X

Refahınızı iyileştirme garantili Asya kökenli zihin sağlığı stratejileri

Kendinizi stresli hissettiğinizde, kaç kez birileri size meditasyon yapmanızı veya bir yoga sınıfına gitmenizi önerdi? Eminiz daha önce bu önerilerle sık sık karşılaşmışsınızdır. İşte bu hızla akla gelen ‘basit’ öneriler, aslında refahınızı iyileştirmek ve kaygı, depresyon gibi yaygın zihin sağlığı sorunlarının semptomlarını hafifletmek için tasarlanmış, denenmiş ve test edilmiş zihin sağlığı stratejileridir. Ve yaşam kalitenizi artırmaya hizmet ederler. 

Zihin sağlığı stratejileri ne demek?

Tanımı gereği, bir zihin sağlığı stratejisi, duygusal esenlik duygusunu korumaya, yaygın semptomları azaltmaya ve bazı durumlarda bunları tamamen iyileştirmeye yardımcı olabilen bir stratejidir. Takviye gibi fiziksel tedavilerden, olumlamalar gibi daha çok zihniyet eğitimine odaklananlara kadar değişen birkaç farklı zihin sağlığı stratejisi vardır. Bunlar sinir sistemini tıbbi ve duygusal açıdan yatıştırmak için birlikte çalışabilirler.

Elbette profesyonel yardım almak, kişinin psikolojik ve duygusal sağlığını iyileştirmek için atılabilecek en büyük adım olsa da, zihin sağlığı stratejilerine sahip olmak, hayatın oldukça bunaltıcı hale geldiği zamanlar için yardımcı olabilir.

Günümüzde, toplumda kullanılan birçok zihin sağlığı stratejisi olduğunu görebilir, bunları sıradan bulabilirsiniz. Ama eğer bunları yeterince araştırırsanız, çoğunun Asya kökenli olduğunu, geçmişlerininse birkaç bin yıl öncesine kadar uzandığını görürsünüz. Sizler için Asya kökenli olduğunu muhtemelen bilmediğiniz en yaygın zihin sağlığı stratejilerini araştırdık. İşte detaylar:

1. Bitkisel ilaçlar

Geleneksel Çin tıbbı (TCM) inme, solunum yolu hastalıkları, anksiyete ve diğer zihin sağlığı bozuklukları, kalp hastalığı gibi bir dizi tıbbi durumun tedavisine yardımcı olmak amacıyla çeşitli bitkilerden yararlanır. Bu otlar kapsül, çay veya toz şeklinde olabilir; genellikle meyan kökü, ravent ve zencefil gibi bitkileri içerir. Bu kadim uygulama binlerce yıllıktır ve aslında temel dayanağı açısından çok az değişmiştir; buna göre kişinin yaşam gücü, yin ve yang açısından her zaman dengede olmalıdır.

3000 yılı aşkın bir süre önce Çin’deki Zhou hanedanına kadar uzanan Çin bitkisel ilaçları, artık Batı tıbbında da yer buluyor. Şimdilerde birçok holistik doktor, danışanlarını hem duygusal hem de fiziksel rahatsızlıklarla başa çıkmalarına yardımcı olmak için belirli bitki ve baharatları kullanmaya teşvik ediyor. Daha fazlası için: “Adaptojen nedir: Doğadan gelen şifa kaynağı adaptojen bitkiler ve mantarlar

2. Yoga

Yoganın kalp atış hızını düşürmek, uykuyu iyileştirmek, stresi azaltmak, esnekliği geliştirmek, genel ağrılara yardımcı olmak gibi çeşitli faydaları olduğunu biliyoruz. Bugünlerde katılabileceğiniz birkaç farklı yoga sınıfı olsa da, geleneksel yoga biçimi, Sanskritçe’de katılmak ve birleştirmek anlamına gelen “yuj” kelimesinden gelmekte.

Geçmişi, Hindistan’daki Indus Saraswati Vadisi’nde MÖ 27.000’e kadar uzanan yoga, Hindistan’da Tanrı’ya yaklaşmanın bir yolu olarak doğası gereği çok manevi bir şekilde uygulanmakta. Bununla birlikte, tutarlı bir yoga uygulaması, bir dizi zihinsel ve fiziksel fayda sağlayan bir sağlıklı yaşam rutini olarak da kabul edilebilir. Ve tabii ki, aynı zamanda harika bir egzersizdir. Yoga ile ilgili aşağıdaki yazılarımızı da ayrıca incelemek isteyebilirsiniz:

3. Meditasyon

Tutarlı bir meditasyon uygulamasının, günde sadece birkaç dakika bile olsa, kişinin beynini yeniden yapılandırabileceğini ve anksiyete, depresyon, TSSB, sinirlilik dahil olmak üzere birçok zihin sağlığı bozukluğunun semptomlarını iyileştirmeye yardımcı olabileceğini ortaya koyan araştırmalar var. Söz konusu meditasyon olduğunda, transandantaldan mantra temelliye kadar çeşitli meditasyon türleri olduğunu görürüz; ancak bunların çoğu sessiz bir alana sahip olmaya ve kişinin nefesine odaklanmaya dayanır.

Arkeologlar, Hindistan’da meditasyonun MÖ 5.000 ila 3.500 yıllarına kadar uzandığına dair kanıtlar keşfettiler, ancak Swami Vivekananda’nın meditasyonu Amerika Birleşik Devletleri’ne tanıtması 20. yüzyılın başlarına tekabül ediyor. Meditasyon ile ilgili aşağıdaki yazılarımızı da ayrıca incelemek isteyebilirsiniz:

4. Çigong ve Tai Chi

Tai chi, hareketlerin karmaşıklığını içeren ince farklarla qigong’un en popüler şeklidir. Özünde, tai chi ve qigong, genellikle derin nefes almaya bağlı hafif hareketler ve fiziksel duruşlardan oluşan hareket halindeki meditasyon olarak tanımlanmıştır. Faydaları arasında denge, kas gücü, zihni ve bedeni sakinleştirme, stresten kurtulma yer alır. Tai chi ve qigong, günümüzde fiziksel ve zihinsel sorunları tedavi etmek için yaygın olarak kullanılsa da, kökenleri aslında sistemin bir dövüş sanatları pratiği olarak kullanıldığı eski Çin’e kadar uzanır. Konuyla ilgili aşağıdaki yazılarımız da ilginizi çekebilir:

5. Reiki

Reiki aynı zamanda enerji şifası olarak da tanımlanmıştır ve uygulayıcının kaygı, stres de dahil olmak üzere çok çeşitli zihinsel sağlık sorunlarını tedavi etmek, fiziksel ağrı algısını azaltmak için nazik dokunuşlar kullandığı rahatlatıcı bir şifa yöntemi olarak bilinir.

Normalde bir reiki uygulayıcısı tarafından yapılan konsept, vücuttaki enerji merkezlerini açmaktan ibarettir. Pek çok insan reiki’nin etkinliğinden şüphe duysa da, plaseboya göre birtakım faydaları olduğu görülmüştür. İlk olarak 1920’lerde Japonya’da Dr. Mikao Usui tarafından ortaya çıkarılmıştır. Reiki ile ilgili aşağıdaki yazılarımızı da ayrıca incelemek isteyebilirsiniz:

6. Ayurveda

Ayurveda 3000 yılı aşkın bir süre önce Hindistan’da ortaya çıkan karmaşık bir şifa sistemidir. Bu eski alternatif tıp yöntemi, Sanskritçe’de “yaşam” anlamına gelen “ayur”; bilim, bilgi anlamına gelen “veda” sözcükleriyle, hastalıklara kişinin bilincindeki dengesizlikler veya streslerin neden olduğu inanç sistemine dayanır.

Ayurveda stratejileri, bitkisel ilaçlar ve masajlardan cilt bakımı ve diyet değişikliklerine kadar kişinin belirli dosha’sına veya yapısına dayalıdır. Genel olarak, Ayurveda’nın kilo kaybı, stresten kurtulma ve genel bir esenlik duygusunu geliştirme dahil olmak üzere çeşitli faydaları olduğuna inanılır. Ayurveda ile ilgili aşağıdaki yazılarımızı da ayrıca incelemek isteyebilirsiniz:

7. Taoizm

Taoizm geleneksel olarak MÖ 4. yüzyıla kadar Çin’de ortaya çıkan bir felsefe ya da yaşam tarzıyla ilişkilendirilmiştir. Taoizm’in bazı temel kavramları, hepimizin kozmosa bağlı mikro kozmos olduğumuz inanç sistemini içerir. Ayrıca gerçekliğin aslında var olmadığına, her şeyin sabit olduğu kuralı nedeniyle özgür iradeyle değiştirilebileceğine inanır. Taoizm evrenle uyum içinde yaşamaya dayandığından, bir esenlik duygusunu geliştirmeye yardımcı olabileceği ve hayatta daha sakin bir yol izlemeyi yönetebileceği öne sürülmektedir.

8. Zen bahçeleri

Doğanın genel olarak vücut üzerinde sakinleştirici bir etkisi olduğu söylenir, ancak Zen bahçeleri veya karesansui olarak da adlandırılan Japon kaya bahçeleri konsepti, bu fikri yeni bir düzeye taşır. Tasarım gereği, bir Japon kaya bahçesi, 1466’da Shingen tarafından ortaya konan bir dizi ilkeye göre düzenlenmiş çakıl, kaya ve kuma dayanır. Bu yapıları takip etmenin bir sükunet ve dinginlik duygusu sağladığı, vücuttaki stresin azalmasını teşvik ettiği öne sürülmektedir. Ayrıca aşağıdaki yazımız da ilginizi çekebilir:

9. Feng Shui

Feng shui aynı zamanda Çin geomancy’si veya binaları, diğer siteleri olumlu bir şekilde yerleştirme sanatı olarak da bilinir ve eşyaların bir odaya yerleştirilme şeklinin enerjiden yararlanmaya ve duygusal tepkileri kontrol etmeye yardımcı olabileceğine inanan eski bir Çin geleneksel uygulamasıdır. Bu tepkiler artan odaklanma, azalan kaygı ve sakinlik hissini içerebilir. Çin’de ilk olarak mezarlıklarda kullanılmıştır ve kelimenin tam anlamıyla rüzgar suyu anlamına gelmektedir.

Feng shui’nin faydalarını kesin olarak açıklayan bilimsel çalışmalar olmasa da, belirli bir ruh halini teşvik eden bir yer fikri kesinlikle yeni değildir. Feng shui’nin ilkeleri binlerce yıldır daha iyi sağlığı teşvik etmek için takip edilmektedir. Feng shui ile ilgili aşağıdaki yazılarımızı da ayrıca incelemek isteyebilirsiniz:

10. Akupunktur

Geleneksel Çin Tıbbının bir parçası olan akupunktur, merkezi sinir sistemini uyarmak için vücudun meridyenlerine veya basınç noktalarına küçük iğnelerin yerleştirildiği alternatif bir tıp yöntemidir. Manevi bir bakış açısıyla bunun, durgun enerjiyi harekete geçirmeye; eklemlerdeki ağrı ve katılıktan anksiyete, stres ve depresyona kadar çok çeşitli fiziksel ve duygusal semptomları iyileştirmeye yardımcı olduğu öne sürülmektedir. Çin menşeli 3000 yıldan daha eski bir şifa tekniğine dayanmaktadır ve şimdilerde klinisyenler tarafından şifa uygulamalarına tamamlayıcı bir tedavi şekli olarak entegre edilmektedir. Akupunktur ile ilgili aşağıdaki yazılarımızı da ayrıca incelemek isteyebilirsiniz:

Kaynaklar: verywellmind, betterhelp

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale