X

Bahar yorgunluğu ve mevsim geçişinde ofiste motivasyonunuzu artırmak için öneriler

Doğanın uyandığı, sıcak havanın şehre yayılmaya başladığı ve herkesin çok daha sosyal olmaya başladığı bahar ayları en çok sevilen zamanlardan olsa da yanında küçük bir yan etkisi de bulunuyor: Bahar yorgunluğu. Özellikle bütün gününü ofislerine kapanarak çalışan geçirenler için bahar yorgunluğu daha da zor bir duruma dönüşebiliyor ve alerjik hastalıkların yanında vücutta bir güçsüzlük de gözlemleniyor. Tabii bunu engellemek de tamamen sizin elinizde. Eğer siz de sabahtan akşama kadar ofiste bahar yorgunluğuyla baş edenlerdenseniz uygulayacağınız birkaç basit yöntemle bunun üstesinden kolayca gelebilirsiniz.

Bahar yorgunluğuyla baş ederken yapmanız gerekenleri zamanla bir alışkanlığa dönüştürerek hem vücudunuza hem de hayatınıza pozitif detaylar da eklemiş olacaksınız. Peki neler mi yapmanız gerekiyor?

Düzenli olarak temiz hava alın

Dışarda toplantılara katılsanız bile gün içerisinde vaktinizin çoğunu ofisin içerisinde ve bilgisayarın başında geçirmeniz gerekiyor. Hatta bazen o kadar yoğunluk o kadar artıyor ki sandalyemizden kalkmıyoruz bile. Ancak iş yoğunluğu sizin için hiçbir şekilde bahane olmamalı ve kendinize belli aralıklarla küçük molalar vermelisiniz. Sonuçta mailinize 5 dakika geç cevap vermeniz tüm işleri alt üst etmeyecektir, değil mi? Molalar için en güzel seçenekse ofisin içerisinde dolaşmak değil, çalıştığınız ortamdan bir müddet de olsa uzaklaşmakla olur. Bunun için de ofisinizin bahçesini tercih edebilirsiniz. Bir yandan güneş ışınlarından aldığınız D vitaminini vücudunuza depolarken diğer yandan da temiz havanın keyfini çıkarıp kafanızı birkaç dakika da olsa boşaltmanız mümkün.

Kolektif House’u çevreleyen geniş bahçe çalışanların her an temiz hava alabilmesi üzerine tasarlanmış. Tüm ofislerden kolayca ulaşılabilen ve büyük şehirlerde görmeye alışık olmadığımız bahçesinde bulunan oturma yerleri, temiz hava alırken aynı zamanda arkanıza yaslanıp anın tadını çıkarmanızı da sağlıyor.

Su tüketiminizi artırın

İster grip olun isterseniz kilo vermeye çalışın her türlüğü iyiliğe ulaşmanın en önemli anahtarlarından biri su içmek. Metabolizmayı hızlandırıcı etkisi de bulunan su en doğal ve en kusursuz içecek olarak karşımıza çıkıyor. Uzun çalışma saatlerinde su içmeyi unutanlardansanız masanızın üzerine 1 litrelik bir şişe koyarak kendinize hedefler koyabilirsiniz. Siz sadece kendinize “Bugün 2 litre su içeceğim” deyin. Zaten şişeyi gördükçe su içmek aklınıza gelecektir. Bu da bahar yorgunluğuyla başa çıkmanız için en doğal yollardan biri olacaktır. Yani “sadece su” deyip geçmeyin. Her gün yeterli miktarda su tükettiğinizde bunun faydasını göreceksiniz.

Şekerli, çikolatalı atıştırmalıkları sağlıklı atıştırmalıklarla değiştirin

Değişen dünyayla birlikte beslenme alışkanlıklarımızda da ciddi değişiklikler meydana geldi ve hızlı yaşam herkesi hızlı tüketilen yiyeceklere yönlendirdi. Ancak son zamanlarda son derece yaygınlaşan sağlıklı yaşam trendi şu ana kadar gördüğümüz en güzel popüler kültür yansımalarından biri olabilir. Rafine gıdalardan yavaş yavaş uzaklaşmaya başlayan tüketiciler doğal ürünlere yönelmeye başladılar.

Ancak ofiste otururken yorgun düşen bedenlerini şekerli ve çikolatalı atıştırmalıklarla gidermeye çalışanlar da var. Tabii bu engellenemez bir durum değil. Birçok fabrikasyon besini vücudunuza almak yerine sağlıklı atıştırmalıklara yönelerek daha sağlıklı bir bedene kavuşup vücut direncinizi artırabilirsiniz. Böylece doğal ürünlerle beslenerek bahar yorgunluğuyla çok daha kolay baş edebilirsiniz.

Kolektif House’ta her akşamüzeri çıkan glütensiz yiyecekler burada çalışan herkese ücretsiz sunuluyor ve çay saatini çok daha sağlıklı bir boyuta taşıyor. Aynı zamanda sabahın erken saatlerinde açılan Petra, vegan ve son derce sağlıklı ürünleriyle gün boyunca çalışanların imdadına yetişiyor. Sunulan bu sağlıklı yiyeceklerin bir diğer artısı ise son derece lezzetli olmaları.

Motivasyonunuzu yükseltecek kişilerle bir arada çalışın

Moralinizin yüksek olmasının düzeltemeyeceği hiçbir sorun yoktur. Gün içerisinde çalıştığınız kişilerle yaşayacağınız sorun siz gerebilir ve ofis ortamında yaşadığınız gerginlikler sizin hayatınızın geneline de etki eder. Bu yüzden motivasyonunuzu yükseltip kendinizi iyi hissetmenizi sağlayacak kişilerle çalışmak sadece iş performansınızı değil hayata bakış açınızı da yükseltecektir. İyi çalışma arkadaşları size yeni fikirler verip yaratıcılığınızı daha da artırırken gerekli motivasyonu da yine bu kişilerde bulabilirsiniz. Mutlu bir iş ortamı ile sağlığınızı da koruyun.

Kolektif House’un paylaşımlı ofisleri sosyalleşip yeni isimlerle tanışmak için son derece ideal bir yer. Ortak alanları sayesinde yeni insanlarla tanışabildiğiniz gibi birçok fikriyle motivasyonunuzu artıracak birçok yeni çalışma arkadaşıyla da karşılaşabilirsiniz.

Kendinize haftanın ilk gününden program yapın

Eğer kendinize program oluşturmazsanız masanızın üzerine yığılmış dosyalar, biriken mailler ve bir türlü neresinden başlayacağınızı bilemediğiniz yarım işler size büyük zorluklar çıkarabilir. Bu sebeple Pazartesi sabahı ofise girdiğiniz anda ilk işiniz kendinize bir plan yapmak olsun. Böylelikle işlerinizi önem sırasına göre dizerek her şeyi çok daha hızlı bir şekilde halledebilirsiniz. Böylelikle “İşe nereden başlasam” stresini üzerinizden atarak bahar yorgunluğunu da daha kolay bir şekilde halledebilirsiniz.

Haftada en az 2 kez spor yapın

Sağlıklı bir yaşamın en önemli iki bileşeni vardır: Sağlıklı beslenme ve spor yapmak. Eğer spor salonlarına kapanıp saatlerinizi orada harcamak istemiyorsanız hem ufkunuzu açarak ruhsal sağlığınıza iyi gelecek hem de vücudunuzu güçlendirecek yogayla sağlıklı yaşama geçiş yapabilirsiniz. Haftada sadece iki gününüzü yogaya ayırarak tüm günün yorgunluğunu vücudunuzdan atarken bahar yorgunluğunun da vücudunuza uğramasını engelleyebilirsiniz. Yaptığınız her bir hareket vücudunuza sağlık katarken aynı zamanda ruhunuzun da rahatlamasını sağlayabilirsiniz.

Kolektif House’ta her Pazartesi günü 18.30-19.30 saatleri arasında Cihangir Yoga’nın yetenekli kadrosundan hocalarla yoga yapabilirsiniz. Böylelikle haftanın ilk gününün yaşattığı tüm stresi yapacağınız yoga ile ortadan kaldırabilirsiniz. Her Pazartesi düzenlenen yoga etkinliğinin yanı sıra ayda bir de ofis yogası yapma imkanınız bulunuyor. Böylelikle iş arkadaşlarınızla iş çıkışında da son derece verimli geçen bir zamana imza atmış olacaksınız.

Arada rahatlamanızı sağlayacak etkinlikler

Bütün günü ofiste geçirmek hem vücut hem de beyin için son derece yorucu bir durum. Ancak iş çıkışında yapabileceğiniz etkinlikleri düşününce bu saatlerin de hızlıca geçtiğini göreceksiniz. Bunun için kendinize plan yapmanız yeterli. Sadece gününüzü programladıktan sonra iş çıkışında ya da iş saatleri esnasında vereceğiniz küçük molalara ekleyeceğiniz etkinlikler için de zaman ayırmayı unutmayın.

Kolektif House’ta neredeyse her gün birbirinden farklı etkinlikler yer alıyor ve böylece herkes işine son derece keyifli molalar verebiliyor. Yoga gibi aktivitelerin yanında Kolektif House’ta çalışanlar için birbirinden farklı sektörlerden katılımcıların yer aldığı söyleşiler, eğitimler bilgi yarışmaları veya ‘Beer Pong’ gibi eğlenceli etkinlikler de yer alıyor.

Hazır ofis Kolektif House, hayallerinin peşinden koşmak isteyen, yaratıcı fikirlerini ve oluşumlarını hayata geçirmek isteyen herkese kapısını açıyor. Eğer Maslak’ta Kolektif kültürün bir parçası olarak işinizi tutkuyla yapmak ve erken kayıt avantajlarından yararlanmak istiyorsanız, Kolektif House’un web sitesini ziyaret ederek detaylı bilgi alabilir, Instagram adreslerini takip edebilirsiniz.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale