Hepimiz zaman zaman yeni yerler görmeyi hayal ederiz. Ancak bu hayalimizi gerçekleştirmeye zamanımız ve finansal koşullarımız elvermezse ne yapabiliriz? Kulağa oldukça büyüleyici gelen astral seyahat ile fiziksel olarak yer değiştirmeden yeni keşiflere çıkmak mümkün mü? Peki, astral seyahat nedir? Astral seyahat nasıl yapılır? Astral seyahat hakkında merak edilenleri sizin için araştırdık.
Astral seyahat nedir?
Ruhun fiziksel bedenden ayrılarak gezinmesi, gözlemlemesi ya da zamanın ötesine geçmesine astral seyahat deniyor. Astral seyahate çıkanlar, bilinçlerinin fiziksel formlarından çıkmasının ve kişinin ruhunun tekrar bedenine geri dönme sürecinin son derece farkındadır.
Oldukça eski u inanışa ait çeşitli kanıtlar vardır. En eski kanıtlardan birisi de Antik Mısır’da 5.000 ila 3.000 yıl önce ortaya çıkmıştır. Mısırlı rahipler astral bedenin varlığına inanarak buna Kha adını verdiler ve birçok tapınak ve yapının kaya duvarlarına yazıtlar ve çizimler bıraktılar, ruhun fiziksel bedenden kopuşunu resmettiler.
Antik Yunan’da ise Eleus Tapınağı’nda , Plato, Clazomene, Herodotus gibi filozofların yazılarında ve tarihçi Plutarch of Queroneia’nın bazı belgelerinde astral seyahat ile ilgili bilgilere rastlıyoruz.
18. ve 19. yüzyıllarda, astral seyahati yaygınlaştırmak için ilk çalışmaları yapan üç büyük öncü vardı: İsveçli filozof Emmanuel Swedenborg, Fransız yazar ve romancı Honore de Balzac ve Fransız yazar Allan Kardec. Yaptıkları çalışmalarla akla gelen diğer isimler ise Tyana Apollonius, Padua Antonio, Padre Pío ve Sai Baba.
Astral seyahat; kültür, eğitim, finansal durum, din, inanç, cinsiyet veya yaştan bağımsız olarak kişilerin deneyimlediği bir durumdur. Bugün bu fenomeni incelemeyen bilim dalı Projectiology’dir. Herhangi bir kişi kapasitesini, algılarını ve kendini kontrol etmeyi geliştirerek, astral seyahat edebilir. Günümüzde yapılan anketler, insanların yüzde 8 ila 20’sinin yaşamlarının bir noktasında beden dışı bir deneyim yaşadıklarını paylaştıklarını ortaya koymuştur.
Bu derin deneyimdeki sorun ise, kişinin ruhunun bedenini “bırakması” ya da “girmesi”ni bilimsel olarak ölçmenin hiçbir yolunun olmamasıdır. Bilinçliliğin beynin dışında var olabileceğine dair bilimsel bir kanıt olmadığı için, astral seyahat bilim insanları tarafından reddedilir. Her ne kadar astral seyahat uygulayıcıları deneyimlerinin gerçek olduğu konusunda ısrar etseler de, kanıtların hepsinin bir anekdot olduğunu söylemekte fayda var.
Geçtiğimiz günlerde, bilimsel olarak açıklanamadığı için gizemini koruyan vücut dışı deneyimler ile ilgili ilk kez patolojik olmayan, kendi kendine ortaya çıkmış, vücut dışı bir deneyimin bilimsel analizi yapıldı.
Beyin aktivitelerini kan akışıyla gösteren fMRI teknolojisini kullanan Ottawa Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, istediği zaman beden dışı deneyimler yaşayabildiğini iddia eden bir kadının beynini ayrıntılı olarak incelediler. Çalışma üzerine kaydedilenler şöyle:
“Kadın, havada asılı kalıp kendisini çevirdiğini ve yuvarladığını görebiliyordu. Arada bir kendisini yukarıdan izlediğini bildirdi. Fakat bununla birlikte kendi bedeninin aslında hareketsiz bir vaziyette olduğunun da bilincindeydi.”
Kulağa çılgınca ve imkansız geliyor öyle değil mi? Fakat araştırmacılara göre deneyimi sırasında kadının beyninde, söylediklerini destekleyebilecek bazı değişimler gerçekten de yaşanmış:
“fMRI taramalarına göre, görsel alandan sorumlu beyin zarında çok büyük oranda deaktivasyon gözlenirken; sol taraftaki kinestetik görüntü kısmında aktivasyon görüldü. Bu durumda, kişi bedeni hareketsizken, zihninde beden hareketlerini tasvir edebiliyor. Beynin bu parçası dünyayla iletişimimizi mümkün kılıyor ve vücudumuza sürekli olarak dünyayla olan ilişkimizin nasıl olduğunu hissettiriyor.”
Başka bir deyişle, beyin taramaları deneğin bu deneyimi gerçekten yaşamış olabileceğini gösteriyor. Fakat başta da söylediğimiz gibi, bu bir astral seyahat değil. Bu durum bilim insanları tarafından “nörolojik mekanizmalar tarafından ortaya çıkabilen bir tip halüsinasyon” şeklinde tanımlanıyor.
Fotoğrafta gördüğünüz beyin tarama görüntülerinin nörolojik olarak tanımları şöyle;
- Etkileşimler genel olarak beynin sol lobunda gerçekleşiyor. Sol beyindeki bütünleyici motor bölgesi (F), supramarginal gyrus (D,F) ve posterior, superior, temporal gyrus bu etkileşimlerde rol oynuyor. Son iki görüntüdeki temporal ve parietal lobun fonksiyonlarının üst üste binmesi, beden dışı deneyimin sonucu.
- Deneyim sırasında beyincikte de (B,D,E) etkinleşim gözleniyor. Bu da, deneğin vücut dışında hareket deneyimleriyle uyuşuyor.
- Sol, orta ve superior orbital frontal gyri (A,C,D,E) bölgeleri aktifleşmiş halde. Bu bölgeler hareket görüntülemekle ilgili bölgeler olduğu için deneğin iddialarıyla örtüşüyor.
Bu olguların kesinlik kazanabilmesi için beden dışı deneyimleri olduğunu iddia eden diğer bireyler üzerinde de bu tip deneylerin yapılması gerekiyor. Araştırmacılara göre raporlanmamış buna benzer birçok vaka olabilir.
Astral seyahat nasıl yapılır?
Başlangıç
- Uykulu olduğunuz bir sabah başlayın: Bazıları, şafakta gerekli rahatlama ve yüksek farkındalık düzeyine ulaşmanın daha kolay olduğunu söylüyor. Yine de, herhangi bir zamanda astral yolculuk yapmak mümkün. Bu yüzden aslın astral seyahatin katı kuralları yok. Bunu yapmak için güçlü olduğunuz bir zaman dilimini de seçebilirsiniz.
- Kendinize bir atmosfer yaratın: Astral seyahat derin bir rahatlama gerektirir, bu yüzden evinizin tamamen rahat olduğunuz bir bölümünde yapın. Yatağınızın ya da koltuğunuzun üzerinde uzanarak zihninizi ve bedeninizi rahatlatın. Astral seyahati, tek başına uygulamak daha kolay olacaktır. Bu nedenle bulunduğunuz yerde yanınıza kimsenin gelmeyeceğinden emin olun. Perdelerinizi çekin ve gürültüden kurtulun. Herhangi bir kesinti, elde etmeniz gereken rahatlama durumunu bozabilir.
- Uzanın ve rahatlayın: Gözlerinizi kapatın ve dikkat dağıtıcı düşüncelerinizi aklınızdan çıkarmaya çalışın. Vücudunuza konsantre olun. Amacınız tam bir zihin ve beden rahatlaması sağlamak olsun. Kaslarınızı esnetin ve sonra gevşetin. Ayak parmaklarınızla başlayın ve vücudunuza doğru ilerleyin, yavaş yavaş başınıza doğru ilerleyin. Geçtiğiniz her kasın tamamen gevşediğinden emin olun. Derin nefes alın ve verin. Göğsünüzde ve omuzlarınızda gerginlik bulundurmayın, sadece rahatlayın.
- Zihninizi nefesinize odaklayın: Dışsal endişelerinizi bırakın ve ruhunuzun bedeninizden çıkması fikriyle daha fazla uğraşmayın. Sadece rahatlamaya izin verin. Astral seyahate başlamak için titreşimlerinizi yükseltmek ve hızlandırmak için bir kuvars kristali kullanmanız yararlı olabilir. Kristali kaşlarınızın ortasından biraz uzakta, kapalı gözlerle ve derin nefes alarak tutun. İsterseniz altın, beyaz, mor veya herhangi bir renk ışık hayal edebilirsiniz. Meditasyon ve astral yolculuk sırasında kristali elinizde tutabilir, göğsünüze veya karnınıza yerleştirebilirsiniz. Kristal, yüksek titreşimleri nedeniyle sizi güçlendirecek ve koruyacaktır; negatif enerjiler daha düşük titreşimlere sahiptir.
Ruhun vücuttan taşınması
- Hipnoz durumuna ulaşın. Vücudunuzun ve aklınızın uykuya yaklaşmasına izin verin, ancak bilincinizi tamamen kaybetmeyin. Aşağıdaki yöntemi kullanarak bu duruma ulaşın.
- Gözlerinizi kapalı tuttuğunuzda, zihninizin vücudunuzun bir kısmında, örneğin el, ayak ya da tek ayak parmağınızda dolaşmasına izin verin. Gözleriniz kapalıyken bile mükemmel bir şekilde görselleştirene kadar vücudunuzun seçtiğiniz kısmına odaklanın. Diğer tüm düşünceler kaybolana kadar odaklanmaya devam edin.
- Vücudunuzu esnetmek için zihninizi kullanın, ancak fiziksel olarak hareket ettirmeyin. Parmaklarınızın kıvrılmasını veya kenetlenmesini ve sonra açılmasını, sanki gerçekten fiziksel olarak hareket ediyormuş gibi görene kadar gözünüzde canlandırın.
- Odağınızı vücudunuzun geri kalanına kadar genişletin. Bacaklarınızı, kollarınızı ve başınızı sadece zihninizi kullanarak hareket ettirin. Tüm vücudunuzu zihninizde hareket ettirene kadar odak noktanızı sabit tutun.
- Titreşime girin. Birçok kişi, bedeni terk etmeye hazırlanırken, farklı frekanslarda dalgalarla gelen titreşimleri hissediyor. Titreşimlerden korkmayın, çünkü korkunun varlığı meditatif durumunuzu terk etmenize neden olabilir.
- Aklınızda bulunan yeri düşünün. Ayağa kalkmak için vücudunuzu zihninize sokun. Kendinize bakın. Yataktan kalkın ve odaya doğru yürüyün, sonra arkanıza dönün ve bedeninizi yatağa bırakın.
- Bilinçli benliğiniz artık bedeninizden ayrıysa, başarılı olmuşsunuz demektir.
- Fiziksel olarak el ve ayak parmaklarınızı hareket ettirin. Tam bilinçliliğin yeniden kazanılmasına izin verin.
- Bazı insanlar için bu noktaya gelmek çok fazla pratik gerektirir. Ruhunuzu vücudunuzdan tamamen kaldırmada sorun yaşıyorsanız, öncelikle bir elinizi veya bacağınızı kaldırmayı deneyin. Odanın karşısına geçene kadar pratik yapmaya devam edin.
Astral planınızı keşfedin
- Astral seyahat yaparken, vücudunuza bakmak için dönmeyin. Bunun yerine, odadan çıkın ve evin içinde başka bir odaya yürüyün.Diğer odadaki bir nesneyi, fiziksel anlamda daha önce hiç fark etmediğiniz bir şeyi inceleyin. Mümkün olduğu kadar çok ayrıntıya dikkat ederek, rengini, şeklini ve boyutunu zihinsel bir şekilde not edin.
- Vücudunuza dönün.
- Daha fazlasını keşfedin: Sonraki astral seyahatleriniz sırasında, size daha az tanıdık olan yerlere gidin. Her seferinde, daha önce hiç fark etmediğiniz ayrıntıları not edin. Her defasında ayrıntıları fiziksel olarak doğrulayın. Birkaç yolculuktan sonra, kendinize duyduğunuz güven artacak ve tamamen yabancı yerlere seyahat edebileceksiniz.
Konuyla ilgili daha detaylı bilgi edinmek için makalenin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.