X

Astral seyahat nedir? Astral seyahat nasıl yapılır?

Hepimiz zaman zaman yeni yerler görmeyi hayal ederiz. Ancak bu hayalimizi gerçekleştirmeye zamanımız ve finansal koşullarımız elvermezse ne yapabiliriz? Kulağa oldukça büyüleyici gelen astral seyahat ile fiziksel olarak yer değiştirmeden yeni keşiflere çıkmak mümkün mü? Peki, astral seyahat nedir? Astral seyahat nasıl yapılır? Astral seyahat hakkında merak edilenleri sizin için araştırdık. 

Astral seyahat nedir?

Ruhun fiziksel bedenden ayrılarak gezinmesi, gözlemlemesi ya da zamanın ötesine geçmesine astral seyahat deniyor. Astral seyahate çıkanlar, bilinçlerinin fiziksel formlarından çıkmasının ve kişinin ruhunun tekrar bedenine geri dönme sürecinin son derece farkındadır.

Oldukça eski u inanışa ait çeşitli kanıtlar vardır. En eski kanıtlardan birisi de Antik Mısır’da 5.000 ila 3.000 yıl önce ortaya çıkmıştır. Mısırlı rahipler astral bedenin varlığına inanarak buna Kha adını verdiler ve birçok tapınak ve yapının kaya duvarlarına yazıtlar ve çizimler bıraktılar, ruhun fiziksel bedenden kopuşunu resmettiler.

Antik Yunan’da ise Eleus Tapınağı’nda , Plato, Clazomene, Herodotus gibi filozofların yazılarında ve tarihçi Plutarch of Queroneia’nın bazı belgelerinde astral seyahat ile ilgili bilgilere rastlıyoruz.

18. ve 19. yüzyıllarda, astral seyahati yaygınlaştırmak için ilk çalışmaları yapan üç büyük öncü vardı: İsveçli filozof Emmanuel Swedenborg, Fransız yazar ve romancı Honore de Balzac ve Fransız yazar Allan Kardec. Yaptıkları çalışmalarla akla gelen diğer isimler ise Tyana Apollonius, Padua Antonio, Padre Pío ve Sai Baba.

Astral seyahat; kültür, eğitim, finansal durum, din, inanç, cinsiyet veya yaştan bağımsız olarak kişilerin deneyimlediği bir durumdur. Bugün bu fenomeni incelemeyen bilim dalı Projectiology’dir. Herhangi bir kişi kapasitesini, algılarını ve kendini kontrol etmeyi geliştirerek, astral seyahat edebilir. Günümüzde yapılan anketler, insanların yüzde 8 ila 20’sinin yaşamlarının bir noktasında beden dışı bir deneyim yaşadıklarını paylaştıklarını ortaya koymuştur. 

Bu derin deneyimdeki sorun ise, kişinin ruhunun bedenini “bırakması” ya da “girmesi”ni bilimsel olarak ölçmenin hiçbir yolunun olmamasıdır. Bilinçliliğin beynin dışında var olabileceğine dair bilimsel bir kanıt olmadığı için, astral seyahat bilim insanları tarafından reddedilir. Her ne kadar astral seyahat uygulayıcıları deneyimlerinin gerçek olduğu konusunda ısrar etseler de, kanıtların hepsinin bir anekdot olduğunu söylemekte fayda var.

Geçtiğimiz günlerde, bilimsel olarak açıklanamadığı için gizemini koruyan vücut dışı deneyimler ile ilgili ilk kez patolojik olmayan, kendi kendine ortaya çıkmış, vücut dışı bir deneyimin bilimsel analizi yapıldı.

Astral Seyahat Nedir?

Beyin aktivitelerini kan akışıyla gösteren fMRI teknolojisini kullanan Ottawa Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, istediği zaman beden dışı deneyimler yaşayabildiğini iddia eden bir kadının beynini ayrıntılı olarak incelediler. Çalışma üzerine kaydedilenler şöyle:

“Kadın, havada asılı kalıp kendisini çevirdiğini ve yuvarladığını görebiliyordu. Arada bir kendisini yukarıdan izlediğini bildirdi. Fakat bununla birlikte kendi bedeninin aslında hareketsiz bir vaziyette olduğunun da bilincindeydi.”

Kulağa çılgınca ve imkansız geliyor öyle değil mi? Fakat araştırmacılara göre deneyimi sırasında kadının beyninde, söylediklerini destekleyebilecek bazı değişimler gerçekten de yaşanmış:

“fMRI taramalarına göre, görsel alandan sorumlu beyin zarında çok büyük oranda deaktivasyon gözlenirken; sol taraftaki kinestetik görüntü kısmında aktivasyon görüldü. Bu durumda, kişi bedeni hareketsizken, zihninde beden hareketlerini tasvir edebiliyor. Beynin bu parçası dünyayla iletişimimizi mümkün kılıyor ve vücudumuza sürekli olarak dünyayla olan ilişkimizin nasıl olduğunu hissettiriyor.”

Başka bir deyişle, beyin taramaları deneğin bu deneyimi gerçekten yaşamış olabileceğini gösteriyor. Fakat başta da söylediğimiz gibi, bu bir astral seyahat değil. Bu durum bilim insanları tarafından “nörolojik mekanizmalar tarafından ortaya çıkabilen bir tip halüsinasyon” şeklinde tanımlanıyor.

Fotoğrafta gördüğünüz beyin tarama görüntülerinin nörolojik olarak tanımları şöyle;

  • Etkileşimler genel olarak beynin sol lobunda gerçekleşiyor. Sol beyindeki bütünleyici motor bölgesi (F), supramarginal gyrus (D,F) ve posterior, superior, temporal gyrus bu etkileşimlerde rol oynuyor. Son iki görüntüdeki temporal ve parietal lobun fonksiyonlarının üst üste binmesi, beden dışı deneyimin sonucu.
  • Deneyim sırasında beyincikte de (B,D,E) etkinleşim gözleniyor. Bu da, deneğin vücut dışında hareket deneyimleriyle uyuşuyor.
  • Sol, orta ve superior orbital frontal gyri (A,C,D,E) bölgeleri aktifleşmiş halde. Bu bölgeler hareket görüntülemekle ilgili bölgeler olduğu için deneğin iddialarıyla örtüşüyor.

Bu olguların kesinlik kazanabilmesi için beden dışı deneyimleri olduğunu iddia eden diğer bireyler üzerinde de bu tip deneylerin yapılması gerekiyor. Araştırmacılara göre raporlanmamış buna benzer birçok vaka olabilir.

Astral seyahat nasıl yapılır?

Başlangıç

  1. Uykulu olduğunuz bir sabah başlayın: Bazıları, şafakta gerekli rahatlama ve yüksek farkındalık düzeyine ulaşmanın daha kolay olduğunu söylüyor. Yine de, herhangi bir zamanda astral yolculuk yapmak mümkün. Bu yüzden aslın astral seyahatin katı kuralları yok. Bunu yapmak için güçlü olduğunuz bir zaman dilimini de seçebilirsiniz.
  2. Kendinize bir atmosfer yaratın: Astral seyahat derin bir rahatlama gerektirir, bu yüzden evinizin tamamen rahat olduğunuz bir bölümünde yapın. Yatağınızın ya da koltuğunuzun üzerinde uzanarak zihninizi ve bedeninizi rahatlatın. Astral seyahati, tek başına uygulamak daha kolay olacaktır. Bu nedenle bulunduğunuz yerde yanınıza kimsenin gelmeyeceğinden emin olun. Perdelerinizi çekin ve gürültüden kurtulun. Herhangi bir kesinti, elde etmeniz gereken rahatlama durumunu bozabilir.
  3. Uzanın ve rahatlayın: Gözlerinizi kapatın ve dikkat dağıtıcı düşüncelerinizi aklınızdan çıkarmaya çalışın. Vücudunuza konsantre olun. Amacınız tam bir zihin ve beden rahatlaması sağlamak olsun. Kaslarınızı esnetin ve sonra gevşetin. Ayak parmaklarınızla başlayın ve vücudunuza doğru ilerleyin, yavaş yavaş başınıza doğru ilerleyin. Geçtiğiniz her kasın tamamen gevşediğinden emin olun. Derin nefes alın ve verin. Göğsünüzde ve omuzlarınızda gerginlik bulundurmayın, sadece rahatlayın.
  4. Zihninizi nefesinize odaklayın: Dışsal endişelerinizi bırakın ve ruhunuzun bedeninizden çıkması fikriyle daha fazla uğraşmayın. Sadece rahatlamaya izin verin. Astral seyahate başlamak için titreşimlerinizi yükseltmek ve hızlandırmak için bir kuvars kristali kullanmanız yararlı olabilir. Kristali kaşlarınızın ortasından biraz uzakta, kapalı gözlerle ve derin nefes alarak tutun. İsterseniz altın, beyaz, mor veya herhangi bir renk ışık hayal edebilirsiniz. Meditasyon ve astral yolculuk sırasında kristali elinizde tutabilir, göğsünüze veya karnınıza yerleştirebilirsiniz. Kristal, yüksek titreşimleri nedeniyle sizi güçlendirecek ve koruyacaktır; negatif enerjiler daha düşük titreşimlere sahiptir.

Ruhun vücuttan taşınması

  1. Hipnoz durumuna ulaşın. Vücudunuzun ve aklınızın uykuya yaklaşmasına izin verin, ancak bilincinizi tamamen kaybetmeyin. Aşağıdaki yöntemi kullanarak bu duruma ulaşın.
  2. Gözlerinizi kapalı tuttuğunuzda, zihninizin vücudunuzun bir kısmında, örneğin el, ayak ya da tek ayak parmağınızda dolaşmasına izin verin. Gözleriniz kapalıyken bile mükemmel bir şekilde görselleştirene kadar vücudunuzun seçtiğiniz kısmına odaklanın. Diğer tüm düşünceler kaybolana kadar odaklanmaya devam edin.
  3. Vücudunuzu esnetmek için zihninizi kullanın, ancak fiziksel olarak hareket ettirmeyin. Parmaklarınızın kıvrılmasını veya kenetlenmesini ve sonra açılmasını, sanki gerçekten fiziksel olarak hareket ediyormuş gibi görene kadar gözünüzde canlandırın.
  4. Odağınızı vücudunuzun geri kalanına kadar genişletin. Bacaklarınızı, kollarınızı ve başınızı sadece zihninizi kullanarak hareket ettirin. Tüm vücudunuzu zihninizde hareket ettirene kadar odak noktanızı sabit tutun.
  5. Titreşime girin. Birçok kişi, bedeni terk etmeye hazırlanırken, farklı frekanslarda dalgalarla gelen titreşimleri hissediyor. Titreşimlerden korkmayın, çünkü korkunun varlığı meditatif durumunuzu terk etmenize neden olabilir.
  6. Aklınızda bulunan yeri düşünün. Ayağa kalkmak için vücudunuzu zihninize sokun. Kendinize bakın. Yataktan kalkın ve odaya doğru yürüyün, sonra arkanıza dönün ve bedeninizi yatağa bırakın.
  7. Bilinçli benliğiniz artık bedeninizden ayrıysa, başarılı olmuşsunuz demektir.
  8. Fiziksel olarak el ve ayak parmaklarınızı hareket ettirin. Tam bilinçliliğin yeniden kazanılmasına izin verin.
  9. Bazı insanlar için bu noktaya gelmek çok fazla pratik gerektirir. Ruhunuzu vücudunuzdan tamamen kaldırmada sorun yaşıyorsanız, öncelikle bir elinizi veya bacağınızı kaldırmayı deneyin. Odanın karşısına geçene kadar pratik yapmaya devam edin.

Astral planınızı keşfedin

  1. Astral seyahat yaparken, vücudunuza bakmak için dönmeyin. Bunun yerine, odadan çıkın ve evin içinde başka bir odaya yürüyün.Diğer odadaki bir nesneyi, fiziksel anlamda daha önce hiç fark etmediğiniz bir şeyi inceleyin. Mümkün olduğu kadar çok ayrıntıya dikkat ederek, rengini, şeklini ve boyutunu zihinsel bir şekilde not edin.
  2. Vücudunuza dönün.
  3. Daha fazlasını keşfedin: Sonraki astral seyahatleriniz sırasında, size daha az tanıdık olan yerlere gidin. Her seferinde, daha önce hiç fark etmediğiniz ayrıntıları not edin. Her defasında ayrıntıları fiziksel olarak doğrulayın. Birkaç yolculuktan sonra, kendinize duyduğunuz güven artacak ve tamamen yabancı yerlere seyahat edebileceksiniz.

Konuyla ilgili daha detaylı bilgi edinmek için makalenin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale