X

Bağışıklık sistemi ve mevsimsel beslenme: Diyetisyen Ayşe Tuğba Şengel’den bağışıklık destekleyici beslenme önerileri

Sağlıklı ve dengeli beslenmek, mevsiminde yetişen gıdaları tüketmek bağışıklık sistemimizin en önemli destekçilerinden. İhtiyaç duyduğumuz tüm besin öğeleri, mevsiminde tükettiğimiz sebzelerde ve meyvelerde, kışın vazgeçilmezi bitki çaylarında, yılın her mevsimi tüketebileceğimiz kuruyemişlerde ve bakliyatlarda mevcut. 

Haftanın teması olan mevsimsel beslenme ve bağışıklık sistemi ilişkisi üzerinden bu hafta diyetisyen yazarlarımızdan Ayşe Tuğba Şengel, Gamze Altınay, Hande Acarel, Müge Bozok ve Selin Şahin ile keyifli röportajlar gerçekleştirdik. Diyetisyen Ayşe Tuğba Şengel’in röportajını aşağıda bulabilir, yazının sonundan diğer yazarlarımızın röportajlarına ulaşabilirsiniz. 

1. Bağışıklığı güçlendirmenin beslenme alışkanlıklarıyla doğrudan bağlantılı olduğunu biliyoruz. Kış aylarında bağışıklığı güçlendirmek için tüketilmesi gereken besinler hangileri?

Bağışıklık sistemi vücudu hastalıklara karşı koruyan, vücut direncinin güçlü kalmasını sağlayan bir sistemdir. Güçlü bağışıklık sistemi sayesinde hastalıklara yakalanma riskimiz azalır, vücut direncimiz yükselir ve kendimizi daha dinç hissederiz. Kalıtımdan beslenme şekline, su tüketiminden fiziksel aktivite durumuna kadar pek çok faktör bağışıklık sistemi üzerinde etkili olur. En önemli faktörlerden biri ise sağlıklı beslenmedir. Yeterli besin ve kalori değerini alarak bağışıklık sisteminizi güçlendirebilirsiniz. Bunun için de olabildiğince dengeli beslenmeli ve öğünlerinizi atlamamalısınız. Güne daha zinde başlamak için kahvaltı önemli bir öğündür; sonrasında diğer ana ve ara öğünleri de yaparak yeterli besin değerlerini doğal kaynaklardan sağlamalısınız. Ancak tabii ki bunu porsiyon kontrolüne dikkat ederek yapmalısınız.

Kırmızı et, balık, tavuk, yumurta, yoğurt, kefir gibi protein kaynakları; portakal, mandalina, muz, kivi, greyfurt, ıspanak, brokoli, karnabahar, kabak gibi meyveprotein kaynakları; ve sebze çeşitleri; tam tahıl ekmeği, karabuğdaysebze çeşitleri;, kinoa gibi karbonhidrat kaynağı besinler ve badem, ceviz, avokado, Hindistan cevizi yağı gibi yağ çeşitleri bağışıklık sisteminin güçlü olmasında etkili olan besin çeşitlerinden bazılarıdır.

2. Saydığınız tüm bu besinler bağışıklık sistemimizi nasıl destekliyor?

Besinlerin içeriğindeki vitamin ve mineraller ile antioksidanlar güçlü bağışıklık sisteminin kaynaklarıdır. Özellikle C vitamini, D vitamini ve E vitamini ile selenyum ve kalsiyum mineralleri bu durumda daha fazla etkili olurlar. Yumurta, sardalya, istavrit gibi balıklar; limon, portakal gibi narenciyeler; ceviz, badem, fındık gibi yağlı tohumlar; mercimek, maş fasulyesi, barbunya, nohut gibi bakliyatlar; kefir, yoğurt, beyaz peynir gibi süt ürünleri bu vitamin ve mineral kaynaklarına örnek olarak verilebilir. Ana ve ara öğünlerinizde bu besinlere dengeli bir şekilde yer vermeniz ve besinleri mevsiminde tercih etmeniz bağışıklık sisteminiz için önemli olacaktır.

3. Bağışıklığı destekleyen, ‘her mutfakta mutlaka bulunması gerek’ dediğiniz, kendi mutfağınızın da olmazsa olmazı:

  • Meyveler: Portakal, ananas, muz, mandalina, kivi, greyfurt, kuru kayısı, hurma, yaban mersini gibi meyveler.
  • Sebzeler: Ispanak, brokoli, pırasa, maydanoz, dereotu, havuç, kapya biber, yeşil biber, limon, kabak, turp gibi sebzeler.
  • Baharatlar: Sumak, toz tarçın, zencefil, zerdeçal, karabiber, yenibahar gibi baharatlar.
  • Bitki çayları: Kuşburnu, hibiscus, yeşil çay, ıhlamur, papatya gibi bitki çayları.
  • Kuruyemişler: Ceviz, badem, fındık, kaju gibi kuruyemiş çeşitleri.

4. Bağışıklık güçlendirici, pratik bir tarifiniz var mı?

Bağışıklık sitemini güçlendirmek için 3 farklı tarif önerisinde bulunabilirim.

İlki birçoğumuzun evinde sıklıkla tercih ettiği pırasa yemeği. Ancak bu pırasa yemeğine farklı olarak birkaç sebze eklemenizi isteyeceğim. Pırasa ile birlikte yemeğinize havuç ve kereviz ekleyerek vitamin çeşitliliği sağlayabilirsiniz. Zeytinyağı ile pişirdiğiniz pırasa yemeğiniz daha sağlıklı olacaktır. Yemeği pişirdikten sonra son olarak limon veya portakal suyu ekleyip kapağını kapattığınızda C vitamini yönünden daha zengin bir pırasa yemeği hazırlamış olursunuz. 

İkinci tarif ise bağışıklığı güçlendiren yeşil içecek.

Malzemeler:

3-4 dal maydanoz
Yarım limonun suyu
1 fındık büyüklüğünde taze zencefil
1 çay bardağı demlenmiş yeşil çay

Malzemelerin hepsini blenderdan geçirip karışımınızı hazırlayabilirsiniz. Ancak bu tarifi herhangi bir hastalığı bulunmayan kişiler yapabilirler. Eğer tansiyon, böbrek hastalığı gibi şikayetleriniz varsa uygulamamalısınız. Bu karışımı 1 hafta içip 1 hafta ara vermeniz daha iyi olacaktır.

Son tarif ise günümüzde daha fazla tercih edilmeye başlanan bir smoothie tarifi.

Malzemeler:

1 bardak kefir
Yarım çay kaşığı toz zencefil veya toz tarçın
7-8 adet çiğ badem ya da fındık
4 kuru kayısı veya 1 küçük muz

Malzemelerin hepsini blenderdan geçirdikten sonra smoothienizi ana veya ara öğünlerinizin birinde tüketebilirsiniz.

5. Okuyucularımıza bağışıklık sistemlerini güçlendirmeleri için vereceğiniz son öneri ne olurdu?

Güçlü bağışıklık sisteminin anahtarı sağlıklı beslenmedir. Bunun da en önemli kuralı ise vücudunuz için gerekli olan besin öğelerini almaktır. Bu yüzden ana ve ara öğünleri atlamadan düzenli beslenmeye özen göstermelisiniz. Ana öğünlerde mevsim sebzelerinden veya bakliyatlardan yapılmış tencere yemekleri; ızgara et veya balık çeşitleri ve mevsim salatalarından sıklıkla tercih etmelisiniz. Ara öğünlerde ise mevsim meyveleri, kuruyemişler, süt veya kefir gibi içecekler sağlıklı birer alternatif olacaktır. Vücut direncinizi düşürebilecek, şok diyet olarak adlandırdığımız, çok düşük kalorili beslenme programlarından da uzak durmalısınız. Yeterli kaloriyi almanız hem metabolizmanız hem de bağışıklık sisteminiz için oldukça önemlidir. Bu türdeki çok düşük kalorili programlar hem bağışıklığınızı düşürebilir, hem de ilerleyen zamanlarda vitamin ve mineral eksikliklerine neden olarak çeşitli hastalıkların ortaya çıkmasını tetikleyebilir.

Diyetisyen Ayşe Tuğba Şengel’in tüm yazılarına buradan ulaşabilir, daha fazlası için Instagramburadan  hesabını takip edebilirsiniz.

Diğer röportajlar için: 

Diyetisyen Gamze Altınay’dan bağışıklık destekleyici beslenme önerileri

Diyetisyen Hande Acarel’den bağışıklık destekleyici beslenme önerileri

Diyetisyen Müge Bozok’tan bağışıklık destekleyici beslenme önerileri

Diyetisyen Selin Şahin’den bağışıklık destekleyici beslenme önerileri

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale