X

Ayrılık ve barışma sonrası yaşanan cinsel ilişki neden bu kadar heyecan veriyor?

Ayrılık veya Barış Sonrası Cinsel İlişki

Barışma sonrası yaşadıkları cinsel ilişki kimilerine göre hayatlarının en yoğun ve en etkileyici ilişkisiyken; bazıları içinse partnerleriyle yaşadıkları ilişkilerin hiçbiri ayrılık esnasında yaşanan kadar heyecanlı değil.

Peki en heyecanlı cinsel ilişki, neden hep barışma ya da ayrılık sonrası yaşanır? Bu iki durumu bu kadar heyecanlı yapan nedir? Uplifers olarak bu sorulara cevap bulabilmek adına, Psychology Today yazarlarından Doktor Aaron Ben-Zeév’in konuyla ilgili araştırmalarını sizler için derledik.

Barışma sonrası cinsel ilişki

Partnerler arasında yaşanan büyük kavgaları takip eden “barışma sonrası cinsel ilişki”, genellikle tüm duyguların açıkça yansıtıldığı bir an olmakla beraber, oldukça fırtınalı ve tatmin edicidir. Peki bu anı bu kadar heyecanlı yapan, sadece barışmanın verdiği rahatlama hissi midir?

Uyarım transferi

Barışma sonrası cinsel ilişkinin yarattığı büyük heyecanın en basit açıklaması; kavgadan cinsel ilişkiye uzanan süreçte, kavganın sebep olduğu heyecanın ve uyarımın da transfer edilmesidir. Uyarım transferi, herhangi bir duygu ya da durum tarafından uyarılmışken, bir başkasının eklenmesiyle beraber hissedilen tüm heyecanın ikinci uyarana mâl edilmesidir. Yani bu durumda, kavganın yarattığı heyecanın, cinsel uyarılmayı kolaylaştırması ve yaşanan büyük heyecanın cinsel ilişkiden kaynaklandığının düşünülmesidir.

Barışma seksi birçok kişi tarafından “en iyi cinsel deneyim” olarak adlandırılırken, bu kişilerin çoğu için bu heyecanı yaşamak, öncesindeki kavgaya değiyor.

Heyecanın (uyarımın) aktarılması, Donald Dutton ve Arthur Aron’un 1974 yılında yaptıkları köprü deneyiyle açıklanabilir. Daha önce “Beynimiz kalbimizi kandırıyor olabilir mi?” isimli makalemizde de sözü geçen deneyde; iki farklı gruba ayrılan kişilerin bir grubu güvenli  bir köprüden, diğer grup ise oldukça tehlikeli bir köprüden karşıya geçiriliyor. Geçişi tamamlamalarından sonra iki grup da çekici bir kadın tarafından bir ankete tabi tutuluyor. Bu iki gruptaki erkeklerden tehlikeli köprüden geçen gruptakilerin kadından etkilenme oranı, diğer gruptakilerden daha yüksek oluyor. Nedeni ise, köprüden geçerken yaşanan korkunun kadından kaynaklanan cinsel uyarılmaya aktarılması oluyor.

Barışma seksinin yarattığı heyecan, deneydekine benzer şekilde açıklanabilir. Kavga esnasındaki stres, sonrasında gelen cinsel ilişkinin heyecanına dönüşüyor. Ortamdaki havanın geçici olarak da olsa değişmesi ve barışmanın verdiği rahatlık cinsel ilişkinin heyecanını arttırırken, kavganın gerginliğinin cinselliğe aktarılması da uyarılmayı bu kadar etkili kılıyor. Kavga partnerler arasında büyük bir uçurum yaratırken, sonrasında kurulan yakınlık, tekrar bağlanmalarına yardımcı oluyor.

Ayrılık veya Barış Sonrası Cinsel İlişki

İlişkimiz barışma seksinden sonra çok daha güvende. Birbirimizi incitsek de, hala birbirimizle olduğumuzun kanıtı gibi adeta…”

Cinsel uyarım aktarması, sadece negatif duygulardan beslenmiyor. Partnerlerin birlikte keyifli zaman geçirmesi ya da güzel bir yemek yemesi sırasında hissedilen pozitif duygular da cinsel uyarımın etkisini arttırabiliyor. Diğer yandan başka birine karşı hissettiğiniz ilgi ve istek de etkisini partnerinizi üzerinde gösterebiliyor.

Duyguların aktarılması

Duygular oldukça dinamik ve bulaşıcıdır. Ağlayan birini gördüğümüzde üzülürken, gülümseyen birini gördüğümüzde mutlu oluruz. Benzer şekilde sevgisini açıkça gösteren birine karşı olumlu duygularımız artar.

Duyguların dinamik ve istikrarsız yapısı kendini sadece bireyler arası duygu aktarımında değil, kendi içimizde de gösterebilir. Aşk-nefret ilişkisi buna güzel bir örnektir; güçlü bir aşk güçlü bir nefret için uygun zemini hazırlar.

Uyarım transferi, koşullar değiştiğinde ve dikkatimizi çeken başka şeyler olduğunda da devreye girer. Partnerinizin zekasına odaklandığınız zaman olumlu duygularınız artarken, sizi üzdüğü zamanları düşündüğünüzde ona karşı sinirlenebilirsiniz.

Ayrılık sonrası cinsel ilişki

Ayrılık seksi, partnerlerin ayrılmasından kısa bir süre sonra yaşadıkları, acı-tatlı ve bir o kadar da tutkulu hislere neden olan ilişkidir. Bazıları için heyecanı barışma seksinin yarattığı heyecanı gölgede bırakırken; ayrılık sonrası cinsel ilişkiyi heyecanlı kılan partnerlerin birbirleriyle son kez birlikte olduklarının bilincinde olmalarıdır.

Ayrılığın kalıcı olduğu düşüncesi, partnerlerin sınırlarından ve kurallarından arınmalarına yardımcı olur. Bu esnada partnerler geçmişteki olumsuz duygularından da sıyrılarak, sadece yaşadıkları ana odaklanırlar. Bu kadar güçlü bir heyecan yaratan ise, geçmiş ya da gelecek kaygılarıyla sınırlandırılmıyor olmaktır.

Barışma seksinin aksine, ayrılık seksini heyecanlı kılan, gelecekle ilgili olumlu ya da olumsuz bir beklentinin bulunmamasıdır.

Yaşanabilecek sıkıntılar

Barışma sonrası birlikteliğin tatmin edici özelliği, kavga etmeye teşvik edebileceğinden ve kavgaların ciddiye alınmamasına neden olabileceğinden; ilişkinin gidişatını olumsuz etkileyebilir.

Barışma seksi, kötü giden ilişkilerde anlaşmazlığa sadece geçici bir çözüm sunarken, sorunların üstünün kapatılmasına neden olarak daha büyük sorunların oluşmasına neden olabilir. Başka bir deyişle, barışma seksi sağlıklı ilişkileri güçlendirirken, sorunlu ilişkilerde partnerlerin daha çok üzülmesiyle sonuçlanabilir.

Ayrılık seksi ise amacına iki durumda ulaşır;

  • Ayrılan partnerler birbirlerine karşı romantik olmayan olumlu hisleri devam ediyorsa,
  • Ayrılık kararı ortak alınmışsa.

Bu cinsel birlikteliğin tatmin edici boyutu partnerlerin bir araya gelmesini teşvik ettiği zamanlarda ise, hayal kırıklığına neden olabiliyor.

Daha fazlası için; “Eski sevgiliyle seks: Yeniden görüşmek normal mi?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale