Ayrılık kararı almadan önce üzerinde düşünmeniz gereken 3 önemli konu
Zaman zaman ilişkinizden artık eskisi kadar zevk almadığınızı hissettiğiniz anlar mutlaka olmuştur. Stres seviyenizin arttığı, sürekli üzüntü duyduğunuz ve hiç bir şeyin düzelmeyeceğini düşündüğünüz bu anlar her ilişkide yaşansa da, uzun bir süre aynı şeyleri hissetmeye devam ettiğinizde artık o ilişkiyi devam ettirme gereği duymayabilir ve ilişkinizi sonlandırmak isteyebilirsiniz.
Ancak ilişki sonlandırmak sanıldığı kadar kolay değildir. Birlikte kazandığınız alışkanlıklar, biriktirdiğiniz güzel hatıralar sizi bu kararın ne kadar doğru olduğunu sorgulamaya iter. Peki ilişkinizde yaşadığınız her çalkantı ilişkiyi bitirme sebebi midir? Gerçekten ayrılmak için doğru zaman mı yoksa ilişkinizde yaşadığınız bunalım geçici ve kolay atlatılabilecek bir süreç mi?
Duygusal olarak bunalımda olduğumuz zamanlarda ayrılık gibi büyük kararları vermek sonrasında pişmanlık yaşamamıza neden olabiliyor. Bu nedenle sizler için ayrılık kararı almadan önce son kez oturup düşünmeniz gereken 3 önemli konuyu inceleyeceğiz.
Sakinleşin; bir anlık öfkenin böylesine büyük bir karar üzerinde etkili olmasına izin vermeyin
Duygu yoğunluğu yaşadığınız sinirli bir anınızda tepki verme ihtiyacı hissetmeniz çok normal. Ancak böyle zamanlarda tepki vermek ve konuşmak yerine, bir süre dinlenmek ve kafanızı toparlamak için kendinize izin vermelisiniz. Her şeyi zamana bırakır ve daha yavaş hareket ederseniz, ihtiyaçlarınızı ve isteklerinizi gözden geçirmek ve ne isteyip ne istemediğinize karar vermek çok daha kolay olacaktır.
Bazen farkında olmasak da ilişkide yaşadığımız gerilim ve bıkkınlık kendimizi kapana sıkışmış hissettmemizle alakalıdır. Kendimizi geliştiremediğimiz, özel hayatımızda ya da profesyonel yaşantımızda ters giden anlar olduğunda bunun sebebini ilişkimize ya da karşımızdaki kişiye yükleme eğiliminde olabilir, olaylar üstünde kontrolsüz kaldığımızı hissettiğimiz için duygu patlamaları yaşıyor olabiliriz. Bu nedenle ilişkide kendimizi kötü hissettiğimiz anlarda sorunun kaynağına inmek için kendimize biraz zaman tanımalı ve sorunun çıkış noktasıyla ilgili analizler yaparak doğru karar verdiğimizden emin olmalıyız.
Doğru ve güvenilir kaynaklardan destek alın
İlişkide zor zamanlar geçirirken sürekli çevremizdeki kişilerin tavsiyelerine ve onayına ihtiyaç duyarız. Yakın arkadaşlarımızla durumu tartışır, ailemizden yapmamız gerekenin ne olduğuyla ilgili fikir almak isteriz. En çok da kendimizin haklı olduğunu duymaya ve onaylanmaya ihtiyacımız olur. Ancak çevremizdeki kişiler bizi tanıdıkları için genelde yaşanan olaylara bizim çerçevemizden bakarlar. Ne kadar objektif olsalar da bizi haklı görme eğilimindedirler. Bu da karar verme aşamasında yanlış yönlendirilmemize ve sonrasında pişman olabileceğimiz kararlar almamıza neden olabilir.
Ayrılık kararı alma aşamasına geldiğimizde arkadaşlarımızdan ya da bizi tanıyan insanlardan çok, olaya daha objektif bakabilecek, hatta mümkünse profesyonel bakış açılarından tavsiye ve rehberlik almak karar verme aşamasında kendimizi dışarıdan gözlememize yardımcı olacaktır. İlişki koçu, psikolog, psikolojik danışman gibi profesyonel bilgi sahibi bir mentörle çalışarak kendinizi etkili iletişim ve problem çözümü konusunda yeni bakış açıları kazanmak üzere eğitebilirsiniz. Eğer partneriniz de destek alma konusunda istekliyse, ikinizin de güvenebileceği biriyle görüşmeniz gerektiğini unutmayın. Doğru kaynakların harekete geçirilmesiyle en içinden çıkılamayacak durumlarla bile kolayca baş edilebilir ve ilişkiniz Anka kuşu efsanesinde olduğu gibi küllerinden yeniden doğabilir.
Konfor alanınızdan çıkmaya hazırlıklı olun
Eğer her şeyi gözden geçirdikten sonra hala ayrılma kararınızda ısrarcıysanız, bundan sonraki süreçte tüm hayatınızın değişeceğinin, bir şeylerin eksik olacağının ve konfor alanınızın bir süreliğine de olsa bozulacağının farkında olmalısınız. İlişkiyi gerçek anlamda bitirmek için cesaretinizi toplayarak yüz yüze, ciddi bir konuşma yapmanız gerekiyor ve bu sandığınızdan çok daha zor olacaktır. Mail ya da mesajla ayrılmak sizin için daha kolay olsa da, karşınızdaki kişi ve ilişkinize olan saygınız için her şeyin yüz yüze sonlandırılması çok daha iyi olacaktır. Yüz yüze konuşacak cesareti toplamak, kararınız konusunda emin olduğunuzu kendinize kanıtlamanız ve kararınızın arkasında sağlamca durabilmeniz için size yardımcı olacaktır. Konuşurken kararınızın kesin olduğunu karşınızdaki kişiye net bir şekilde belli etmeli ve ‘Şu an böyle düşünüyorum ama fikirlerim zamanla değişebilir. ’ mesajıyla ona umut vermekten kesinlikle kaçınmalısınız. Bu, gelecekte hem size kendinizi suçlu hissettirecek, hem de karşınızdaki kişiye tahmin ettiğinizden çok daha fazla zarar verecektir.