X

Babalar Günü yaklaşırken: Neden o gün, Anneler Günü’nün gölgesinde kalır?

Haziran’ın 3. pazarı diye başlamak istiyorum satırlarıma. Her zaman Anneler Günü’nün gölgesinde kalmış, neredeyse birçok kişi tarafından “Acaba 2. pazar mı, yoksa 3. pazar mıydı?” diye her yıl aynı yanılgıya düşülen, kendine asla uygun bir değer bulamamış, çoğu baba tarafından pek de önemsenmeyen babalar gününden bahsediyorum elbette.

Anneler Günü denildiğinde kalpleri pıt pıt atan birçok insanın, çoğu zaman Babalar Günü’nde bir hediye bile aklına gelmemesi normaldir belki de. Mayısın daha ilk gününden itibaren başlayan ve firmaların bizleri neredeyse delirtecek şekilde uyguladıkları kampanya reklamlarını bir anda unutup, belki de Babalar Günü’nden yalnızca birkaç gün önce hatırlamaları ve hızlıca bir kampanya patlatmaları da cabası.

Benim gözümde de birçokları gibi 2. sırada yer alan Babalar Günü, Anneler Günü ile hiçbir zaman yarışamamıştı. Belki babamın uzakta olmasından, belki de onun yalnızca bu gibi günlerde değil de insanlara her gün değer vermiş olmasından kaynaklanmıştı bu durum. Ama biliyordum, içten içe hep bekledi telefonumuzu o çok da önemsemediği babalar gününde bile. İnanın hepsi de böyle hissediyordur.

Bugün aklımdan geçen ve sizlerle paylaşmak istediğim konu ise bambaşka bir şey.

Düşündünüz mü neden diye bu Babalar Günü’nün bu kadar değersiz, hep arka planda oluşu? Tabii ki annelik en kutsal değerdir şu hayatta, aksi iddia edilemez bile. Ama babalarımız da bizleri hayata getiren ve hayatımızı güzelleştirmek adına uğraşan bireyler değil mi sonuçta? Uzak ya da yakın, iyi belki kötü, hayatta veya değil onlar da canlarımız hiç kuşkusuz.

Demiyorum ki tüm anneler melek. Birçok anne okuyoruz, hatta görüyoruz evladını bırakıp giden, evladını katleden. Bunun yanında birçok baba görüyoruz evlatlarına hem anne hem baba olan, kimseye muhtaç etmeyen. Yine de bir annelik kavramı var şu dünyada, hiçbir şeyle kıyaslanması mümkün olmayan.

Nedendir peki Anneler Günü’nde tüm dünyayı saran bu coşkunun Babalar Günü’nde hep daha az hissedilmesi, hep karambole gelmesi? Benim bir fikrim var bu konuyla ilgili. Bakalım kaç kişi bu şekilde düşünüyor. Bakalım kaç kişi bana hak veriyor.

Sadece bizim toplumumuzda değil ama, genel olarak dünyada olan ataerkil düşünce yapısına bağlıyorum ben biraz bunu. Şöyle ifade edeyim; toplumlarda her zaman erkek egemen olduğundan, hep onlar ön planda olduğundan, genele bakıldığında dünyayı onlar yönettiğinden dolayı birileri çıktı ve belki de dediki; hadi şu kadınlara da birkaç gün verelim. Hadi yılın bazı günlerinde de onları sevindirelim. Bakınız; Anneler Günü ve Kadınlar Günü.

Bilmiyorum yanlış mı düşünüyorum ama; kadınların hep 2. plana atıldığı dünyamızda, en çağdaşından en ilkel olanına kadar tüm ülkelerde erkek bireylerin hep söz haklarının kadınlardan öncelikli olmasına bağlıyorum ben bu işi. Ne de olsa hep onların dedikleri oluyor ya, belki de yılın iki ya da üç gününü de kadınlara adamayı seçmişlerdir. Üç diyorum çünkü, Sevgililer Günü’nde de hep kadınlara yönelik oluyor tüm kampanyalar tüm yaratılan algılar, sanki kadın kendi kendine kutluyormuş gibicesine…

Söylemek istediğim, aslında Anneler ve Babalar Günü’nün herhangi bir farkı olmaması gerektiği. Her ikisi de aynı değeri görmeli, gerek biz evlatlar gerekse kampanyaları gözümüze gözümüze sokan markalar tarafından. Nasıl ki Anneler Günü’nü kutluyorsak büyük bir coşkuyla, babalar günü için de aynı coşkuyu hissedebilmeli insan.

Bunun yanında, nasıl ki her zaman son raddesine kadar veriyorsak erkeklere söz hakkını, her zaman her koşulda, gerek halk gerek devletler olarak destekleniyorsa erkekler, aynı desteği tüm dünyadaki kadınlara da göstermeliyiz hem erkekler hem kadınlar olarak. O hissedilen coşkuyu yalnızca Anneler Günü, Kadınlar Günü, bilmem ne gününde değil, yılın her gününde hissettirebilmeliyiz dünyadaki tüm kadınlara.

Her zaman inandığım bir şey varsa, o da kadınlara daha çok özgürlük, daha çok konuşma hakkı verilse, toplumları erkekler değil de kadınlar yönetse dünya bambaşka bir yer olurdu.

Farkındayım elbet Babalar Günü’ne 2 gün kala kadınları fazla övdüğümün. Ama erkek egemen bir dünyada hepimizin bir anadan çıktığını da unutmamamız gerekiyor bana göre.

Her şeye rağmen tüm babalarımız, abilerimiz, dostlarımız, erkek kardeşlerimiz, amcalarımız, dayılarımız, dedelerimiz iyi ki sizler de varsınız. Hayatta olan olmayan tüm pederlere sevgilerimle. Babalar Günü’nüz kutlu olsun.

İlginizi çekebilir: Anneler günü gelirken: O gün bir gün müdür?

Gizem Okut: 1986 yılında İstanbul'da doğdum ve Kıbrıslı'yım. 2010 yılında DAÜ'de Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümünü bitirdikten sonra Londra'da moda yazarlığı da dahil olmak üzere moda ile ilgili kurslara katıldım. Bir buçuk senelik bir Londra macerasının ardından tatil için gittiğim İstanbul'da ailemle kalmaya karar verdim ve İstanbul'da çeşitli firmalarda Stil Editörlüğü, Sosyal Medya Yönetimi, Müşteri İlişkileri gibi farklı pozisyonlarda çalıştım. 2016'da Kıbrıs'a geri dönmem ile birlikte üniversite yıllarımda staj yaptığım ve ülkenin en eski otellerinden olan Dome Hotel'de Misafir İlişkileri ve Sosyal Medya Yönetimi pozisyonlarında 2 yıl çalıştım. Daha sonra turizm sektörüne ait olmadığıma karar vererek ani bir kararla birbirinden tamamen farklı sektörlerde, birbirinden farklı işlerde çalıştım ve çalışmaya da devam ediyorum. Yazı yazmak, kitap okumak, müzik dinlemek, plajda vakit geçirmek gibi vazgeçemeyeceğim hobilerimin yanı sıra, seramik objeler yaratmak, bahçe ile uğraşmak, farklı tarifler denemek gibi hobilerim de mevcut. Şu hayattan istediğim üç şey; sağlık, barış, huzur.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit

Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale