile kupkuru ve bomboş olmuştu. Daha bir gün önce onca kişiyi olgun meyveleriyle besleyen ikiye bölünmüş ağaç bir gecede kuruyup ölmüştü.

Aslında farkında olsak da olmasak da direnç gösterdiğimiz yönlerimiz yüzünden hastalanıyor, varlığımızı öldürüyor ve gerçeğimizi yaşayamıyoruz.

İlerleme cesaretini kucaklayabildiği kadar, vazgeçebilme ve teslim olma cesaretini de kucaklayabilmeli insan.

Gücünü kabul edebildiği kadar güçsüzlüğünü de kabul edecek cüreti kucaklayabilmeli insan.

Söyleyebilme cesaretini sergileyebildiği kadar susabilme ve gözlemleme yeteneğini de kucaklayabilmeli insan.

Çılgınca koşturma ve üretme haline izin verebildiği kadar sessizce kalıp, bir şey yapmama haline de izin verebilmeli insan.

2. bölüm: Hayatta arzu ettiğin yerde misin?

Geçen hafta bir danışanımla yaptığım nefes seansı öncesi konuşmamızdan önemli olan yerleri paylaşacağım sizlerle. Artık seanslarıma “Hayatta direnç gösterdiğin yerler neresi?” diye sorarak başlıyorum.

Rehber: İnsanlarda seni en çok rahatsız eden DAVRANIŞlar neler?

Arzu: Düz olmamaları.

Rehber: Biraz daha açabilir misin?

Arzu: Gerçek duygu ve düşüncelerini ifade etmemeleri doğru gelmiyor.

Rehber: Asıl seni rahatsız eden inanç, anlam bu mu? Örnek verir misin?

Arzu: (Örneği anlattıktan sonraki anlamı) …’nın hayatını bu kadar kolaylaştırmasına rağmen haksızlığa uğraması.

Rehber: Arzu bu durumun neresinde? Kendini onun yerine koy. Hayatını kolaylaştırdığın biri tarafından haksızlığa uğradın mı?

Arzu: Gözleri doluyor ve hayatta sürekli yaptığı şeyin birilerinin hayatını kolaylaştırmaya çalışmak olduğunu söylüyor.

Rehber: Kolay bir hayatın olsaydı nasıl bir Arzu olurdun?

Arzu: Bolca seyahat eder ve özgür olurdum.

Rehber: Kimsenin hayatını kolaylaştırmak zorunda olmadığın inancına sahip olsaydın? Nasıl bir Arzu var orada?

Arzu: Bencil geliyor ( DİRENÇ GÖSTERDİĞİ YER) (SÜREKLİ YARGILADIĞI YER)

Rehber: Birilerinin hayatını kolaylaştırdığın veya bunu yapmak zorunda olduğun doğru mu?

Arzu: Hayır.

Rehber: Bu duygudan özgürleşmek için neye ihtiyacın var?

Arzu: Karşı tarafın gücüne inanmaya ve güvenmeye. Bencil tarafımla da barışmaya…

Hayattaki tüm savaşın aslında kendinledir. Eğer bunu aşmayı öğrenirsen evren seni destekler. Şimdi bak bakalım hayatta seni rahatsız eden şeyler neler?

Direnç gösterdiğin, kabul etmekte zorlandığın…

Hepsi sensin aslında. Karanlık yanın. Bakmaya cesaret edemediğin yerin.

Fakat hayat yalnızca cesurları sever.

Ve içinde birliği, bütünlüğü sağlayamadan başarılı olman mümkün değildir.

Beni Instagram’danInstagram’ da takip edebilirsiniz…

İlginizi çekebilir: Karmanızı anlamak için sormanız gereken soru: Bu deneyim bana ne öğretiyor?

Tuba Kaytaş: Türkiye’nin ilk nefes koçlarından olan Tuba Kaytaş, Beden Eğitimi Spor Yüksek Okulu’ndan mezun oldu. İlk nefes eğitimini 2005 yılında Judith Kravitz’ten aldı. Nefesin hayatına ve kendisine yaptığı muazzam değişikliği fark edince deneyimlediği tüm güzellikleri insanlarla paylaşabilmek için yoluna nefes eğitmeni olarak devam etmeye karar verdi. 2009 yılında Ommira Kişisel Gelişim Merkezi’ni kurdu. Bu süreçte yaptığı çalışmaları ve deneyimlediklerini Özgür Kocaeli Gazetesi’nde kişisel gelişim konularında yazılar yazarak paylaştı. Yıllardır içinde bulunduğu nefes seminerlerinin ardından bilgi ve tecrübelerini 2012 yılında yayımlanan ilk kitabı Nefes’le Mucizelere Giden Yol adlı kitabında topladı. Araştırmacı ve yenilikçi bakış açısıyla, nefesle ilgili her konuyla ilgilenerek yoluna devam eden Kaytaş, Nefesimizin düşüncelerimizi etkilediğini fark edince kendi yöntemini geliştirip nefesi duygularla bütünledi. 8 yıllık çalışmaları ve eğitimleri sonucu geliştirdiği Nefs-i Terapi yöntemini aynı isimli kitapla paylaşmaya karar verdi. 3. Kitabı olan Bedenin Şifresi ile okuyucularına bedeni tanımanın ve şifanın yollarını sundu. 4. Kitabı olan 1 ile ilişkilere farklı bakış açısıyla bakabilmeye rehber oldu. Türkiye’nin İlk Transformal Nefes Koçları’ndan olup, daha sonra kendi sistemini kuran Kaytaş, nefesin en doğal halini Bütünsel Nefes’te birleştirdi. Şu anda Nefes Kampları düzenliyor, sorgulanabilir sertifikalı olan Profesyonel Nefes Uygulayıcılık Eğitimleri veriyor ve kendi sitesi olan www.nefesatolyesi.com da yazı yazmaya devam ediyor.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale